Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ekim '12

 
Kategori
Siyaset
 

Kurultayların işlevselliği ve kamuoyuyla paylaşımı

Kurultayların işlevselliği ve kamuoyuyla paylaşımı
 

sozcuhaber


Kurultay ya da Kongre adı ne olursa olsun, siyasal partilerin en üst tüzüksel organıdır. Öyle ki, Parti Meclislerinden ve genel olarak onun bünyesinden şekillendirilen ve genel başkanlık makamını da içine alan, Merkez Karar organından bile üsttedir.

Kurultaylar doğal olarak ilgi odağıdır, iyi değerlendirilmelidir…

Genel Başkan seçimli Kurultaylar –doğal olarak- daha büyük ilgi uyandırırlar. Bu anlamda, sonucu nispeten belli olan Kurultaylarda ise, yarış, bir büyük ölçüde, Parti Meclisi ve Merkez Karar organları seçimlerine / oluşumuna yöneliktir. Daha çok olağan halleri tarif eden ve seçim atmosferi dışındaki evrelere karşılık gelen bu moment, yine de toplumun, basının, kitle örgütlerinin ilgisini çeker.

Bu ilgi Parlamentoda temsil edilen partiler için daha yoğun ve hele ki iktidar ve anamuhalefet partileri içinse, çok daha seçici bir algıyla karşılık bulur. Bazen, uluslararası kuruluşlar ile yabancı basında bile yansımasını bulur.

İster Olağan isterse Olağanüstü ya da seçim varyantına karşılık gelsin Büyük Kurultayların bizdeki işleyişi, Genel Başkan’ın konuşmasına odaklanılan ve en fazla iki gün süren çalışma dönemi şeklinde geçmektedir.

Büyük Kurultaylar Kapsamında Uzmanlık Komisyonları Oluşturulabilir…

Oysa Büyük Kurultaylara giden süreçte (belki Olağanüstü nitelikli Kurultaylar hariç) yapılabilecek bir dolu çalışma vardır. Örneğin, ülkenin ve Dünya’nın karşı karşıya bulunduğu sorunlar, Büyük Kurultay çerçevesinde ele alınabilir. Bu sorunlara dair somut çözüm önerilerinin derlendiği ve geçerli, güncel alt başlık konularında kümelendirilmiş uzmanlık komisyonları oluşturulabilir.

Örneğin, XX. Büyük Kurultay veya XX. Olağan Kurultay öncesindeki bir haftada, alanında uzmanlığı bilinen ve kişiliğine toplumca saygı duyulan (yedi ya da sekiz üyeli) bir topluluktan oluşan uzmanlık komisyonları kurularak, Sosyal Güvenlik, Sağlık, Teknoloji, Dış Siyaset ve benzeri alanlarda, ülkenin sorunlarının çözümüne ilişkin katkılar alınabilir. Elbette siyasal temsil konumu olan kişilerin de komisyonlara katılımıyla belirecek bu önerilerin, Partinin Programına, ilkelerine, felsefesine uygun bir şekil aldığına tam olarak kanaat getirildiğinde, bu çözüm önerileri hakkında, Kurultay katılımcıları ve özellikle Kurultay’da oy kullanabilecek Partililer bilgilendirilerek, Parti Politikalarının gelişmesine, yenilenmesine, katkı sağlanabilir.

“Küçük Kurultaylar” / Tematik Kurultaylar: “Enerji Kurultayı”, “Gençlerin İstihdamı Kurultayı”, “Tarım Kurultayı” vb.g Düzenlenebilmelidir…

Bir başka mekanizma ise Büyük Kurultayların yanı sıra, “Küçük Kurultay” olarak betimleyebileceğimiz, daha çok yeğlediğim terimle “Tematik / Konu” temelli kurultayların düzenlenmesidir. Ki, bu konuda geçmişte, CHP’nin başarılı uygulamalar gerçekleştirdiği anımsatılmaktadır.

Örneğin, “Ekonomik Politika Kurultayı”, “Enerji Kurultayı”, “Gençlerin İstihdamı Kurultayı”, “Dış Siyaset Kurultayı”, “Tarım Kurultayı”, “Eğitim Kurultayı” ve benzerleri gibi… Öyle inanıyorum ki, bu türden tematik kurultaylar, ülkenin sorunlarının doğru ve zamanında tanımlanmasına ve o sorunların çözülmesine yönelik geçerli, güncel bir politika seti ve stratejisi oluşturulmasına katkı sağlayacağı kadar, en azından örgütsel canlılığa da ivme katacaktır.

İster “Büyük” ister “Küçük” Kurultay; Önemli Olan Örgütlerle Bağıdır…

Fakat bu noktada asıl üzerinde durulması gereken olgu, gerek Büyük Kurultaylar sürecindeki uzmanlık komisyonlarının gerekse Küçük Kurultayların temasının, konusunun, belki aylar süren bir hazırlık ve çalışmayla, -geri bildirim beklenir ve değerlendirilir şekilde- Parti örgütleri ve belli ölçüde de; demokratik kitle örgütleri, sendikalar, akademik dünya ve basın-medya ile paylaşılmasının sağlanmasıdır; bu yöneliş, bu özen; söz konusu çalışmalardan istenilen, beklenilen yararı ve katılımcılığı en üst düzeye çıkaracak bir edimdir.

Kurultaylarda “Tek Adam” Vurgusu Kadar “Takım Çalışması”nın Yansıtılması…

Öte yandan, bizim siyasal partilerimizde, bir “tek adam” görüntüsünü ve donatıldıkları yetkilerle onun “mutlak iradesi” geçerlidir. Elbette, bizim toplumumuzun sosyal-kültürel özellikleriyle, bu durumun uyum sağladığı da belirtilmektedir. Ancak, teknolojinin hızla geliştiği, bilgiye erişme istemlerinin genelleştiği bir çağda en az “karizmatik” başkanlık kadar gerekli olan “takım çalışması anlayışı”dır.

Kuşkusuz parti içi demokrasiyle ve dahası seçim sistemiyle de ilgili olan ve kimi zaman sorumluluğun ve yetkinin ölçülü devri ve paylaşımına engel olan, mevcut durum, seçmen nezdinde, Partilerin “takım kuramaz”, “kadrosu yok” şeklinde algılanmasına da neden olmaktadır.

İşte bu tabloyu aşmak için Kurultaylarda, Partinin, olası bir iktidarındaki Bakanlar Kurulu’nu topluma tanıtılmasında büyük yarar vardır. Belki seçim arifesindeki Kurultaylar böyle bir tanıtım için de el verişli birer platform olarak değerlendirilebilir. Böyle bir durum, takım oyunu oynayabilen ve zengin kadrolara sahip bir Parti imajının yerleşmesi açısından da yararlı olabilir.

Kurultay Sürecinde Parti Okulu ve Bilim Kurulları Önemli İşlevler Görebilir…

Siyasetin ödülü kendi içinde, “okulu” ise, Partilerdir. Kurultay süreçlerinin hazırlanmasında Parti okullarının katkısı ve “Kurultay” ile iş birliği en üst düzeyde belirlenmelidir. Parti okulları, Kurultay’ın düşünsel birikimine en yalın ve yoğun katkıyı sunabilecek yapılardır. Öte yandan Kurultaylar da, oluşu ve sonuçları açısından sağlanan verimle, Parti okullarının sonraki çalışmalarına ışık tutacaktır. Parti Kurultayı-Parti Okulu bağı mutlaka güçlendirilmelidir. Bu açıdan ele alınacak faaliyet raporunun en önemli başlıklarından biri de Parti okulunun o Kurultay dönemine gelene dek ve sonrasında planladığı, gerçekleştirdiği etkinlikler olmalıdır. Bu, Partiyi de, okulunu da güçlendiren, özellikle de, gençlerin ilgisi ve desteğinin artmasına neden olabilecek çağdaş yaklaşımdır.

Kurultay’a giden süreçte Bilim Platformu benzeri yapılanmaların da kuruluş amacına yaraşır katkılarının artırdığını görmek, bütün partililer için mutlandırıcı olduğu kadar Kurultaylar için de eşsiz bir kaynak ve bilgisel dayanaktır.

Kurultayların Ulusal Kadar Yerel Medyaya da Yansıtılmasına Çalışılmalıdır…

Son olarak: Kurultayların mutlaka daha çok kişiye ulaşmasının sağlanması gerekir. Burada ulusal basın kadar önemi olan bir olgu yerel basındır. Bugün Anadolu’nun her yerinde birer yerel radyo, çok büyük bölümünde, illerde, birer televizyon kanalı, dahası bazı illerde birden fazla yerel TV. kanalı yayın yapmaktadır… Kurultay etkinliğinin yalnız ulusal basınla sınırlı kalmayarak, özerkliğine özen gösteren yerel radyo ve televizyonlardan halka ulaştırılmasına ayrı bir önem verilmelidir. O arada, Kurultay özetlemelerinin, yabancı –ve uluslararası ortak örgütlere üye olunan- partilerin sempatizanlarının takip ettiği web siteleri ve bloglarla da paylaşılması yararlı olabilir.

 
Toplam blog
: 374
: 491
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Merhaba! Toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel olgularla ulusal ve evrensel düzlemde ilgilenme..