Kuruyemişe dikkat

Kuruyemiş denildiği zaman herkesin aklına farklı farklı şeyler geliyor biliyorum. Herkesin bir gözdesi var, fıstık, fındık, leblebi, bıdı bıdı bıdı… bir sürü. Sohbet halinde nasıl tükettiğinizi anlamazsınız. Tamam kabul sağlıklı olduğu belli bir şey, ama yine kişiye göre de değişen durumlar var. Öyle her ürünü de löp diye ağzınıza atmamanız gerektiğini biliyorsunuz artık. Öyle internette yazan “ Şu şuna iyi gelir, bu hoştur. “ cümlelerinden pek hoşlanmadığımı iyi biliyorsunuz. Gelelim benim alanıma, her gıdada olduğu gibi bunda da dikkat etmemiz gereken bir çok unsur var.

Bir gıda ürününde bulunan yağ oranı ona olumlu olarak tat verir fakat olumsuz olarak da hassaslaşmasına sebep olur. Isı, hava gibi belirli koşullardan etkilenen gıdada bulunan yağ oksijenle etkileşime girer. Bunun sonucunda tüketeceğiniz ürün içerisinde farklılaşmalar meydana gelir, bu kimyasal olmasının yanında fiziki olarak da farkedilebilir genelde. Bu şekilde zarar görmüş bir ürünü tükettiğinizde, ağzınızda tadı uzun süre kalır. Bu sebeptendir ki kuruyemiş satın alırken, raftan elinize geldiği gibi değil inceleyerek alın, ya da illa ki açık kuruyemiş alıyorsanız  “ Koy bir 250 gram bana. “ demeden önce göz süzgecinden bir geçirin uzun uzun bakın. Tamam bunları biliyorsunuz ama üşenen insanları gördükçe dışarda, söyleme gereği duyuyorum. Hı bu arada açık kapalı kuruyemiş muhabbetine girersem o da ayrı bir köşe olur, pakette bulunan kuruyemiş tabi ki bozulmayı ve bayatlamayı yavaşlatır. Farklı teknikler kullanılıyor, tazeliğini uzun süre koruyor. Bunun dışında bazı kuruyemişlerde ise su oranı diğerlerine göre biraz daha fazla. Bu durumda ise, soğuk hava deposu devreye giriyor ve kuruyemişler siz tüketicilere kadar taze bir şekilde ulaşmış oluyor.  Bir çok şey var aslında. Bahsettiğimiz şekilde kuruyemişin yağ su oranı, kapalı şekilde satılanlarda dikkat edilmesi gereken  “ ürün ambalajı “ niteliği, depolama koşulları, küf oluşumu gibi…  Nem oranı düşük olan kuruyemişlerde mikroorganizma üremesi biraz daha az tabi. Bazen uzun uzun yazmak istiyorum sizlere, sonra diyorum ki sıkılırlar.

Bu az yazdığın halin mi Özge?

Evet.

" Aman sadece ye ve hayatın tadını çıkar. “ diyemem sevgili okur. Başta anlattığım gibi satın alırken dikkat etmen gereken unsurları unutma, kuruyemişini aldıktan sonra ise serin ve kuru bir yerde muhafaza etmelisin. Bunlar hep küçük ve basit hatırlatmalar gibi gelse de çoğu kişinin dikkat etmediği şeyler maalesef.

Zaten hep böyledir, herkes bilir ve uygulayamaz. Biraz daha bilinç lütfen.

                                                                                                                                                                Sağlıkla Kalın!

Not :  “ Leb demeden leblebiyi anlamışsınızdır umarım.  “

Gıda Müh. Nermin Özge Bilge