Limankızım

Otobüsün koltuk arkalarında mini ekran, bir kanalda sabah haberleri diğer birinde recep ivedik..İçimi dinlememek için kulaklığı takıp dışarıyı seyrediyorum..Şehit haberleri içimi doldururken, bir yandan yanaklarımı ıslatıyor..Güneş gözlüklerim siper, telefonu elime alıp mesaj atıyorum sevdiceğime.."Gidiyorum.." Kanalı recep ivedik'e çeviriyorum..Gözlerim yeşilin her tonunu sevdiren tarlalarda..İvedik'in bir esprisi dudaklarımı gülümsetiyor farkında olmadan..Sevdiceğimden mesaj: "Hayat güzel gidiyor desene.."

Hayat..

Sahilde küçük bir kız kumdan kaleler yapıyor..denizden korktuğu belli, "beraber girelim mi denize" diyorum, annesi gülümseyen bir göz kırpıyor.Kız beni tanımamanın verdiği rahatlık ve cesaretle elimi tutuyor, beraber giriyoruz.Endişeli sorularına endişeli cevaplar vererek ona güven veriyorum.."o denizin dibindeki ne, yosun mu yoksa?" "Hayır, yosun olur mu hiç, hem ben de korkarım yosunlardan, olsa olsa küçücük bir şeydir.." O küçük çocuğa uzattığım eli yardım mı sandınız, sığındığım limandı oysa..

Hayat..

Elindeki su tabancasıyla afacanlık peşinde koşuyor bir oğlan: "Anneee.." "efendim oğlum!" diyorum içimden..Kendi annesi ise çocuğa veryansın edip duruyor, "bak parçalıcam seni, sevmiyorum böyle şakaları..anne diye bağırıp durma..bi rahat ver bize.." İçimden çağırıyorum çocuğu, gel beraber oynayalım diye..Halbuki ben hiç çocuklarla oynamayı sevmem..Başıma ağrılar giriyor..

İçimden kaçıp duruyorum
Hayatın nerde güzel olduğunu bulmak için belki de..

Aniden kalakalsam yerimde, sussa adımlarım
Çığlık atıp nefessiz kalmaktan
Kollarımın iki yana devrilmesinden
Uyusam dümdüz, rüya görememekten
Nasılsın dediklerinde, "korkuyorum!" demekten
Korkuyorum..

Sahile bakan garsona sesleniyorum: "bir bira, bir de dondurma küçük limankızıma.."