Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '19

 
Kategori
TV Programları
 

Kuzgun: İlk Bakış

Kuzgun :Düşmanımın Tam Kalbindeyim

Bir dönem ekrana damga vuran, reytingi yüksek dizilere imza atan, TV kanallarının bir dizi de bize yap diyerek peşinde koştuğu yapımcılar, gün geliyor peş peşe yanlış tercihler yaparak düşük reyting erken final darbesiyle karşı karşıya kalıyor. Binbir Gece, Aliye, Bir İstanbul Masalı gibi yayınlandığı döneme damgasını vuran dizilerin yapımcısı TMC; bu sezon Muhteşem İkili (Kanal D), Bir Deli Rüzgar (Fox), Nefes Nefese (Star) ile  tutunamayan dizilerin yapımcısı oldu. Bir şeyler yanlış gidiyor ama neyin yanlış gittiğini doğru etüd ediyorlardır umarım.

TMC'den sonra ekran hakimiyetini ele geçiren Ay Yapım'da da ekrana son gelen projelere bakıldığında işlerin eskisi gibi olmadığı görülür. Şahin Tepesi (atv) ve 8. Gün (atv) ekrana erken veda etti. Ufak Tefek Cinayetler (star) reytingleri düşünce planlanandan erken final yaptı. Çarpışma (show) için yurt dışı satışlarının rüzgarıyla 25 bölüm ekranda kalacak açıklaması yapıldı. Bir dönem ekranda her gün Ay Yapım imzalı diziler olurdu. Reyting açısından sallantıda olmayan tek dizileri Çukur var ki seyircisi uzun zamandır senaryodan şikayet ederek izlemeye devam ediyor.

Star TV'de görücüye çıkan Kuzgun ilk bölüm reytingleri itibariyle seyircinin ilgi alanına girememiş gözüküyor. Sebeplere odaklanıldığında Diriliş Ertuğrul'un reyting kalesini yıkmanın imkansızlığından, yeni başlayan diğer dizi Vurgun ile reyting pastasına ortak olunduğundan dem vurulabilir rahatlıkla. Ama şu da bir gerçek ki bir dizinin seyredilme kararında dış etkenlerden daha çok iç etkenler önem arz eder. Fragmanlar ve ilk sahne seyirciyi ekrana davet etmek için önemliyken, ilk 15 dakika seyirciyi ekran karşısında tutmak, hikayeye dahil etmek için önemlidir.

Fragmanlarda tehlike sinyali gelmeye başlamıştı. Baruş Arduç amiyane tabirle içine içine konuşan, uzun repliklerde ne dediği anlaşılamayan bir oyuncu. İlk bölüm boyunca Kuzgun'un hikayesini kendi sesinden anlatma tercihi yükselen müzikler sebebiyle anlaşılır olmaktan uzaktı. İlk dakikalarda hikayenin tüm yükünü çocuk oyunculara yüklemek, diyalogu bol bir anlatım tercih etmek, çocuk oyuncuların ne dediklerinin anlaşılmaması derken, işin başında hikayeden kopuş yaşandı.

ilk bölüm senaryosunu okuyunca fark edilmedi diyelim yaşanacak sıkıntı. Çekimler başladıktan sonra çocuk oyuncuların yer aldığı sahneler izlendikten sonra da mı fark edilmedi. Çocukların olduğu sahnelerde diyalog yerine görsel tercih edilse problem hızlı bir şekilde çözülebilirdi.

Kuzgun karakteri az konuşsa karakter daha karizmatik olacağı gibi ketumluk karaktere boyut kazandıracak. Etkileyici bir ses tonu anlatsa Kuzgun'un hikayesini kulaklar bayram edecek. Diyalogların üzerine döşenen yüksek volümlü müzik yayın öncesi seyreden kimseyi rahatsız etmez mi mesela?

Birlikte çalıştığı arkadaşının ihanetine uğrayan polis, diğer iki çocuğunu mafyanın elinden kurtarmak için büyük oğlu Kuzgun'u feda eden anne. Mafyanın elinden kaçmasına rağmen annesinin kendisinden vazgeçmesini hazmedeyen Kuzgun'un tek başına verdiği yaşam mücadelesi. 20 yılda yaşananlar yavaş yavaş bugünle ilişkilendirilerek hikaye edilirse zengin bir geçmişi var Kuzgun'un.

Al sana kimlik, ne yapacaksan gerçek kimliğinle yap tavsiyesinde bulunan Terzi, Kuzgun'un yıllarca üzerinde çalıştığı planı üzerinde bu kadar etken olacaksa Terzi karakterine daha çok yer verilmeli idi ilk bölümde. Tek cümle ile ikna etmek yerine o iknanın gerekçeleri ve hikayesi olmalıydı. Belki de bize hikayeyi anlatan kişi Terzi olmalıydı.

Gazete haberlerini yıllarca takip etmiş, Dila'nın yurda dönüşünü beklemiş, öğretmen vasıtasıyla hayırsever bir kişi olarak Nevşehir'e getirtmiş, koruması olarak en yakınında olmayı ayarlamış, kendini Akça olarak tanıtmış, hazırladığı dev prodüksüyonla Dila'nın hayatını kurtarıp babasının dikkatini çekmiş. Ki hedefi, tesadüf gibi yaşanacak olaylar zinciri vasıtasıyla babasına ihanet eden Rıfat'ın dikkatini çekmek ve dile benden ne dilersen sözünü söyletmek. Kuzgun planının tıkır tıkır işlemesiyle ilk hedefine ulaşıyor, şehrin en büyüğü olmak hayali ve planıyla İstanbul'a geliyor. Terzi öyle olmaz böyle yap dedi diye planını değiştirip kimliğini açık ederek çıkıyor Rıfat'ın ve Dila'nın karşısına.

Dila çok zeki ,herkese kafa tutan gözü kara bir karakter olarak tasarlanmış ama ölümcül kovalamaca sahnesinde, beni neden yoldan çıkarıp uçuruma sürükledin diye sormaması tuhaf değil mi Akça olarak bildiği Kuzgun'a!

Kuzgun; hesaplaşma ve intikam temaları eşliğinde imkansız aşka göz kırparken; Kuzgun- Rıfat-Şeref arasında yaşanacak akıl ve menfaat oyunlarıyla ilerleyecek. Babasının karanlık tarafından haberdar olan Dila'nın Kuzgun'la işbirliği, gerçekte ne iş yaptığı belli olmayan gizemli Terzi'nin müdahaleleri ile karanlık dünyanın baronları Rıfat ve Şeref arasındaki mücadele de su yüzüne çıkacak.

İntikam hikayesi olması, akıl hocası Terzi karakterinden dolayı Ezel benzetmeleri yapıldı Kuzgun'a. Ama Kuzgun hikaye kuruluşu, diğer karakterler özellikle Şeref'in oğlu Bora'nın hikayeye dahil olmasından sonra anlaşılacağı üzere Kara Sevda ile benzerlik taşıyan bir dizi. Senaristlerinin aynı kişiler olduğu gerçeğinden hareketle Kara Sevda modeli bir intikam hikayesi olması daha muhtemel.

Kuzgun'un kimliğini açık etmesiyle hikaye bitti deniyor ama asıl hikaye ikinci bölümde başlayacak. Hikayenin gerçek kuruluşu, diğer karakterlerin hikayeye nasıl dahil olacağına bağlı olarak ikinci bölümde gerçekleşecek.

 

semakarabiyik@gmail.com

 

Kuzgun Künye

Ay Yapım

Yönetmen: Bahadır İnce

Senaryo: Burcu Görgün Toptaş, Özlem Yılmaz

Oyuncular: Barış Arduç, Burcu Biricik

 

 
Toplam blog
: 8
: 327
Kayıt tarihi
: 01.04.18
 
 

Analiz ve eleştiri... Türk'ün Dizi İle İmtihanı, Dizierkil Ailede Baba Rolü, Beyaz Camın Realiti ..