Layık olduğumuz yönetim bu mu? Bu sonuçlar onu mu gösteriyor?

Bu seçimler gösterdi ki “Biz, layık olduğumuz şekilde” , “layık olduğumuz kişiler” tarafından yönetiliyoruz. Bu insanlar aydan gelmiyor. “Milli irade” dedikleri birileri oy veriyor ve seçerek o koltuğa oturtuyor. Bundan sonra da bize söz söylemek düşmüyor elbette.

Politik değil sosyolojik olduğunu düşünüyorum artık. Halk yıllardır, avanta rejiminin bir parçası oldu. Avantayla oy veriyor, avantayla geçimini sağlıyor, avanta ile yan gelip yatıyor. Bu miskinlik hiç bitmesin diye de “basması” gereken yere basıveriyor EVET’i. Ekmek elden su gölden yaşamak varken neden çalışsın ki? Çalışmayan insanın da işe ne ihtiyacı olur ki? İşsizlik varmış.. Adam sende ona ne …

Yıllardır biliyoruz ki Mukaddes Kitabımızda yazan bir çok şey, birileri tarafından kasıtlı bir şekilde saptırılıyor. Kadınlar üzerinden siyaset yapılıyor. İnsanlar “günah” adı altında baskı altında tutuluyor. Bu günahlar genelde nalıncı keseri gibi tek taraflı çalışıyor. Adamın canına minnet… Karısının başını da kendisini de eve kapatmış. Kocaya itaat de asli görevi. Allahın hakkı dörttür gelsin kumalar. Çocuk mu? Yap yapabildiğin kadar. Koşarsın tarlaya, alırsın başlığı, oturursun kahvede. Öldü mü? Ee Allah verdi Allah aldı. Geride 5-6 tane daha var nasıl olsa. Okul’a gitmesi lâzım. Neden gitsin ? Kadının okumuşu başa belâ olur. Kadın kısmı okur mu? Neyine yetmiyor Kur’an kursu …Seçim zamanı geldiğinde de koca/ baba nereye derse oraya verilir oylar. Adam ister mi rahatı bozulsun? Canı kadın çekerse de iner şehre açık kadınlara bıyık sıvazlar.

Doğu’da DTP aslanlar gibi kazandı. Aldıkları hiçbir vilâyet Paris değil. Yaşam standartları neyse yine o. Hattâ krizden en çok etkilenen onlar. Ülke’de kaos arttıkça daha çok yayılıyorlar. Buzdolabı, çamaşır makinesi de yetmiyor. Gencecik çocuklarımız dağın yolunu tutuyor. Peki onları dağa çıkmaya kimler ikna ediyor? Onların eline silahı verenler kimler? Üniversiteyi bitirene kadar kasabanın yakışıklı delikanlısı Hasan, bu gün ne oldu da PKK’nin beyin takımında? Kod adı xxx.. Adı artık terörist… Bu gün bu duruma gelinmişse yanlış politikalar sayesinde gelinmiştir. “Muhatap almam “ sözü anlamını her geçen gün biraz daha kaybetmektedir. Korkarım böyle giderse Öcalan serbest bırakılıp, bu güne kadar vatan uğruna şehit olan binlerce insanımızda kim vurduya gitmiş olacak…

İstanbul’da, Ankara’da elektrikler kesilmiş, bilgisayar sistemleri çökmüş, oy sandıkları kaçırılmaya kalkılmış mış ta mış… Sanki İzmir gibi AKP’nin oylarını CHP ikiye katlamış da şaibe derdine düşmüş… Akıllı olun biraz. Zaten kafa kafaya gidiyorsunuz. Demek ki halâ halk kötünün iyisi diye onlara oy veriyor.

Bu gün oy veren “düşünen, vizyonu” olan insanlar, neden farklı partilere oy verdiler ? Kendileri için mi? Hayır. Ülkeleri ve diğer insanlar için. Eşitlik, adalet, lâik, demokratik, çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti için. Yerel seçim olmasına rağmen genel seçim havasında geçmesinin tek nedeni, olası bir genel seçim için kamuoyu yoklaması niteliğini taşıyor olmasıydı. Atatürk hep İLERİYİ, ÇAĞDAŞLIĞI hedef gösterdi. Milli birlik ve beraberlik içerisinde din, dil, mezhep, ırk, renk ayrımı gözetmeksizin bu topraklarda; şanlı bayrağımızın altında kardeşçe yaşamayı , ulus olmamızı öngördü. Bizler sade vatandaşlarız. İhalelerle, devletle işimiz olmaz. O halde duyduğumuz endişenin nedeni nedir hiç düşünmezler mi acaba? Büyük şehirlerde yaşıyor olmak, televizyonda gördükleri bir avuç kendini bilmez gibi yaşamak anlamına gelmiyor. Dindar olmak için örtünmek de gerekmiyor.

Bu gün CHP çok farklı noktalarda olabilirdi yurt genelinde. Baykal’a tepki şu an ki sonuçlar. Bir an önce çekilmezse önümüzde ki Genel Seçimlerde MHP ikinci parti olacak. Sayın Kılıçtaroğlu tek başına partiyi sırtladı ve uçurdu resmen İstanbul’da. Herkes oyunu ona verdi. Kirlenmemiş siyasetçi özleminin tezahürüdür aldığı oylar.

Herkesin oturup enine boyuna düşünmesi lâzım. Biz nereye gidiyoruz?

Ben layık olanlar gibi yönetilmek istemiyorum. Layık olanlar gibi yaşamak da istemiyorum. Onlar benim gibi yaşamak istiyorsa, önce ben gibi düşünmeyi becerecekler. Öncelikleri kendileri olmayacak. Bunca soygun karşısında üç maymunu oynamaya devam ettikleri sürece, düşecekleri sıkıntı ve sefalette de kaderlerine razı olacaklar…