Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Aralık '11

 
Kategori
Yurtdışı Eğitim
 

Lawrence Üniversite'de ilk günler

Lawrence Üniversite'de ilk günler
 

Burcu Göker İstanbul Askeri Müzede Uluslararası Tıp Kongresinde 1995


Burcu Göker 2003 yılı Eylül ayında yeni bir eğitim yılına başlamak üzere uzun bir yolculuktan sonra Wiskoncin Lawrence Üniversite'ye geldi ve kampüste kalacağı evine yerleşti. Burcu'nun Amerika'daki Üniversite eğitimi başlıyordu. Daha önce İstanbul'da, Paris'te  konservatuar ve Müzik okulu eğitimlerini süperiour seviyesinde yani en üst seviyede tamamlamıştı ama ilk defa bir Amerika Üniversite'sinde eğitim görecekti. Bu Üniversite'de göreceği yoğun keman, solistlik ve müzik eğitimlarinin yanı sıra diğer kültür derslerini de okuyacaktı. Evine yerleşme, arkadaşları ile tanışma, kaynaşma, okulda öğrencilik işlemlerinin yapılmasından sonra dersler başladı. İlk dönem keman, solfej, Orkestra, Müzik teori vs gibi mesleki derslerin yanısıra Freshman Studies diye bir ders vardı. Ders saatleri diğer derslerden çok fazla, kredisi yüksek bu dersi bütün Üniversite 1.sınıf öğrencileri, branşları ne olursa olsun okumak zorunda idi. Bütün öğrencilerin okumak zorunda olduğu bu ders her ay dünya edabiyatında çok ses getirmiş eserlerin tanıtımı ve incelenmesi  idi. İlk ay okudukları, inceledikleri ve sonunda bu kitapla ilgili analizler yapıp bir makale hazırladıkları kitap Pluton'un Devlet isimli kitabı idi. Bu çok tanınmış eserleri okuma ve analiz etme amaçları sadece edebi değil, Üniversite'ye yeni başlayan öğrencilere felsefe, kültür, hayat görüşü yönünden bir gelişme sağlamaktı. Genel amaç ister müzisyen, ister kimyager, ister doktor, ister mühendis olsun bu Üniversite'de eğitim gören bütün öğrencilerin belli bir kültür seviyesinde olması idi. Bu kültür gelişimini de mesleki  eğitimlerine başladıkları zaman  Üniversite'nin ilk yılında vermeye başlıyorlardı. Kolej eğitimlerini İngilzce olarak Amerika'da yapan öğrenciler için bu yoğun kültürel eğitim fazla ağr olmayabilirdi. Ama  bir başka dilde eğitimden gelen Burcu bakalım bu derste ne yapacaktı. Üç dönem devam edecek bu derste  Pluton'dan sonra Dosteyevski, Emile Zola ve diğer yazar ve düşünürlerin eserlerini inceleyip bu  eserlerle ilgili  makaleler yazacaklardı. Tüm Üniversite 1.sınıf öğrencileri ile ortak yapılan bu dersler  Burcu'nun ilk günlerden bir çok branştan arkadaş edinmesini sağladı. Bu arada Türkiye'den okumaya gelmiş iki kız arkadaş da hemen tanıdıkları arasında idi. İlerki dönemlerde bu arkadaşları ile çok güzel anıları oldu. Bu arada Keman hocası Prof.Tran Nogoc ile çok uyumlu bir çalışmaya başlamışlardı. Fransa'da bulunduğu dönemlerde o zaman hocasının görev yaptığı Lyon şehrine gidip hocası ile çalışan, Prof. Ngoc'un masterclasslarına katılan Burcu için hocası ile uyumlu bir çalışma yakalamak zor olmamıştı. Hatta önümüzdeki günlerde vereceği konserler için repertuar çalışmaları yapıp hazırlıklara bile başlamışlardı.

Kasım 2003 e doğru Wisconsin'de hava  iyice soğumuş ve kar başlamıştı. Daha önce İstanbul, Paris ve diğer Avrupa şehirlerinde karı sadece gökyüzünde yağarken gören Burcu burada yerden günlerce kalkmayan ve oldukça kalın karı görünce şaşırmıştı. Bu  yoğun yağan karın hayatı aksatacağını ve günlük yaşamlarını etkileyeceğini düşünen Burcu herkesin hiçbirşey olmamış gibi yaşamasına  inanamamıştı. Bu duruma kısa sürede alışan Burcu karın tadını çıkarıp Andersen masallarında gibi yaşamaya başlamıştı. Okulu, evi, arkadaşları arasında yoğun çalışmalar içinde mutlu idi. Zaman zaman okulun kapalı spor salonunda sporunu yapıyor, yüzüyordu. Kemanını sağlıklı çalmak için çok spor  yapması ve kondisyonunu her zaman yüksek seviyede tutması gerektiğini biliyordu. Ama bu seçtiği spor cinsleri ellerine ve bedenine keman çalmasını engelleyecek etkiler yapacak sporlar değildi, Ayrıca Üniversite'de öğrenciler için dans, aerobik, tiyatro, dağcılık vs gibi katılacakları kurslar vardı. Kısacası eğitim yaparken Öğrencinin bütün gereksinimleri düşünülmüştü. Konser salonlarında  konserler, tiyatrolar, seminer ve konferanslar boş vakitleri iyi değerlendirmek için daima hazırdı. Bu kadar kültür dolu bir yaşamın içinde gençlerin eğlence ihtiyaçları da unutulmamış ve disco, kafe gibi yerler vardı. Bu arada Amerika'da alkollu içecekde 21 yaş sınırı olduğu için gençlerin çoğu bu eğlencelere sedece meyve suyu ile katılabiliyorlardı.

İşte bu güzel geçen Üniversite günlerinde bir gün daha güzel bir şey oldu. Bunu da sonraki yazımda anlatacağım.

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..