LGS soruşturmasında bilirkişi mahkemeyi yanılttı mı?

YGS’de ortaya çıkan şifre skandalı üzerine yürütülen soruşturmanın takipsizlik kararı ile sonuçlanmasına neden olan şifre ile bulunan net sayısına ÖDTÜ Öğretim Üyesi Melek Diker Yücel’den itiraz geldi.

“Herhangi bir adayın kitapçığı önüme gelsin şifre ile 58,5 net yapabileceğimi gösterebilirim” dedi. NTV’de Can Dündar’ın konuğu olan Yüksel, ‘Bilirkişilerin incelemeyi eksik yaptıklarını’ ifade etti.

“Bilirkişilerin şifrenin, medya kitapçığı ile aday kitapçıklarındaki uygulamasının farklı olduğu görüşünün doğru olmadığını” söyleyen Yüksel, “kitapçıklar arasında hiçbir fark yok. Bilirkişi iyi fark edemedi diye düşünüyorum... Evet şifre tarif edildi ama başka yollar da vardı...” dedi.

Kişiye özgü soru kitapçığının dünyada örneği olmadığını öne süren Yüksel, dünya iki farklı kitapçığın bile adaylar arasında eşitsizlik yaratacağına dair endişeleri aşamamışken yapılanın adil olmadığını belirtti.

Kamuoyuna açıklanan dünyada uygulanıyor iddiaların aksine, ‘araştırmalarının sonunda dünyanın hiçbir yerinde bu uygulanmadığını gördüğünü’ söyledi.

“Bana bu uygulamayla ilgili birkaç kaynak gösterildi ve aslında hiçbir ilgisi olmadığını gördüm. Sadece iki değişik soru kitapçığı üzerinde çalışılmış ve bununla ilgili de 'haksızlık olur mu?' araştırmaları yapılmış...

Bu konuda dünyada tekiz ve hiç adil değil.” diyen ÖDTÜ Öğretim Üyesi Melek Diker Yücel, “Savcılığa söylenen, şifre ile alınması muhtemel puan yanlış. Doğrusu ise, 35 matematik sorusunun 31’i, bu incelemede bakılmayan 13 Sosyal Bilgiler sorusunun tamamı, 15 Fen sorusunun 12’si ve Türkçe’den de en az 18 sorudan 12’si şifre ile doğru çözülüyor. Topladığınızda 58.5 yapıyor. Savcılık ise bu rakamı 15.25 olarak vermiş. Şu anda herhangi bir adayın kitapçığı önüme gelsin, soruları okumadan 58.5 net puanı alabileceğimi Başbakan’ın danışmanlarına göstermek istiyorum.

Şu ana kadar yetkililerden bana bir şey gelmedi ve üzülüyorum. Taraf değiliz ve söz konusu olan çocuklarımız. LYS’de adaya özgü kitapçıktan vazgeçilmezse, Meclis önünde belki de sesimiz duyurmak gerekecek...”

ÖDTÜ Öğretim Üyesi Melek Diker Yücel’in açıklamalarından sonra bilirkişilerin mahkemenin karar vermesinde etkili olacağı kuşku götürmeyen incelemelerini eksik yaptıkları nazik bir dil ile belirtiliyor. Şifrenin medya kitapçığı ile aday kitapçıklarındaki uygulamasının farklı olmadığına göre bilirkişilerin incelemeyi eksik yaparak mahkemeyi yanılttıkları ortaya çıkıyor. Yüksel’in ‘incelemenin eksik yapıldığı’ savı ortaya koyduğu 58.5 net yapma iddiası ile adeta kesinlik kazanıyor.

Diğer taraftan Avukat Kolbüken'in, 27 Mart 2011'deki YGS'ye giren müvekkili O.K.Ö. adına açtığı dava Danıştay 8. Daire’de devam ediyor. Mahkeme ÖSYM’ne “Adaya Özgü Soru Kitapçığı'na ilişkin sınav yönergesi”nin “hukuki niteliğini” sordu. Alınan ara kararda, “Adaya Özgü Soru Kitapçığı”na ilişkin “sınav yönergesi”nin, “yalnızca 2011 YGS'de mi, yoksa diğer tüm sınavlarda da mı uygulanıp uygulanmadığı” soruldu. Odatv’nin (aa)muhabirine dayandırdığı haberde “Sınav Uygulama Yönergesi”nin iptali davasının çözüm getireceğine vurgu yapıldı. “NE SAVCI NE HÜKÜMET, YGS’Yİ DANIŞTAY ÇÖZECEK” başlığı ile verilen haberde adaya özgü soru kitapçığının hukuki yönden araştırılması öne çıkarılıyor.

1 Milyon yedi yüz bin adayı ve dolayısıyla ailelerini ilgilendiren YGS skandalı kamuoyunu uzun süre daha meşgul edecek. Danıştay’da dava süredursun, ÖDTÜ Öğretim Üyesi Melek Diker Yücel’in, savcılığın yürüttüğü soruşturmada görev alan bilirkişilere dair, ‘incelemenin eksik yapıldığı’ saptamasını ‘mahkemenin yanıltıldığı’ olarak tekrar tercüme ediyorum.

Eskilerin deyimiyle bu yoğurdun ayran olması için ‘daha çok su katılır’ demek gerekiyor! Zaman geçtikçe yoğurtta ekşiyor dikkat etmekte yarar var..