Kurtarıcı Gıda Sektörü

Çok mu yoruluyorsun sevgili okur? Kim bilir nelerle uğraşıyorsun. Herkes aynı, hadi en az öğrencisindir o bile nelerle uğraşıyor bilirim. Öğrenciysen okulla kaldığın yer arasında koştur dur artık, Çalışansan her sabah uyan işe git, gel. Bir bakmışsın gece olmuş, bir bakmışsın gündüz olmuş. Bir gün içinde ne yapıyorsun? desem  “Onu anlatmaya bile hal kalmıyor. “ dersin. Ev hanımlarına sorsam, onlar zaten en mesaisi fazla olan işe sahipler. Bir kere dene bakalım başa çıkabiliyor musun? Emekli amcalarıma teyzelerime sorsam “ Bizim zamanımızda yoktu,napalım. “ der geçerler. Nerden geldin bu konuya diye sorarsan hemen söyleyeyim, bu yoğunlukla başa çıkmamızı ve bizlere  gıda sektörünün içinden “ Yanındayız. “ diyen farklı ürün düşüncelerinden geldim.  Yeni bir şey değil, yıllardır var ama alışılmışın dışında olduğunda yeni ürün olarak anılıyor doğal olarak. Hadi buyur başlayalım:

Gıda sektöründe artık çeşit ve yeni ürün gelişimleri çok fazla biliyorsun. Hal böyle olunca da tüketiciler bir farklılık istiyor. Mesela buna farklı açılardan bakabiliriz ama bugün bahsetmek istediğim olay “ İşe yararlık, kurtarıcılık. “ . Hayatımızı kolaylaştıran, hatta bizi kurtaran gıdalar mevcut artık. Bunu sen yemesen de çocuğun, çocuğun yemese de torunun yiyor. O zaman  ne yapmalıyız? Bilmeliyiz. Aklınıza gelen birden çok şey olabilir fakat bunlar arasından dikkatimi çeken 2 ana ürün var.

1. Bardak Çorba

Evdeysen gerek yok, “ Ne yapayım evde? “ dersen doğru diyorsun. Ama zaten ürünün doğuş noktasının  “ Evde değilsen?” sorusuyla başladığı kendi kişisel fikrim. Bardak ya da çabuk çorba diyorlar ama ben kurtarıcı çorbalar diyorum bunlara. Öyle 1-2 çeşit de değil. Piyasada şuan için kremalı mantar, mercimek, ezogelin, kıtırlı domates, acılı domates, yayla ve kremalı sebze. Çorbayı özleyenler için bilinmesi gereken bir şey.

2. Hızlı makarna -  (Noodle kelimesini  de bilsen iyi olur.)

Evet doğru, bildiğin makarna.  Nerdesin bilemem? Ama yine yapabileceğin ortam yok. Makarna bu sefer çok iddialı, “ Suyumu kaynat, üstüne beni ekle, süz, tekrar at tencereme, hazırlanıp geliyorum. “ demiyor.  “ 3-4 dakikaya hazırım. “  diye seslenenlerinden üretmişler. Çeşit yine fazla,  mantar soslu, domates soslu, acı domates soslu, peynir soslu, tavuk çeşnili, sebze çeşnili, kızarmış, köri çeşnili. Evde yapınca bu kadar çeşit olmuyor.

Bizler tüketiciler olarak çağımızdaki bu değişiklilikleri farketmeliyiz. Mesela bu bahsettiğim ürünleri her zamanki tüketilen şeylerden sanmadan, neyin ne olduğunu bilmeliyiz. Tercih edersin ya da etmezsin,  “ Evet çok seviyorum, kolaylaştırıyor günümü. “ ya da “  Bana ters. “ diyebilirsin bunlar her zaman kişisel tercihler. Tek bir doğru , tek bir düşünce yoktur.  Yeter ki bilelim, öğrenelim.

Sağlıkla Kalın!

Not : “ En büyük hayranınız öğrenciler. “

Gıda Mühendisi

Nermin Özge Bilge