Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Şubat '09

 
Kategori
Futbol
 

Luiz Felipe Scolari ismi bize ne hatırlatmalı??

Luiz Felipe Scolari ismi bize ne hatırlatmalı??
 

Sadece göğsündeki armayı değiştirebilirsiniz...


Böylesine güçlü bir teknik direktörün sezonun ortasında işsiz kalması "bazı ülkelerin sorunlu takımları" için çok büyük bir fırsattır. Anlayabilen ya da ayağına kadar gelen fırsatları değerlendirebilenler için elbette.

Luiz Felipe Scolari'yi biraz daha yakından tanıyalım mı?

Chelsea'nin sezon başında büyük umutlarla takımın başına getirdiği Luiz Felipe Scolari ile yollarını ayırdı. Scolari'yi bu kadar yakından tanıyor oluşumuzun tarihçesi 2002 Dünya Kupası Şampiyonası'na uzanıyor. O turnuvada grubumuzda olan, aynı zamanda yarı finalde karşımıza çıkan, bizi yenip finalde Almanya karşısında dünya kupasını kaldıran Brezilya'nın, yarı final maçında hakem dört dakika uzattı diye tepki gösteren teknik direktörü.

Chelsea'nin başında altı ay kalan Scolari'nin takımdan ayrılmasına, lider Manchester Unites ile puan farkının yediye çıkması neden oldu yorumları yapılıyor. Bu yedi puan farkının Türkiye Süper Liginde lider Sivasspor ile Fenerbahçe arasında da olması çok ilginç bir tesadüf.

İngiltere Premier Ligi'nde 25 maça çıkıp, 14 galibiyet, 7 beraberlik ve dört yenilgi alan Chelsea, haftayı yükselişini sürdüren Aston Villa'nın arkasından dördüncü sıraya indi. dört yenilginin ikisinin Liverpool'a karşı alınmış olmasının altını çiziyorum.

Chelsea, Şampiyonlar Ligi'nde Juventus'un rakibi olmuştu.

Scolari'nin takımın başından ayrılmasına neden, Chelsea'nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntı mıdır bilmiyorum. Ancak Chelsea para ile saadetin olmadığı kulüplerden bir tanesi.

Scolari'nin son dönemde en istikrarlı çalıştırdığı takım, Portekiz Milli takımıydı. Brezilya'yı şampiyon yaptıktan sonra, Portekiz'de düzenlenen ve bizim katılamadığımız 2004 Avrupa Şampiyonası'nda Portekiz'in başına geçen Scolari, finalde anti futbol oynayan Yunanistan'a kaybedip, takımını ikinci yapmış; iki sene sonra Dünya Kupası'nda da dördüncülükle yetinmiş, bizim de olduğumuz 2008 Avrupa Şampiyonası'nda ise istenilen performansı gösterememiştir.

Scolari'nin oyuncuları için arkadaş ve babacan tavırlı olması en belirgin özelliğidir. Maçı sahada takımla birlikte kenarda oynayan günümüz teknik adamlarının başında geliyor. Son dönem Brezilya futbolunda en atak oyunu 2002 yılında onun teknik direktör olduğu zaman oynanmış olması hafızalarımızda yer etmiştir.

İnsanın bir "Dedeye" sahip olması iyi bir şeydir ama "Babanın" yeri ayrıdır; bambaşkadır.

Scolari 1997 ile 2000 yılları arasında Palmeiras'ı çalıştırmış olmasının ilginç bir kesişmesi de var. Alexsandro de Souza da 1997 ile 2001 yılları arasında Palmeiras forması giymiştir. Alexandro 2004 yılından bu yana Fenerbahçe forması giymektedir. Scolari, Alex'in de forma giydiği Cruzerio'nun başında da bulunmasının talihin garip cilvelerinden biri olduğunu düşünüyorum. (Allah'ın hakkı kaçtı?)

Scolari, 9 Kasım 1948 doğumludur. 61 yaşındadır. İhtiras ve aşkın temsilcisi Akrep burcundandır.

Scolari, 2003 ile 2008 yılları arasında Avrupa futbolunun tam içinde yeralmış, yakından tanıma fırsatı yakalamıştır.

Bugün, "Dünya Kulübü" olma hayali kuran büyük hedefleri olan bir takımın başına geçip, onu kendisiyle birlikte hedefine götürebilecek kariyere ve vizyona sahiptir.

Böylesine güçlü bir teknik direktörün sezonun ortasında işsiz kalması "bazı ülkelerin sorunlu takımları" için çok büyük bir fırsattır.

Muhteşem bir seçim yatırımıdır.

Taraftarın gönlünü almaktır.

"Geleceğin Avrupa takımını kuruyoruz" sloganının inandırıcı bir hedefe dönüşmesi demektir.

Bu yıl kaybedilmiş olsa bile önümüzdeki sezon bütün camiayı heyecanlandıracak bir gövde gösterisidir.

Taraftarı stadyuma çekmenin illizyonu, büyüsüdür.

Futbola küsmüş bir takım sihirli ayakların bütün hünerlerini gösterecekleri bir motivasyon aracıdır.

Anlatabiliyor muyum?

Anlayabiliyor musunuz?

Hayal mi? Gerçekleştirilmesi çok mu zor?

Biliyor musunuz, Scolari'nin Chelsea'nin başından ayrıldığı haberini alan milyonlarca kişi şu an tek bir hayal kuruyor.

Hadi... Güldürün şu taraftarın yüzünü...

Uzay Gökerman

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..