Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ağustos '09

 
Kategori
Dünya Borsaları
 

Kürkçü dükkanında

Kürkçü dükkanında

Bir tilki, kayanın gölgesinde yatan arkadaşlarının yanına soluk soluğa varmış. Arkadaşları merak ederek sormuşlar:

-Ne bu telaş, böyle soluk soluğa nerelerden geliyorsun, demişler.

Tilki de:

-Şehre inmiştim oradan geliyorum, demiş.

-Eeee ne ver ne yok şehirde?

-Ne olacak, ben şehrin sokaklarında dolaşırken herkes bana “ tilkiye bak, tilkiye bak” dedi. Sizin anlayacağınız herkes beni tanıdı. Ama ben hiç birisini tanıyamadım, demiş.

Arkadaşları, yaaaa..! demişler.

Sonra hep birlikte ormanda gezmeye çıkmışlar. Gurup halinde dolaşırlarken genç tilkiler önde, gözleri pek iyi görmeyen yaşlı tilki de arkada gidermiş.

Dolaşırlarken bakmışlar, karşıdan omuzu silahlı bir atlı geliyor. En büyük tilkiye ne yapacaklarını sormuşlar.

Büyük tilki:

-Bakın, avcının atı ne renktir, demiş.

Bakmışlar, avcının altında yağız bir at.

Büyük tilki:

-Eğer at yağız ise, güneşten tarafa doğru kaçın. Çünkü yağız at güneşe iyi bakamaz. Tehlike geçtikten sonra Boz Tepe’deki armudun dibinde buluşuruz, demiş.

Her biri bir tarafa kaçışmışlar. Sonra da Boz Tepe’deki armudun dibinde buluşmuşlar.

Birkaç gün sonra gene bir araya gelip ormanda gezmeye çıkmışlar. Bakmışlar gene bir atlı avcı geliyor. Koca tilki gene:

-Atlının atı ne renk bana onu söyleyin, demiş.

O avcının atı da kır donluymuş.

Büyük tilki:

-Herkes kayalık, taşlık bir yere kaçsın. Çünkü kır at besiye iye gelir. Bu at düzde iyi gider de yamaca, yokuşa, taşlık kayalık alana gelince pek iyi koşamaz. Kır atlı avcı gittikten sonra deredeki Kara İn’in önünde buluşuruz, demiş.

Avcı geçip gitmiş, tilkiler bu sefer deredeki Kara İn’in önünde buluşmuşlar.

-Birkaç gün sonra birlikte gezerlerken bakmışlar gene bir atlı avcı geliyor. Gene yaşlı tilkiye sormuşlar. Yaşlı tilki de:

-Atı ne renk ona bakın, demiş.

Bu avcının atına bakmışlar “ bunun atı doru” demişler. Yaşlı tilki bu kez:

-Herkes canını kurtarsın, başının çaresine baksın, deyip kaçmaya başlamış.

Soluk soluğa, koca tilkinin arkasından yetişen küçük tilki:

-Abi bu sefer nerde buluşacağız, onu söylemedin, demiş.

Can korkusuyla kaçan koca tilki:

-Haydi, kaçın, saklanın. Şayet kaçamazsanız, yarın kürkçü dükkanında buluşuruz demiş.

 
Toplam blog
: 165
: 646
Kayıt tarihi
: 16.02.09
 
 

Recai Şahin: 1941 yılında Fethiye- İncirköy'de doğdum. İlkokul köyümde, ortaokulu Fethiye'de okud..