Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ekim '12

 
Kategori
Futbol
 

Macaristan Maçı Sonrasında Suyu Buzlu İçtik

Macaristan Maçı Sonrasında Suyu Buzlu İçtik
 

  • Ne demiştik? “Suyu buzlu içmek durumunda kalırız.”
  • Ve dün akşam Macaristan’da, suyu buzlu içtik.
  • Böyle olacağı malumdu.
  • Romanya maçında farklı oynamamıştık… Estonya güçsüz olduğundan, oynadığımız oyun bu günkünden farklı değildi ama nihayetinde, gücü belli bir takımı yenmiş olmanın fazlaca bir esprisi yoktu.
  • Hollanda ise malumunuz üzere, daha çekilen kuraların ardından grubun birincisi ilan edilmişti bile.
  •  
  • Şimdi dönelim ve kendimizi tepeden tırnağa bir sorgulayalım.
  • Harbiden biz finallere kalabilmek adına neler yaptık?
  • Finallere dair bir hedefimiz mi vardı? Olmadığı belli… Zira en güçlü lig takımlarımızın forvetleri yabancılardan kurulu. Bir tane bile şöyle dişe dokunur nitelikte bir vurucu golcümüz yok. Koca milli takımın forvetinde Mevlüt, Umut ve Burak var.
  • Bizde futbolcu yetişmiyor. İşte en son 2002 dünya kupası ve gerisin geri herhangi bir gelişme söz konusu değil.
  • Aslında ikibinli yılların ilk yarısı yeniden yapılanabilmek adına güzel fırsatlar sunmuştu milli takımın önüne. Yapılanma ve geleceğe dair planlama yapılmadı.
  • Yani demem o ki, sorun sadece bir Abdullah Avcı meselesi değil. Tercihleri yanlış dahi olsa, takımda şöyle dişe dokunur bir futbol oynanmıyor. Hayır… Gereksiz top çevirmekten öteye takımda hiçbir şey yok. Halen Hamit’ten orta yapmasını bekleyen, es kaza bir şutla gol bulma hedefinde olan bir milli takımın varlığından bahsediyoruz. Ne bir taktik ne bir strateji…
  • Şüphesiz ki hocanın taktik ve stratejileri vardır. Lakin taktik ve strateji, kaliteli ayakların yoğun olduğu takımlarda hayata geçen bir olgudur. Siz, top tekniği olmayan bir Egemen’den, vurucu santrafor olma özelliği olmayan bir Mevlüt ve Umut’tan, taktik ve strateji hayata geçirmeyi beklemeyin. Nitekim aynen dediğimiz gibi oldu ve maçın doksan dakikası dolduğunda topla oynayan mili takımımızdı ama golleri bulan Macaristan milli takımıydı.
  •  
  • Yukarıda da ifade etmeye çalıştığım üzere muhterem dostlarım, mesele var olan milli takım değil. Hoca tercihler değil.
  • Hoca hatalar yapmıştır, kabul.
  • Abdullah Avcı, Selçuk İnan’ı kenarda tutarken, kendi takımında oynayıp, oynamayacağı meçhul bir Aydın Yılmaz’ı sahaya sürerse, kusura bakmasın hiç kimseye yaptığı iş adına ikna edici bir şey söyleyemez. Bu durum başlı başına bir sorun.
  • E peki her şey hoca değil de nedir?
  • Artık görmek icab ediyor…
  • İki sene önce Fenerbahçe’de bir Okan Alkan vardı. Gökhan Gönül’ün sakatlığından dolayı oynama fırsatı bulmuş bir sağ bekti. Genç Okan dikkat çekici bir futbol oynamış, iki güzel golün de pasını vermişti. Aykut Kocaman, Okan Alkan’ı ne yaptı? Gönderdi bir başka kulübe. Sahi kime karşı takasta kullanmış Aykut Kocaman, Okan Alkan’ı?
  • Gökay İravul ha keza…
  • Aynı Fenerbahçe, bir kez dahi şan vermediği Olcan Adın’ı, Gaziantep’e göndermişti, hatırlayın. Bu gün Olcay Adın Trabzonspor’un en verimli futbolcularından birisi…
  •  
  • Türkiye’de futbolcu yetiştirmek, gençlerin önünü açmak zul sayılıyor sanki… Takımların kaleleri ikinci hatta üçüncü sınıf yabancılara emanet… Forvetler ha keza… Orta saha deseniz, yıllardan beri Emre’nin yanına yetiştirilebilen bir tane orta saha futbolcusu yok.
  • Sonuç son derece normaldir.
  • Şimdi oturup bütün külüler ve federasyon düşünsün…
  • Ya mevcut düzeni değiştirecekler, ya da her defasında benzer hüsranları yaşayacak, 2002 ruhuna gönderme yapacaklar.
  •  
  •  

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..