Makam koltuğu

Bizim atalarımız bir insanı tanımak istiyorsanız ne yapmanız gerekenleri söylemişler.

Mesela günümüzün hatta son yılların siyaset arenasının tarifini o kadar güzel anlatan bir cümle kurmuşlar ki bana sorarsanız bu ülkede daha milyonlarca yıl “ŞAK” diye oturur güne…

“Bir insanı tanımak istiyorsanız onu büyük bir mevkiinin başına getiriniz…”

Yaşım ve tecrübelerim bana bu konuda çok şey öğretti. Şahit olduğum mevkilerin sahibi ne yazık ki bizim ülkemizde asla “bir kişi” olamamıştır, mutlaka ortağı vardır ama gizli ama aleni…

Bugünün ortağını da siz yazarsınız artık.

Uzatmadan bir fıkra ile anlatalım isterseniz çünkü uzun yazılarımı sıkıcı bulanınız, okumadan geçeniniz çok, bana da yazık size de…

***

Rahatı huzur refahı yerinde olan bir yemyeşil ormanda “Maymun” çilingir sofrasını kurmuş ormanın ortasına. Bildiğiniz gibi de hem içiyor, hem övünüp duruyormuş. O sırada yanından geçen Zürafa

-Merhaba maymun kardeş, nasılsın diye sormuş?

Maymun;

“İyiyim be anam içiyorum, içtikçe de aslanı pataklıyorum”

Zürafa kıs kıs gülerek hemen uzaklaşmış oradan.

Birkaç dakika sonra Zebra da aynı yerden geçerken

-Selam maymun abi, ne yapıyorsun? Diye sormuş

Maymun:

“Kafayı çekip çekip, aslanı marizliyorum” demiş.

Zebra da hemen koşarak tüymüş oradan.

Bir süre sonra da tavşan da maymunun hatırını sorunca yanıtı aynen şöyle olmuş;

“İçip içip “Aslanı” aslan olduğuna bin pişman ediyorum…”

Derken beklenen olmuş. Maymunun efelenip durması, “Aslanın” da kulağına gitmiş…

Aslan gelmiş Maymunun karşısına:

-E, anlat bakalım maymun efendi, demiş, ne var ne yok?

Maymun Aslanı karşısında görür görmez hemen ayağa kalmış, kendisine çeki düzen vermiş ve

“Ne olsun sultanım, demiş; kafayı buldum iyice, abuk sabuk konuşuyorum işte...”

***

Meclisimizde bize seçmemiz için isimlerini verdikleri ama çoğunu hiç tanımadığımız 550 (beş yüz elli) milletvekilimiz için kırmız koltuklar bakanlar için ise makam koltukları tahsis edilmiştir…

Bildiğim kadarıyla vekillerin çoğu gibi bakanların hiç biri içki de içmez içmesini de bilmez. Bilse bile içmesi için “yürek” ister…

O yüzden içmekten dolayı sarhoş olduklarını sanmıyorum. Ama güç ve iktidar sarhoşu olduklarına göre şu cümleyi rahat rahat kurabilirim;

“Sarhoşluk sade içki içildiğinde değil bazen üstüne oturulan “makam koltuğu” ile de oluyor.”

***

Ben asıl gelecek yıl başlayacak “seçimler” sırasında yaşanacakları merak ediyorum…

Kim kimin kuyusunu kazıyor?

Kim kimin koltuğuna göz dikmiş?

Kim kimin adamı?

Ve “makam koltuğunun” değiştirdiklerini,

Göreceğiz…

Rahmetli babam; “her kim siyaset adamına dürüst ilkeli namuslu tertemiz ve örnek insan diyorsa ağzına biber sürülmeli…” derdi galiba çok haklıymış…

Hoş devir görmedim duymadım bana ne devri olunca “bibere” gerek var mı?

Hazır “Doğu’da” oturanların “Batı’yı “barış düşmanı, iktidardakilerin ve “akil insanların” teröristleri kahraman terörist başını ise “bilge” saymaya başlamışken…

İyi akşamlar…

Erdoğan ÖZGENÇ