Kuşadası, nereye koşuyor ?

Kuşadası denilince, ilk akla dağ taş üst üste, bir taş yığını gelir akla. Hem böyle söylenir hem de ara yollardan herkes denizine erişir, nimetlerinden faydalanır, <ı>‘’Deniz gibisi yok!’’ denilir üstelik.

Kuşadası, antik çağlarda, Anadolu’nun Akdeniz’e açılan liman kapsıydı. Şimdi de yerli ve yabancı turistlerle <ı>yap-sat’çıların ekmek yediği, eğlenip ‘Ah ne eğlendik, ne eğlendik’ diyerek topluca bir arada oldukları yerdir.

Antik yıllarından beri mistizm’i üzerinden atamamış bir şehir ki, bu günlere gelmiş.Vapurlar dolusu her milletten turist akar buraya. Her bir turist, biriktirdiği günahlarını ‘Bülbül Dağı’na giderek, Meryem Ananı kapısında bırakırlar. Sıfırlanan bedenler ak-pak olur. Tıpkı, ‘Yap, sat devret’ modeli gibi. İşle işle günahları. Nasıl olsa bedenden günahları çıkaracak birileri var. Atla vapura, git Kuşadası’na, çık Bülbül Dağları’na, ulaş Meryem Ana’ya. Oh keka! İşte yoğurdun bolluğu. İşte sıfırlanmış bedenler. Seneye Allah kerim…

Dini turizmin yanı sıra <ı>kültür mirası Öküz Mehmet Paşa’nın Kervansarayı da ayakta ve capcanlıdır. Atların eşeklerin bağlandığı avlunun her bölmesindeki mistik odaları, bu gün dillere destandır. Burada bir geceleme demek, <ı>Vakayinüvisin zaman tüneline binip bir başkalaşım geçirmeğe amade bir yerdir. Burada belki de <ı>‘Külbastı yiyen at da vardı vaktiyle’ Şimdi kımız yerine viski akıp gidiyor buralarda. Kalamaki Ormanında bu gün bile görünen <ı>Pars’lar foklar, 1413’lerden kalma yaratıkların devamı olarak anılmaktadır.

Gizemli bir Akdeniz kentidir Kuşadası. Yarımada’da kuş yoktur.Kuş meraklısı kale duvarlarına <ı>tünek yapmıştır vaktiyle. Kalenin eski yıllarda kara ile irtibatı yoktu. Mendirek sonra yapıldı. Bu gün bile duvarlarında kuşlar barınmakta. İsim buradan gelmektedir.

Kuşadası 1413 yılında Osmanlı egemenliğine katıldı. Kervansaray ile kale ve surları bu devirde yapıldı. Bu kale sonradan <ı>disko oldu.Yeni nesil bunu yaptıran cengavere teşekkür etti. Zira duvarlar çok kalındı. O devirde disko olmadığı için, ’Yaptıran, ileride burası <ı>disko olarak <ı>kullanılsın diye kalın yapmış duvarları’ diye iç geçirdi. Böyle diye diye tepinilen ve içinin <ı>akustiği ile gönülleri fetheden eskilere rahmet de okutulan bir disko olarak da kullanıldı burası.

Şehir bir taş yığını dediler. Her şeye, herkese çatıldığı bir ortamda ‘<ı>’KUŞADASI TURİZMDE, NEREYE KOŞUYOR? Diye mini bir soruşturma yaptık her kesimden. Bakın turizmciler neler dedi: 1- <ı>SALMAN KURT (Acente) ‘Dünyanın en büyük antik kenti. K.Adasının yıl sonunda kongre salonu bitince, dünya ticaret merkezinin kalbi, burada atacak. Ölü mevsimde bile turizm canlı olacak böylelikle. 2010 yılında da golf sahası inşaatı bitince, Adamızın şöhretini kimse tutamayacak. Şimdiden 700 tane dubleks daire satmışlar bile 2<ı>- SARA GÜL TURAN (Yazar-Otelci) Dünyanın en güzel turizm beldesi betonlaşmış. Hostes olarak dünyayı dolaştım. Adamız, Saint-Tropez’ den daha güzel. Barbados Adasında bile deniz yok.Ve buranın kıymetini bilemedik. Şehri betona gömdük! Gel de delileşme! <ı>3- ŞEFİK YAMAN (Otel İşletmecisi) Bir betonlaşmadır gidiyor. Bunun önü nasıl alınır? Ne zaman akıllar başa gelir? Bilen yok.Yazıktır. 4<ı>-ALİ ACUNDAŞ (Kervansaray İşletmecisi) Ne söylesem boş. Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü. İyimserliğimizi yine de bozmadan diyebilirim ki, her şey düzelecek . Biz görür müyüz? Bilemem. <ı>5- ARZU ÇAY (TURİZMCİ) Bunca yıl , olaya bacasız sanayi gözü ile baktık. Kafi değil. Yetişmiyor bu çaba. Lafta kalıyor. Bir adım önünü gören yok. Herkes almış başını gidiyor. Kemer, Antalya ve Marmaris Kuşadası’nın önüne geçti. 6<ı>-RACHAEL-(İrlandalı turist) Bol güneş , bol kum tertemiz deniz. Burada kendimi buldum. Türkiş raki de güzel<ı>.” 7-CANSEVEN TİRELİ (Turizm İşletmecisi) Bir defasında Mirkelam da koşmuştu. Yarıda mı bıraktıydı n’oldu unuttum şimdi. Herkes turizm pastasından eşit pay almalı. Turizmde ekmek şimdi aslanın ağzında değil, midesinde de yok. Kanında şimdi. <ı>8- ALİ GEDİK (Minibüs şoförü) Bu işin suyu çıktı abi. İyi bir turizm politikası olmazsa, işler arap saçına döner böyle. Turizmden ümitsizim bu sene de. 9- NİHAT ( Elbirlik Y.Kurulu Bşk.V.) Kuşadası bir liman kenti oldu. Beton yerine turizm kongre salonları yapılsaydı, turizmi şimdiye kadar kurtarırdık.