Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Haziran '11

 
Kategori
Siyaset
 

Kürt Sorununda sona doğru

Kürt Sorununda sona doğru
 

Kendi yazımın kendim tarafından atılmış başlığını kendim okuduğum zaman kendim bile kendi kendime sevinip umutlanıyorum. Gerçeğin aslında pek de iç açıcı olmadığını kendim bildiğim için için kendimi, kendi yazımın devamını okumak zorunda hissediyorum. 

Kürt sorunu olarak adlandırılan "şey" hakkında yine kendimce sloganlaştırdığım bir anlayışım var. 

Kürt sorununu çözeceğiz ya da çözüleceğiz. 

Durduğunuz yere göre istediğiniz anlamı yükleyebilirsiniz lakin sonuçta bütün yolların aynı varış noktasına çıktığını göreceksiniz. 

Madem herşeyi konuşuyoruz, kürt sorunundaki çözüm önerilerinin muhtemel sonuçlarını analiz edelim, herkes içlerinden beğendiğini seçsin. 

Senaryo 1: Anayasa değişir. Kürtlerin çoğunlukta oldukları bölgelere idari ve mali özerklik verilir. Merkezi yönetimin kontrolü sınırlandırılır. Çevre ülkelerdeki siyasal konjonktüre göre uzayıp kısalabilecek bir vadede kürtlerin yaşadığı bütün bölgeleri birleştirip bağımsız bir kürt devleti oluşturma projeksiyonu uygulamaya konur. Dağdaki militanlar düze indirilerek planlanan yapının güvenlik gücü olarak disipline edilir. Yoğun bir kürtleştirme politikası hayata geçirilerek yerelde Türk etkisi zayıflatılır ve zamanla ortadan kaldırılır. Kürt bölgesinde esaslı bir üretim faaliyeti bulunmadığından, yerel politikalar üzerinde söz hakkı sınırlandırılmış olmasına rağmen merkezi bütçe üzerindeki yük ve aynı sebepten dolayı batı illerindeki kürt varlığı artarak devam eder. Dolayısı ile Türk devleti, kendi varlığına ve bütünlüğüne yönelmiş ayrılıkçı bir tehtidi aynı zamanda finanse etmiş ve mevcut durumdan farklı olarak etkili müdahale imkanını da kaybetmiş olur. Türk sosyal dokusu ve kent yaşamı üzerindeki olumsuz etkiler olduğu gibi kalmaya devam etmekle birlikte buna mukabil psikolojik faktörlerden dolayı gelişecek Türk karşı tepkisi toplumdaki duygusal kopuşu ve yukarıda söz edilen ayrılıkçı süreci hızlandırır. Baskı ve şiddet yöntemleriyle Kürt bölgelerinde ayrılıkçı hareketi desteklemeyen yerel unsurların sesi kesilir. Belli bir süre sonra zaten bu düşüncede olan kürtlerin varlığı gibi subjektif unsurların pek bir önemi ve anlamı kalmaz, totaliter anlayış ön plana çıkar. Sonuç kaçınılmaz olarak iki toplumun birbirinden kalıcı olarak ayrılması, ailelerin parçalanması, toplumlar arası geçişkenliğin zamanla minimuma inerek neticede tamamen ortadan kalkmasıdır (Bkz. kız alıp kız verdik meselesi + Bkz. Yugoslavya'nın parçalanması deneyimi). Türkiye kalkınma yolunda harcaması gereken onyıllarını, yüzmilyarlarca dolarını, enerjisini ve muhtemeldir ki insanlarının hayatlarını önüne geçilemez bir süreci önlemek adına heba etmiş, bununla da kalmayıp sürecin sonunda yanıbaşında bir düşman devletin varoluşuna kendi elleriyle çanak tutmuş olur. 

Senaryo 2: Anayasa değişir. Anayasaya geçiş hükümleri konarak belli bir süreçten sonra Kürtlerin çoğunlukta oldukları bölgelerin anavatandan ayrılması projeksiyonu Anayasa'ya konur. İlkin tarihsel olarak kürtlerin çoğunlukta oldukları, doğal yaşam alanları diyebileceğimiz en uçtaki bölgelere doğrudan özerklik verilir. Zaman içerisinde özerk bölgeyi çevreleyen illerde, nüfus kaydı belli bir kuşak öncesine kadar bu illerde olanların (özerk bölgelerden göçle gelmemiş olanların) söz hakkı sahibi olabileceği nihai referandumlar yapılır. Referandumlardan çıkacak sonuçlara göre özerk bölgenin sınırları genişletilir. Özerk bölge orijinli olup, özerk bölge dışındaki batı ve doğu illerinde yaşamakta olanlar ile bu özerk bölgede yaşayıp özerk yönetime tabi olmak istemeyenler süreç içerisinde mübadele edilir, mülkiyet hakları, diğer mali hususlar ve ilgili diğer mevzuat görüşülerek karar bağlanır. Süreç içerisinde ihtilaflar, bireysel hak kayıpları yaşanabilmekle birlikte genel olarak sorun barışçıl bir biçimde ve kalıcı olarak çözülmüş olur. Süreç tamamlandığı zaman özerk yönetim kendini feshederek bağımsızlık ilan eder, ilk tanıyan da muhtemelen Türkiye olur. Türkiye Cumhuriyeti bir Türk devleti olarak kalmış, özvarlığını ve sosyal dokusunu korumuş, demokrasisini kurtarmış, ekonomisi üzerindeki kamburlardan arınmış, ortadoğu bataklığından kendini sıyırmış bir batı ülkesi olarak kendini kısa sürede rehabilite eder ve uçuşa geçer. Kürt yönetimi ise İran, Irak, Suriye ve benzerlerinin liginde ve onlarla komşu olarak ayakta kalmaya çalışır. 

Senaryo 3: Anayasa beklendiği ölçüde değişmez. Halkın geniş kesimlerinin baskısıyla vatandaşlık ve devlet yapısı ile ilgili tanımlar çok fazla değişikliğe uğramadan kalır. Değişiklikler daha çok bireysel hak ve özgürlükler çerçevesinde gerçekleştirilir. Ayrılıkçı Kürt mukavemeti şiddetini arttırır. Devlet aynı şiddette cevap verir. Terörün toplumsal tabanı genişlemiş olduğundan çatışmalar öncekine göre daha yaygın ve şiddetli olur. Kentlerde hayat yaşanmaz hale gelir. Kürt bölgesinde de durum parlak olmaz, 90'lı yılların kaos ve anarşi ve şiddet ortamı geri gelir. Devlet bir takım uluslararası hukuk normlarına tabi olduğundan uluslararası planda bir çok güçlüğü göğüslemek durumunda kalır. Daha dirençli, daha güçlü olan ayakta kalır. 20 yıl sonra bugünkü seviyeye ulaşırız, arada önceki 30 yılda ödenilen bedel yeniden ödenmiş olur. Bu kısırdöngü 20-30 yıllık periodlar halinde bin yıl daha sürer gider. Ömrümüz varsa görürüz. 

Senaryo 4: Anayasa ile ilgili öngörüler 3'üncü maddedeki gibi gerçekleşir. Ayrılıkçı kürtler şiddet politikasına hız verir. Devlet bir taraftan hak ve özgürlükleri genişleterek ayrılıkçı terörün dayanaklarını bir bir ortadan kaldırırken, diğer taraftan şiddet hareketlerine en ufak bir müsamaha göstermez. Haksız şiddeti, haklı ve meşru şiddeti sonuna kadar kullanarak bastırır. Amacının demokrasi ve özgürlük değil, self determinasyonu dayatmak olduğu açıkça belli olmuş olan ayrılıkçı kürt hareketini her alanda ezer. Devlet hukuki adımları atmış ancak karşılık bulamamış olduğundan ulusal ve uluslararası planda kendini ve meşruiyetini ifade etmesi artık çok kolaydır, marjinal kanatlar hariç önemli bir direnişle karşılaşmaz. Ayrılıkçılığı desteklemeyen ve temel talepleri karşılanmış olan kürt vatandaşlar devletin yanında yer alır. Devlet, terör hareketinin silahlı unsurlarını içeride ve dışarıda kararlı bir şekilde yok ederek ayrılıkçıları demokratik sisteme entegre olmak zorunda bırakır. Fanatik kürtler Erbil'e gider, oraya yerleşir. Herkes hakkını hukukunu almış şekilde mutlu olmaya çalışır. 

Seçin birini işte. 

 
Toplam blog
: 16
: 938
Kayıt tarihi
: 20.12.08
 
 

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunuyum. Finans ve vergi danışmanlığı alanında çalışıyo..