Kurtarıcı Hagi'yi kim kurtaracak?

Bildiğiniz gibi Fenerbahçe-Galatasaray maçı öncesi Galatasaray’dan Rijkaard gönderilip, yerine daha ucuz, tanıdık, herkesin sevdiği, saydığı, oyunculuğu döneminde Galatasaray’la büyük başarılar yaşamış, ancak bir türlü teknik direktörlük konusunu beceremeyen Hagi’yi ikinci kez takımın başına getirdiler.

Fenerbahçe maçında alınan 0-0 beraberlikle birlikte Hagi’yi dahi, Rijkaard’ı hain ilan ederek, ‘Cevahiri’ kurtarmaya çalıştılar. Ancak Galatasaray yönetimi ve Galatasaray medyasının bu taktiği tutmadı! Kısa bir dönem sonra, Fenerbahçe maçında alınan beraberliğin, fazlaca verilen gazdan(!) kaynaklandığı anlaşıldı.

Galatasaray yönetimindeki çalkantı ve dedikodular takım üzerinde öyle etkili olmuş ki, iki pası bir araya getirip yapamıyorlar. Oyuncular arasında rekabete dayalı arkadaşlık yerine, vurdumduymazlık ve gece hayatı almış başını gidiyor.

Galatasaray gibi Avrupa Fatihi bir takım, ligin 14. haftası oynanırken lig liderinin 16 puan gerisine düşüp, düşme potasının hemen üzerinde kendisine bir yer ediniyorsa, bu işte bir ihanet var demektir.

Değiştirilen teknik direktörler kendileri çıkıp oynamayacaklarına göre, hem Galatasaray’a, hem Galatasaray yönetimine, hem arkadaşlarına ihanet içinde olan bazı oyuncuların olduğu su götürmez bir gerçek.

Galatasaray yönetimi, kendi içindeki sorunları çözemezken, takımın içindeki sorunları nasıl çözecek? Dışarıdan bakıldığında Galatasaray yönetiminde demokrasi var gibi görünse de, her yöneticinin Galatasaray üzerinden pirim yapma peşinde olduğu göz ardı edilemez.

Gelelim Beşiktaş karşısındaki futbola: Futbol mu vardı diyenleriniz olabilir! Herkes yetenekleri çerçevesinde futbol oynadı! Eldeki malzeme bu! Bu yetenekteki oyunculardan, daha fazlasını beklemek pek gerçekçi değil.

Netice itibarı ile Galatasaray ligin sonlarına doğru hızla yol alırken, Beşiktaş pek fazla olmayan ligin zirvesi ümitlerini devam ettirdi.

Bu görünümüyle Galatasaray ligden düşer mi?

Eğer böyle giderse…