Lütfen beni eleştirin, gerçekleri açıkça söyleyin.

“Yargılamak istiyorsanız beni,
Neler yaptığımı değil bunca yıldır,
Neler yapmadığımı sorun.
Koluma kelepçe vuracaksanız,
Neden yazdığımı değil bunca yıldır,
Neden yazmadığımı sorun. (Hüseyin Erkan)
*
“Kaynardan sonra sıcak su bile serindir ve soğuktan sonra ılık bile sıcak sayılır.” (İsmail Habip SEVÜK)(*)
* * *
Sabun satan bir pazarlamacı, mal satmakta başarılı olamadığı müşteri firmaya tekrar gider ve daha önce görüştüğü yetkiliye şöyle der:
“Size tekrar sabun satmaya gelmedim!
Geçen defa niçin size sabun satamadım, merak ediyorum!
Acaba eksikliğim nedir?
Sizinle konuşurken nerede hata yaptım?
Lütfen beni eleştirin, gerçekleri açıkça söyleyin!”
Eksiklerini öğrenerek geri dönen bu satış elemanına, daha sonra ne mi olmuştur?
*
Ya ayakkabılarda kullanılan cırtlı bantlar nasıl icat edildi, merak ettiniz mi hiç?
Fırsatları değerlendirme konusunda en ilginç örneklerden birinin George de Mestral olduğunu söylesem!
Adından pek haberdar değilizdir belki ama hepimiz onun bulduğu ürünü biliriz.
Adam, bir gün köpeğiyle birlikte dışarıda yürüyorken, hayvanın kıllarına bazı otların yapışmış olduğunu görür.
Aslında o hepimizin, hayatımız boyunca karşılaştığımız ve yanımızdan geçip gitmesine izin verdiğimiz fırsatlardan biriyle karşılaşmıştı.
İki seçeneği vardı.
Kılların o kısmını kesip atarak köpeğe söylenmek ve aynı şeyi bir daha yapmamasını ummak!
Ya da durumu inceleyip, kılların “yapışma konusunda” nasıl etkili olduğunu görmek!..
O ikinci yolu seçer.
Otları mikroskop altında inceler ve velcroyu (spor giyimde kullanılan cırtlı bantları) icat eder.
*
Önder'de yayımlanan “Atom mu parçalıyoruz!” başlıklı yazıma aldığım yazılı ya da sözlü yansımalar, bir daha düşündürdü doğrusu bendenizi!..
(İnternet sayfalarından tıklanan yazıya “http://ondergazetesi.com/yazar.asp?yazar=detay&id=928” adresinden ulaşılabiliyor.)
Örneğin o günlerde bana gelen N. Ferit K. ve Hüseyin Gürler imzalı "acı meyveli" mesajlarla, tenkitlerle bir kez daha manen zenginleştiğimi hissettim.
* * *
İnsanlar anladıkları şeyleri duyuyorlar…
Her birine bir kez daha teşekkür ediyorum.
Hemen aklıma geliverenleri aktarmak istedim bunun üzerine; baktım ki “denizce.com/kişisel gelişim sitesi” daha güzel anlatmış duygularımızı…
Gerçekler ve eleştiriler büyük ruhlu insanları besliyor ve güçlendiriyor.
Aman dikkat! "Küçükleri ise öfkelendiriyor."
Bunu biz demiyoruz; zihin ve zekânın işleyişini ele alan, zekâ sistemlerin dinamiklerini ve yapılarını araştıran disiplinler arası bir bilim dalı olan “Bilişsel Bilim”in önde gelen isimlerinden David Chalmers diyor. Çok geniş kapsamından ötürü bilişsel bilim alanında çalışan araştırmacılar; bilişsel psikoloji, dilbilim, nöroloji, yapay zekâ ve felsefe alanlarında da temel bilgilere sahipler. Chalmers aslen Avustralyalı filozof, kişisel internet sayfası adeta kütüphane niteliğinde olan, çalışkan kişi… Anti fizikalist kanıtlarıyla zihin felsefesinde fizikalizm savunucularının gerçekten de baş belası olmuş insandır bu Chalmers.
* * *
Sabun satan pazarlamacı mı?
En başta söz ettiğimiz, eksiklerini öğrenerek kendini geliştiren pazarlama elemanı adam:
Colgate-Palmolive-Peet Sabun Şirketi’nin tepe yöneticisi olmayı başarmıştır.
Şimdilerde ne yapar, bilmiyorum.
Muhtemelen yine oralarda bir yerlerdedir, şüphe yok!

_____________________
(*) Kurtuluş Savaşı boyunca Anadolu’da çıkarılan çeşitli gazetelerde Milli Mücadeleyi destekleyen yazılar kaleme alan yazar İsmail Habip Sevük (d. 1892, Edremit - ö. 17 Ocak 1954 İstanbul), edebiyat tarihçisi, gazeteci, siyasetçi.