Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Temmuz '14

 
Kategori
Sosyoloji
 

Laik devlet, daha doğduğumuz ilk gün, "sen İslam"sın diye damgayı basıyor...

Laik devlet, daha doğduğumuz ilk gün, "sen İslam"sın diye damgayı basıyor...
 

Bu insanların hangi dine inandıklarından bana ne...Devlet'e ne...


HANİ, LAİK DEVLETLERİN DİNİ YOKTU...

BENİM HABERİM OLMADAN, HATTA ANEME VE BABAMA  DAHİ SORMADAN, BASIYOR DAMGAYI, "SEN İSLAM'SIN" DİYOR...

Sonra, bu konuda "bir belge" düzenliyor; ve "bu belgeyi hep yanında taşıyacaksın" diyor...

x     x    x

Mevcut Anayasamızın, "Cumhuriyetin niteliklerini düzenleyen" 2. Md."sinde, şöyle yazmaktadır:

"Türkiye Cumhuriyeti...demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir"

Devletin, "demokratik, sosyal ve hukuk" nitelik niteliklerine, "yetmez ama, hadi evet" diyelim...Ama "laik" niteliğine ne yazık ki "evet" demekte zorlanıyorum.

Çünkü laik devlet, vatandaşlarını, daha doğar doğmaz,"sen İslam'sın" diye, alnına mühür basmaz...

Özünde, "ateist" olan bir vatandaşın, devlet damgalı nüfus cüzdanında "İslam" yazıyor...Bu hem demokrasiye, hem din ve vicdan özgürlüğüne ve hem de insanın özgür iradesine karşı olan bir durumdur.

Sanırım konuyu anladınız; "Nüfus Cüzdanı"mızın arka yüzündeki, "DİNİ" hanesinin boş bırakılması ya da kaldırılması ile ilgili...

x    x    x

 

Şimdi, bu konu ile ilgili olarak biraz gerilere gidelim :(X)

Bundan 8-9 yıl kadar önce, bir Alevi vatandaşımız, nüfus kağıdındaki(cüzdanındaki) "dini" hanesine "islam" yerine "Alevi" ibaresi yazılması için mahkemeye başvurur. Mahkeme, "Alevilik" bir "din" değil; "mezhep"tir diyerek bu isteği geri çevirir.(XX)

Alevi vatandaşımız, bu başvurusunun reddedilmesinin, Avrupa insan Hakları Sözleşmesi'ne(AİHS) aykırı olduğunu öne sürerek 2005 yılında Strazburg Mahkemesi'ne başvurur.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM), konuya herhangi bir "din" veya "mezhep" yorumuyla değil; "din hanesinin, resmi kimlik belgelerindeki varlığı" çerçevesinde ele aldı. Mahkeme, gerekçesinde, bunun "dinlere karşı tarafsız olması gereken devlet anlayışı ile bağdaşık olmadığını" belirtti.

Mahkeme, ayrıca, "Nüfus kağıdındaki din hanesinin, bireyin inancını açığa vuracağı ve özellikle resmi kurumlar bünyesinde ayrımcılığa neden olabileceğini" de vurguladı.

AİHM'nin bu kararı, Türkiye'de, bu konuda bazı adımların atılmasını gündeme getirdi; örneğin, nüfus cüzdanlarından "din" hanesinin "kaldırılması", ilgili hanenin "boş bırakılması" ve bu haneye "yazılanın  değiştirilmesi" gibi...

x    x    x

Bu konu, 8-9 yıl önce, ciddi bir şekilde ele alınsaydı, bugüne kadar insanımızın çoğunun nüfus cüzdanlarına "din hanesi" olmazdı.

Son zamanlarda bu konuda, demokratik ve laik adımlar atıldığını, nüfus müdürlüklerine yapılan başvurularla, bu hanede yazılan "dinin" değiştirildiğini ya da hanede yazılan "dinin" silinerek hanenin "boş" bırakılabildiğini duydum.

Ancak, bu işlemin, hem ilgili vatandaşlarımızı ihmalkarlığı hem de nüfus idarelerine çalışanların bu konuya pek sıcak bakmamaları nedeniyle, sağlıklı yürümediğini de duydum. 

Bence, konuya kesin çözüm getirecek ilk çalışma, bundan böyle, yeni doğan çocuklara ya da herhangi bir nedenle nüfus cüzdanlarını değiştirenlere "din hanesinin" olmadığı yeni nüfus cüzdanlarının verilmesidir.

Devletin bu konudaki işlevi, yalnızca, vatandaşlarının hangi dine mensup oldukları konusunda istatistiki bilgilere sahip olmaktır...

Bu da, bu çağda, devlet için hiç de zor olamayan bir iştir.

Öyle değil mi?

 

cdenizkent

 

 --------------------------  :

(X) ntvmsnbc, 2 Şubat  2010

(XX) Ben de, aynı düşüncedeyim; "Alevilik", din değil; bir mezheptir. Bu konuda, farklı bilgilere sahip olmak isteyen arkadaşlarımın, 17 kasım 2008'de, inançlar kategorisinde yazdığım, "Alevilik nedir, ne değildir" adlı bloğumu, vakit bulurlarsa, okumalarını öneririm.

 

 

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..