Mağlubiyetlere Alıştırılmak

Bu kadar mağlubiyetten sonra "Ben bu işi beceremiyorum" diyen kimse yok. 

Bu takıma kaptan olarak atanmış "Arda" diye bir futbolcu ne zamandır yok! 

Yenilmedik takım bırakmayan kulüpte "UTANAN" bir tek yönetici yok! 

Tonlarca parayı transfer adına dağıtıp, yüzü kızaran kimse yok! 

Dünyada en çok tanınan Türk markasını rezil ettiğinin farkında olan hiç yok! 

Sen otur, ben otur,  

Ne olacak bu Galatasarayın hali deyip dur! 

Ey Adnan Polat! 

Ey Adnan Sezgin! 

Hiç mi bir taraflarınız sızlamıyor? 

Nedir bu koltuk sevgisi? 

Hani, O hiç beğenmediğiniz, belki de "hiç olmasalar" dediğiniz taraftar kan ağlarken, "biz bu işi yapamıyoruz" diyebilme onurunuz da mı yok! 

Yoksa, HINÇ mı alıyorsunuz? 

Bu takımın her yenilgisinden "zevk" mi alıyorsunuz? 

Mağlubiyetlere alıştırarak, biat edecek bir GALATASARAY CAMİASI mı düşlüyorsunuz? 

Ya da göbeğinden bağlı olduğunuz, işlerinizin yürümesi için elzem gördüğünüz, taptığınız, el pençe divan durduğunuz, biat ettiğiniz beyfendiye mi yalakalık ediyorsunuz? 

Beyler,  

Ya da bugünün beyleri,  

Bu kulüp sahipsiz değil! 

Bu kadar aşağılanmayı hiç hak etmedi! 

Ve merak etmeyin,  

gereği neyse yapılacak! 

Hem de İVEDİ! 

HİÇ KİMSE GALATASARAY' dan büyük değildir! 

Bunu da herkes çok yakında görecek!