Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Haziran '07

 
Kategori
Aile
 

Lanet okursun kadere!..

Lanet okursun kadere!..
 

Karar verirsin. Kendinden emin "Tamam artık bundan sonra kesinlikle böyle olacak, olmalı, istiyorum, " dersin... Ama yalnızca dersin… Ya uygulama?

Bu lanet dönemler herkeste bir biçimde o kadar sıkça yaşanır ki! Dönemi oluşturan şeytan çömezleri hiç boş kalmadan, "Ohh be yoruldum biraz nefesleneyim, " demeyi bile öğrenmeden, çömezlikten çıkıp usta şeytan oluverirler.

Ve sen bir bakarsın ki aldığın kararın üzerinden aylar, yıllar geçmiş… Çetele tutmamışsın... Tutsan yüzlerceye varır karar alıp, uygulamaya koyamadığın isteklerin.

Yol ayrımıdır yaşamda hep önüne çıkanlar. Zorunluluk dışı tercih ediştir çoğunca.. Kimi isteminle, kimi zamansa, istesen de istemesen de öpe öpe (!) aldırılan karardır yaşamını biçimlendiren. Kader, deyip çıkmak en kolayıdır boyun eğişin adlandırılışında..

Resul kırk dört yaşında.. Dedesinden babasına, babasından kendine azalarak kalan arazileri her geçen yıl daha da artan fiyatlar ile satarak değerlendiren bir iş ada (!)

Aysun henüz "ehliyet alabileceğim" sevdasını yansıtmış üflerken pasta üstü mumlarına…

Yani Resul ilk gerdeğe girdiğinde 1989’un hasat sonrası güz döneminde; Aysun, Zeynep Kamil Doğumevi’nin orta katı koridorunda, beş yataklı koğuştaki annesinin koynuna getiriliyordu hemşire kucağında… Aysun’un iki diploma sevinci, Resul’ün iki ve üçüncü gerdek heyecanı ile aynı zamanlara denk geliyor. İlk evliliğini yedi, ikinciyi sekiz yıl sürdürebiliyor Resul…

İki yıldır anasının, "Hadi oğul bebeler ana bekler" sözlerine üç yıl kulak tıkayıp, sonunda geçen haziranda "He ana he!" demiş. İmza attırmış kaderin cilvesi aynı gün aynı dakikalarda. Biri Lise diplomasını alırken okul müdür yardımcısının odasında, diğeri Kadıköy Evlendirme Memuru önünde… Biri liseden mezun olma sevincinde, diğeri üçüncü eşi ile ömür geçirme dileğinde…

Ve kader, örmüş ağlarını ya!!!

Aynı yöne düşmüş ikisinin de yolu. Kırk dört yaşında Resul… Üçüncü evliliğini yapalı henüz bir yıl dolmak üzere…

On sekizine gireli henüz iki hafta olmuş Aysun... Aynı binayı paylaşıyorlar şimdi. Aynı koridoru, aynı manzarayı izliyorlar… Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavi görüyorlar.

Biri sevdiğini Şırnak’ta kaybetmiş olmanın krizini, diğeri, üçüncü evliliğinde ömür boyu birliktelik dilediği karısını, kendi yatağında bir başka adamla yakalamanının şokunu atmaya çalışıyorlar içlerinden… Ve çığlıklar yükseliyor aynı binanın farklı odalarından, birbirinden habersiz iki insan nefesinde…
"Resuuulllllll……… gel beni kurtar meleğim.."

"Aysuuuuunnn….. Kahpe Aysuuuunnn"

Ve sen "Lanet olsun kaderin böylesine!" deyip kulağında çınlayan haykırışlar, kendi kaderini yaşamak üzere ayrılırsın….

 
Toplam blog
: 126
: 1276
Kayıt tarihi
: 10.09.06
 
 

48 yıldır yaşıyorum.Gazeteciyim, müzisyenim, babayım... Önce insan ve iyi bir yurttaş olabilme çab..