Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Eylül '10

 
Kategori
Şiir
 

Kuş gazeli

İsmini duymuştum!

Hangi Tanrıça'nın cezasıydın?

Yeryüzünde dolaştığını duyunca,

Koştum geldim ayağına.

Utanmadan!

Seni tanımadığımdan mıdır yüzümün bu rengi, ahengi...

Avuçlarımın içinde,

Kuş kanadından "ürkeklik gazeli"

Hemen mi?

"Hemen"

Yüreğimi kör etti şehvetin!

Aşktı değil mi adın, aşk...

Hani geçmişle, gelecekle küskün kaldığımız,

Koskoca bir "şimdi"

Esirin mi oldum ben senin?

Ama...

Onun gözlerine baktığımda hiç anlamadım sen olduğunu.

Kelimeler uğraşırken benimle,

Farketmedim seni dinlediğimi.

Gürültüler yaverlik ediyordu oysa bana.

Demek tutsak ettin beni kendine!

Ne olur aşk!

Yapma...

Bir soluk ver içime artık,

Nefessizlikten öleceğim.

Seni şeffaf sandım,

Sığındım bilmeden.

Gösterdim denizimin dibini,

Çakıl taşlarım maviydi.

Bilirim sen kırmızıyı seversin ama,

Yola çıkışım aniydi.

Tut istedim yüreğimi.

Yüreğimden yüreğine bir yol olsun sözlerim.

Gözlerimde demlediğim bu hüzünle,

Çocukluğuma hasretim.

Nefesini sonsuzluk buharından üflemesen bile ciğerlerime,

İrademin haysiyeti, gençliğimin zalimiyim.

Sol ne olur sol!

Sol ki dikenler kalsın yaprak yerine.

Biliyoruz ikimiz de yokluğunda sersefil kalırım ,

Baksan da göremeyeceğin bir yerde,

Teninin tuzunu kirpiklerimle toplarım.

 
Toplam blog
: 13
: 285
Kayıt tarihi
: 22.09.10
 
 

Hiç bir şeyin önemi yok şu an varolmak dışında... Geçmiş zaman(dan) yoksunum. Her şey kendimi bir..