Lunaparka dönmüş bir ülke

Nedir bu Allah aşkına? Ülke lunaparka döndü.

Birgün Cumhurbaşkanı sırra kadem basıyor, bir başka gün Başbakan ortalıkta yok.

Bizim basın manşet üzerine manşet atıyor: "Cumhurbaşkanı iki gündür kayıp" ya da "Başbakan iki gündür ortalıkta yok"

Bu da bu hükümet döneminde bulunmuş bir usul. Genç Cumhurbaşkanı ve Başbakan olunca elbette bazı insani gereksinimleri olacaktır. Olacaktır da bunu kamuoyundan kaçarak gidermenin alemi var mı?

Bakın işi gücü bıraktık kaç gündür Cumhurbaşkanını aradık. Tam onları bir yattan denize girerken bulduk ki, bu sefer Başbakan kayıp! Neyse basın onu da buldu.

Suriye Devlet Başkanı Bodrum'a tatile geldi, sanırım geldiğine geleceğine pişman oldu. Ne basın onları rahat bırakıyor, ne de Türkiye'nin Başbakanı. Konukseverliğin abartılmışı da misafirleri sıkar be kardeşim. Bırakın siyaseti falan da konuk Devlet Başkanı insan gibi tatilini yapsın.

Konuk Devlet Başkanı'nın eşi bikini ile denize giriyor. Bir başka karede sanki poşet içinde yüzen bir bayan var. Onun kim olduğunu hiç kimse anlamadı.

Bu yıl plajlarımızı haşeme çok sevdi. Gerçi biz onları sevmedik ama ne yapalım "başa gelen çekiliyor". İnanın Büyükada'nın güzel bir plajında kulaç atarken, yanımda poşet içinde birşey gördüm. Önce irkildim. Ceset meset sandım. Baktım o da kulaç atıyor. Sonra anladım ki bu yıl plaja ilk kez gelen haşemeli bir bayanmış.

Önümüzdeki yıllarda bu moda daha da yayılacağa benzer. Yabancı cisim değil, sakın korkmayın. 21.yy'ın başlarında yüzen bir Türk kadını.

Dedim ya ülke lunaparka döndü. Bodrum'da 50 derece sıcaklıkta, tesettürle dolaşanlara da, haşeme ile denize girenlere de Allah sabır versin.

Pekin Olimpiyatları başladı. Hem de muhteşem bir açılış töreni ile. Bizim sporcularımız da vardı. Ama en büyük eksiğimiz tesettürlü bir bayan sporcumuzun olmaması idi. Çok üzüldüm. Umarım 2012 Olimpiyatlarına onu da yetiştiririz.