Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Nisan '11

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Magnesia - Antik Roma Yolu - Naipli Köyü

Magnesia - Antik Roma Yolu - Naipli Köyü
 

 

Didimli Doğa Yürüyüşçüleri bu hafta sonu Magnesia- Roma Antik Yolu- Naipli Köyü parkurundaydılar...

Didimli Doğa Yürüyüşçüleri, yürüyüşün yanında, doğanın güzelliklerini ve tarihi mekânları da görmenin keyfini çıkarmaya devam ediyorlar...

Ülkemizin en çok ören yerlerine sahip illerimizİn başında Aydın ilimiz geliyor...

Yaşadığımız Didim ilçesi ise bu tarihsel mekânlarla iç içedir...

Yürüyüş güzergâhımız genellikle bu ören yerlerinden geçmektedir... Yürüyüş grubumuz da, bu durumdan çok mutlu olmaktadır...

Magnesia antik kentine, Söke – Ortaklar karayolundan gidilmektedir... Heredot’un “ Gökyüzü altındaki en güzel yer " dediği yerde kurulan uygarlıklardan biri de; Ortaklar kasabasının yakınında kurulan Magnesia antik kentidir...

Her doğa yürüyüşümüzde yaptığımız gibi disiplinli bir şekilde İngiliz hemşerilerimizle birlikte arabamıza binerek; Söke – Ortaklar’a doğru yola koyulduk...

Ortaklar’a varmadan Magnesia Antik kentinin önünde arabamızdan inerek, Kuşadası’ndan gelecek doğa dostu arkadaşlarımızı beklemeye başladık... Onların gelmesiyle de, birlikte güzel bir doğa ve tarihin içinde yürüyüşümüz başlamış oldu...

Magnesia antik kentinin ilk kazıları, Alman Arkeologlar tarafından 1891 yılında yapılmış... Yapılan kazılar sırasında çıkartılan eserler Paris, Berlin ve İstanbul müzelerinde sergileniyormuş... Bu tarihten  ancak yüz yıl sonra, Magnesia kentinin topraklarla kaplanmasının hızlanması aşamasında tekrar 1984 yılında Ankara Üniversitesi arkeologları tarafından kazılara başlanmış...

Tarihi bir mekân içinde yürürken suyolları, 25 bin kişilik stadyumun kalıntıları, süslemeler daha niceleri hemen dikkatimizi çekiyordu... Kazıların tam olarak tamamlandığı zaman burasının bir cazibe ve çekim merkezi olacağını kesinlikle söyleyebiliriz...

Bu bölgede incir ağaçlarının çokluğu gözden kaçmıyordu... İncir ağaçlarına asılmış naylon fileleri görünce merakımı arkadaşlarım giderdi... Bunlara “ilek” diyorlarmış... Döllenme amacıyla olgunlaşan erkek incir polenlerinin, dişi çiçeklerin üzerine bırakılması işlemine “ilekleme” bunu yapan sineğe- arıya- da ilek deniyormuş...Bu ilekleme işini de dişi sinekler- arılar- yapıyormuş. Bu aylarda incirlerin dallarına ilek sineği-arısı- yumurtaları bulunan yaban incirleri asılıyormuş...

Yürüyüşümüz düz ama her türlü otun bulunduğu bir alandan geçerek Gümüşköy’e uzandı... Gümüşköy’ün kahvesinde bir çay molası verdik... Kahveci bu kadar müşteriyi bir arada görünce, bakkaldan çay bardakları taşımaya başladı... Gümüşköy’ün altında sıcak sular kaynıyor... Bu sıcak suların sağlığa faydalı olduğunu köylüler söyledi... Magnezköy adında termal tesisler kurulmuş... Köye gelmişken bu termal tesisleri de görmüş olduk... Yolumuz bu sefer yükselerek devam ederken, Antik Roma yoluna paralelel yürümeye başladık... Yeşil bir doğa içinde bir yanımızı çam ağaçları bir yanımızı da zeytin ağaçları süslüyordu... Kral yolu olarak da adlandırılan yolun o zamanın şartlarıyla nasıl yapılmış olduğunu düşünerek yolumuza devam ettik... Otuz kilometre uzunluğundaki bu yol Magnesia’yı Efes’e bağlıyormuş...

Güzel bir doğa ve tarih içindeki bu yolculuğumuz yaklaşık onbeş kilometre kadardı.

8 Mayıs Pazar Günü, sezonun son yürüyüşünü Hereklia Kral yolunda yapacağız...

Görüşmek üzre hoşça kalınız...

Erdoğan Şahin

 

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..