Lider nasıl düşünür?

Bu soruya cevap icin 30 Haziran 1918 gününden 27 Temmuz 1918 Cumartesi gününe kadar beş deftere yazılan ve 1930 yılında Atatürk’ün Çankaya’daki eski köşkünün kütüphanesinde Afet İnan tarafından bulunan, Atatürk’ün hatıra defterine bir bakalım;

“Benim elime büyük yetki ve güç geçerse ben toplumsal hayatımda istenilen inkilabı (Degistirmeyi, dönüstürmeyi) bir anda darbe ile(Devrim ile) uygulayacağımı zannederim. Zira bazıları gibi efkarı avamı(halkı), efkarı ulemayı(ilim adamlarını) yavaş yavaş benim tasavurratımın derecesinde tasavvur ve tefekkür etmeye(düsünmeye) alıştırmak suretiyle bu işin yapılabileceğini kabul etmiyor ve böyle harekete karşı ruhum isyan ediyor. Neden ben bu kadar senelik tahsil-i âli gördükten hayat ve evkat ettikten(zaman harcadıktan) sonra avam mertebesine ineyim. Onları kendi mertebeme çıkarırım. Ben onlar gibi değil , onlar benim gibi olsunlar”

-

Ataturk’ün bu sözlerinden de anlasilacagi uzere, gercek bir lider populizm, halk dalkavuklugu yapmaz. Tam tersine halki kendi seviyesine cikartir ve bunu da yavas yavas, alistira alistira degil bir anda yapar. Cunku Lider dedigin, idare-i maslahat degil devrim yapar.

Ama bizdeki liderlere bakiyoruz, iclerinde bir tane bile bu ozellikleri tasiyan yok.

Tasavvufta, "sayı ve sekilden uzaklasin, manaya, tesir ve yöne önem verin" diye bir tavsiye vardir. Bizimkiler ise sayiya, sandiktan cikan ve cikacak olan oy sayisina bagimli olarak bir politika izliyor.

Ancak artik maskeleri düsürmüstür, iyi de olmustur.

Nasil Deniz Baykal, dokunulmazliklari kaldirmadan RTE'y i, demokrasi adina meclise sokup, basbakanlik yolunu actigi için bitmisse,

Devlet Bahceli de, hakkinda fezleke düzenlenmis, kabarik bir suc dosyasi olan Abdullah Gül'ü, hic bir pazarlik yapmaksizin, attigi iple Cumhurbaskanligina tasidigi icin bitecektir.

Ama Devlet Bahceli’nin, Turk milletinin aleyhine davranislari bu kadar degildir.

Turk Devletinin temeline dinamit koyan “iKiZ YASALAR” Bahceli’in icinde bulundugu 57. Hukumet doneminde Büyükelçi Volkan Vural taraindan, 15 Ağustos 2000 günü New York’ta Türkiye adına imzalanmistir. Ve Hukumet ikiz yasalari 18 Ağustos 2000 tarihinde imzalayip, TBMM ne sevk etmistir. BU OYUNU MHP YOZGAT MİLLETVEKİLİ Dr. MESUT TÜRKER BOZMUS, DSP’li milletvekillerini de uyandırarak, genel başkanların imzaladığı tasarıyı komisyonda reddetmislerdir. Ve boylece ikiz yasalarin TBMM’nce onaylanmasi AKP iktidar olana kadar engellenmistir.

Peki MHP Yozgat Milletvekili Dr. Mesut Türker’e sonra ne olmustur. Telekomun ozellestirilmesine karsi cikan Ulastirma bakani Enis Oksüz ile beraber, Devlet Bahceli tarafindan tasfiye edilmistir.

Bunlari bir turk milliyetcisi yapar mi?

Bosuna denmiyor, “DEVLET BAHCELİ BİR TURK MİLLİYETCİSİ DEGİL, DAVRANISLARIYLA AB VE ABD’NiN İSBİRLİKCİSİ OLMAYA TALİP BİRİDİR” diye.

Sevgilerimle.

Tuncay Erciyes

Not: ikiz yasalar 4 Haziran 2003 günü 4867 ve 4868 sayılı kanunlar ile TBMM’de AKP ve CHP’nin oylariyla kabul edilmistir. Tasarı, TBMM’de görüşülürken, Genelkurmay’ın, ikiz sözleşmelerin her ikisinin birinci maddelerinde bulunan “halkların kendi kaderini tayini ile ilgili ifadelere”, “Bu sözleşmelerin Türkiye’nin ulusal birlik ve bütünlüğüne aykırı yorumlanamayacağı Türkiye tarafından beyan edilir” çekincesinin konulması talebi, ret edilmistir. Ama Rusya, Çin ve Hindistan gibi büyük ülkeler ise gerekli çekinceleri koymuştur...Ustelik ABD de bu yasalari imzalamamistir.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, bu yasalari maalesef onaylamistir. Cunku AB, Turkiyenin birlige alinmasi icin ikiz yasalarin imzalanmasini sart kosmustu ve Sezer de Turkiyenin AB’ye alinmasini engelleyen biri olmak istememistir..