Kuzey Irak'ın doğum sancıları sıklaştı, doğacak çocuğun adı da kondu; "bağımsızlık"...

IRAK KÜRT BÖLGESİ YÖNETİMİ BAŞKANI MESUD BARZANİ, "IRAK'TAKİ KRİZ HALİ BU ŞEKİLDE DEVAM EDERSE BİZ BAĞIMSIZLIK NOKTASINDA HALKIMIZIN ONAYINI ALMAK ÜZERE RFARANDUM YOLUNA GİDERİZ" DEMİŞTİR.

Barzani'nin bu çıkışı ve sözleri, IŞİD'ın bölgede yarattığı olayların sonucunda söylemiş gibi algılansa da, bana göre, bu sözler, çok öncelere dayanan ABD, Türkiye ve Barzani arasındaki muhtemel bir "işbirliği" ile Kuzey Irak Kürt Bölgesi'nin bağımsızlığı ve ardından da bu bölgenin, bir şekilde Türkiye'ye bağlanması ile ilgilidir... 

Biraz gerilere gidelim...

Merkezi, Brüksel'de bulunan "ABD Düşünce Kuruluşu", 2005 yılında hazırladığı bir raporda, Kürt yetkililerinin "Türkiye'ye katılma isteği"ne dikkat çekmişti. Hazırlanan raporda, dolaylı olarak da Türkiye'nin Kerkük'e sahip olacağı belirtilmişti.

Bu arada, Irak'ın kuzeyinde Bölgesel Kürt Yönetimi'nin adı açıklanmayan bir yetkilisi de, "Bağımsız olmak hakkımız; fakat bu olmazsa, ben Türkiye ile birlikte olmayı tercih ederim...Çünkü Irak, demokrat değil, tek çıkar yolumuz, bölgenin 'Musul Vilayeti' adıyla Türkiye'ye katılması doğrudur" (1) şeklinde bir ifade kullanmıştır.

Bu ifade, açıkça söylenmese de, bana göre, "Türkiye-Kuzey Irak Federasyonu" düşüncesini taşıyordu. Ancak o zamanlar, Türkiye, bu isteğe sıcak bakmamıştı(ya da biz öyle sanıyorduk ). Türkiye'nin 9 yıl önceki siyasi ve sosyal ortamı şöyle bir hatırlarsak, Türkiye'nin bu çekingen tavrını anlayabiliriz.

NOT : Bu konuda fazlaca ayrıntılara ulaşmak için, 19 Kasım 2013 yılında "güncel" kategorisinde yazdığım "Doğum sancıları çeken Kuzey Irak doğurmak üzere" başlıklı bloğum ile yine aynı kategoride yazdığım 16 Kasım 2013 tarihli ve "Kuzey Irak, bir vilayet olarak Türkiye'ye katılabilir" başlıklı bloğumdan yararlanılabilir

Bu bloglarımda, bu konuda ortaya koyduğum "siyasi" ve de "güncel" gelişmeleri peş peşe sıraladığımızda, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Erbil'de Barzani ile yaptığı görüşmenin, çok daha önceleri planlanmış bir senaryonun biraz daha geliştirilmesi içindir.

Barzani'nin, John Kerry ile görüştükten sonra, bugün Başbakan Erdoğan  ile görüşmek için Ankara'ya gelmesini de bu anlamda değerlendirmek gerekir.

Bana göre, IŞİD, bu senaryonun gerçekleşme zeminini kolaylaştıracak bir rol üstlenmiş ya da üstlendirilmiştir... IŞİD'ın bu rolü bilerek ya da bilmeyerek üstlendiği konusunda, şu an için bir şey diyemem...

Bu arada konu ile yakından ilgili olduğu için, IŞİD tarafında "misafir(!) olarak tutulan konsolosluk görevlilerimizin ve tır şoförlerimizin, önceki durumlarından daha da sağlıklı bir şekilde ülkemize döneceğini düşünüyorum. Çünkü "onlar da, bu planın bir parçasıdır" demek istemiyorum; ama her nedense, bu konuda hiç endişelenmiyorum...

cdenizkent

 ________________   :

(1)  "Milliyet.com.tr", 9 Temmuz 2009

 NOT : Bloğu yönetiminden ricam, bloğumda koyu ve italik olarak vurguladığım yerlerin aynen çıkmasıdır...Teşekkürler