Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Temmuz '15

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Lağım kokulu Ayvalık'ta; Ye papalinayı, ye kızarmış dondurmayı, uy Şeytana, doy koruk suyuna

Lağım kokulu Ayvalık'ta; Ye papalinayı, ye kızarmış dondurmayı, uy Şeytana, doy koruk suyuna
 

Ayvalık


 

 AYVALIK ALİBEY ADASI (cunda)  YENİ KIYI DÜZENLEMESİ İLE PUAN KAZANDI.  DENİZDEN İÇERİ ALINAN BİR DİZİ   RESTORANLARIN YARATTIĞI BOÇLUK, DÜKKANLARIN BİTİMİNE KADAR UZUYOR. BALIKÇILAR, SANDALLARINI RAHAT BAĞLAYABİLİYOR. 

 

          Ayvalığın tarihi sokaklarındayız. İçinden koskoca incir ağacı çıkmış evlerin kapıları çok komik. Zincirlerle bağlanıp, üstüne asma kilitler vurulmuş.

         Kimi kapıların çok değerli kapı tokmakları var. Hepsi çalınmış.

         Blog yazarımız, Serap Yayla İnce, Facebook’a bir resim koymuş. Kapının acıklı haline bakıp yazmış altına: “ Bu kapı, böyle mi acıtır yüreğimi” diyor. “Yoksul kapılar ismini vermiş o kapıya. Kendisini  blog’lardan tanırız. Her bir şeye “ince” takılır. Bu yüzden de namı vardır. Biz kendisini, Ayvalık'ta olanları görmesini salık veriyoruz. Aynı perişanlıktan o kapılar memnun gözüküyor. Üstelik her kapı “Papalina” kokuyor.

         Ama tarih, asırlardır burada nefes alıyor. Tarihi evlerin mirasçıları, buraları  ev olarak,  kahvehane olarak, işyeri olarak işletiyor.

         Lağım kokusu bir yandan, papalina balığının kokusu bir yandan, turistlerin parfümlü kokuları bir yandan dolaşıyoruz.

         Ayvalık'ta “Şeytan sofrası” olur da,  “Şeytanın Kahvesi” neden olmasın?

        “Benim adım Şeytan Mustafa”diye tanıştırdı kendini Şeytan Mustafa Koçak. Bu namını, dedesinden beri sürdürüyormuş. “Şeytan” diye anılmak hoşuna gidiyor.

         Her tarafı taş bina. Adı “ Şeytanın Kahvesi” Binanın içi dışı şeytanlarla dolu. Siz de gidince şeytanlaşıyorsunuz bir anlık için.

         Saf, katkısız, “Koruk suyu”  takdim ediyorlar misafirlerine. Adettenmiş. “Filmci misiniz?” diye soruyorlar. Yok diyoruz.”Başrol uyuncu”  sananlar davar. “Hayır” diyoruz. “Milliyet Blog Yazarıyız” diyoruz. Bir şey anlamıyorlar.

         Sormalarından anlaşılıyor ki, dışarıdan gelenler burada çok film çevirmişler:  “Yol arkadaşım”, “Her şeye rağmen”, “İki yaka bir İsmail”, “Ay büyürken, uyuyamam”,  Anlayacağınız  yönetmen Şerif Gönen, buralarda epey ter dökmüş.

         150 yıllık taş kahvenin işletmecisi Şeytan Mustafa Kaçak’a bu sefer biz soruyoruz. “ Sen film çevirdin mi?  Diye. “ Yok ağabey, diyor. Kendisini bol bol figüran olarak kullanmışlar.

         Eee, filmciler bu mekandan hiç çıkmamış çalışırken. Bedava mekan, bedava koruk suyu, bol  iltifat,  tepsilerde papalina balıkları. Film içinde film.

         Antalya’da da böyleydi. Turizmin ilk yıllarında herkesler, evlerini açardı filmcilere. Yalvar yakar olurlardı benim evim daha güzel diye. Film seti, zenginlerin evleriydi.

         Rakı, balık, Ayvalık üçlemesindeki şiirsel kafiyeler iyi de, şimdilerde  böyle denilmiyor: “ Lağım kokulu Ayvalık'ta, yenir papalina, üstüne de kızarmış dondurma, oh ne ala, ne ala”…

         Sordum, dondurma kızarır mı?  Yağda mı kızartıyorsunuz? Diye. Beni pek saf zannettiler. Esasında öyleyimdir de. Ama düşündüm, Dondurmayı külahı ile kızgın yağa sokup neden kızartırlar?  Dondurma erimez mi yahu” diye düşünürdüm.

         Öyle değilmiş. Gözümün önünde dondurmayı külahı ile bir şeyin içine daldırdılar. Renklendi dondurma. Yahut bana öyle geldi.” Bir şey diyeyim mi, yine bir şey anlamadım. Neyse.

         Şöyle,  ya da böyle. Lağım kokulu Ayvalık'ta;  ye papalinayı, ye kızarmış dondurmayı, uy Şeytana, doy koruk suyuna! Oh ne ala, oh ne ala.

         Bu fasulye iki buçuk lira, hem kaynasın, hem oynasın.

         Ört ki, ölem !

İŞTE ESAS ŞEYTAN. YEDİ KUŞAKTIR  BU DEDENİN NAMI DOLAŞIYOR AYVALIKTA ŞEYTAN OLARAK.

BU KAPI, ADANADAN. ORANIN DA DERT KAPISIYMIŞ BU KAPI. BLOG YAZARIMIZ İNCE, BÖYLE DİYOR.

BAZI BİNALAR VARDIR, TEPESİ AÇIKTIR. İÇİNDEN İNCİR AĞAÇLARI FIŞKIRIR. TIPKI FETHİYEDEKİ KAYA KÖYDE OLDUĞU GİBİ. EVLERİN İÇİNDEN GÖĞE İNCİR AĞACI YÜKLELİR DAİMA. - ÜST VE ALTTAKİ RESİM -

ŞEYTANIN KAHVESİNİN DUVARLARINI SÜSLEYEN AKTÖR VE AKTRİSTLERİN TABLOSU.

ŞEYTAN KAHVESİNİN KAPISI

DARACIK VE SEVİMLİ SOKAKLAR

KAHVENİN İÇİNDEN DIŞARIYA BİR BAKIŞ

KAHVE DEMEĞE BİN ŞAHİT İSTER. EEEE, ŞEYTAN İŞİ NAPALIM. DUVARLAR  SANAT ESERLERİYLE DOLU

KAHVEYİ BULUNCAYA KADAR CANIM ÇIKTI. VE OTURDUK ŞEYTANIN TORUN8UNUN TORUNU İLE RÖPORTAJ YAPTIK. iKRAM ETTİĞİ BİR BARDAK KORUK SUYUNUN PARASINI ALMADI. HER ZAMAN BEKLERİZ DEDİ. YOLLARI DOLAMBAÇLI VE ZOR İŞ. Bİ DAHA GİTMEM GARİK.

ŞEYTANIN KAHVESİNİN DIŞTAN HALİ.

AYVALIKTA ADIM BAŞI RASTLANAN ŞİRİNLİKLERDEN

İŞTE ŞEYTANIN TORUNLARINDAN BİRİ.

ADI KAHVE  AMA, ANTİKACI GİBİ, KÜTÜPHANE GİBİ, MÜZE GİBİ BİR HALİ VAR. İÇERİSİ SERİN M,İ SERİN. ZİRA BİNADA KOLON YOK. YEKPARE TAŞ TAVAN.

ŞURAYA BİR HASIR SERSELER DE, ESEİNTİLİ SOKAK İÇLERİNDE UZANIP BİR UYKUYA DALSA DİYOR İNSAN. HAKSIZ MIYIM?

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..