Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Sonsuzluk (Osman Özeker)

http://blog.milliyet.com.tr/yasev

04 Ağustos '09

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Malta sürgünleri

Malta sürgünleri
 

İstanbul’un İngilizler tarafından işgali sonrası 1919–1920 yılları arasında bir İngiliz sömürgesi olan Malta’ya yaklaşık 145 devlet adamı, asker, idareci ve aydın sürgün edilir.
Malta sürgünleri işgal sonrası “özenle” yürütülen bir operasyon olarak karşımıza çıkmaktadır.

İngiliz işgal kuvvetleri, İstanbul’un işgali ile birlikte “ileride kendilerine tehlike olarak gördükleri”dir çok devlet adamını etkisiz hale getirmek için uygulamaya konulan “direnişi kırma” operasyonudur.

Tutuklama ve sürgünler 1919 yılının mart ayında dönemin Irak cephesi Komutanı Ali İhsan Sabiş ile başlamış, Ekim 1920 ye kadar da bu sürgünler devam etmiştir.

Sürgüne gönderilmesine karar verilen isimler “işgale karşı direnişi organize edebilecek kadronun ve liderlik potansiyeli olanların” devreden çıkarılmasını hedef almaktadır.

İngilizler, dönemin Osmanlı yöneticileri ile de işbirliği yaparak birçok değerli devlet adamı, asker, yazar, düşünürü “çeşitli bahanelerle” tutuklayarak Malta’ya sürgün etmeyi devam ettirmiştir.

İngilizlerin çeşitli bahanelerle ellerinde “rehin” misali yaptıkları sürgünlerin varlığı, isnat edilen suçların dayanıksızlığı, zamanla İngilizlerin siyaseten aleyhine işlemeye başlamış, Mustafa Kemal’de bu konuyu “bir koz” olarak kullanmaktan geri kalmayarak uluslar arası platformlara taşımayı başarmıştır.

Baskılara daha fazla dayanamayan İngiliz işgal kuvvetleri Malta’ya sürgün ettikleri bu insanların tamamını 1922 yılı içersinde serbest bırakmak zorunda kalmıştır.

Malta sürgünlerini yaşayanların meslek yapılarına bakıldığında;

20 civarında mebus,

24 civarında üst bürokrat,

10 civarında bakan,

15 civarında vali,

Birçok gazeteci, yazar, düşünür ve toplum önderleri bu listelerde yer almıştır.

Bu sürgünler içersinde dikkati çeken önemli ismler ise;

Şeyhülislam Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi,

Gazeteci Hüseyin Cahit Yalçın,

Yazar ve düşünür Ziya Gökalp,

Yazar Süleyman Nazif, Yusuf Nadi Abalıoğlu, (Gazeteci, Anayasa Mahkemesi Başkanı)

Eski sadrazam Sait Halim Paşa ve daha birçok dönemin tanınmış isimleri.

İngilizlerin bu sürgün operasyonları öncelikle ordu komutanlarına yönelmiş, “savaş suçlusu” ilan edilen komutanlar birer birer Malta’ya sürgün edilmiştir.

Komutanlardan sonra ise Almanlarla işbirliği yaptığı gerekçesiyle birçok İttihatçı ve idareci sürgün edilir.

Sürgünlerin diğer bir bahanesi ise Ermenilere soykırım yapıldığı iddiası ile birçok devlet adamı tutuklanır. Bu arada kendilerine tehlike yaratacağını düşündükleri birçok yazar, çizer, düşünür ve toplum önderlerini de sürgüne dâhil etmeyi ihmal etmezler.

İngiliz güçlerinin Malta Sürgünlerindeki hedefi Osmanlıyla yapılacak “Sevr Teslimiyet Belgesi” sonrası oluşacak direnişi ve karşı duruşu en aza indirmek, tepkisiz bir toplumun şimdiden zeminini yaratmak.

Gerçekten de İngilizlerin bu planı işlemiş, tutuklamalar ve Malta sürgünlerinin ardından Osmanlı Devletine “Sevr” dayatılmıştır.

Geriye tarihimize baktığımızda “öyle çok ibret alınacak” olaylar yaşanmış ki, günümüze, bugünkü Türkiye’de yaşananları görünce insanın içinden “geçmişten hiç ders almamışlar” diyesi gelmektedir.

Bugün sorulması gereken soru; Adına Ergenekon denilen ve yaklaşık iki yıldır devam eden operasyonların temelinde yeni Malta sürgünleri mi yaratılıyor? Sorusu değil midir?

Bu olayda yaşananlar gerçekten “rutin” bir işlem mi, yoksa bu işin arkasında, ya da önünde başka güçler, başka projeler mi vardır?

Adına Ergenekon denilen bu sepetin içersine bir taraftan organize suçlular, katiller, soyguncular, illegal olmuş örgüt mensupları konurken; diğer taraftan da ülkenin ne kadar laik, cumhuriyetçi, çağdaş ve ulusalcı bilim adamı, yazar, düşünür, sivil toplum önderleri, Ordu komutanları da bu sepetin içersine atılmaktadır.

Bu ikinci grubun ortak özelliği ise Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı, çağdaş ve laik olması, irticaya ve gericiliğe karşı olmalarıdır.

Bu olayın perde gerisinde ABD, AB, İsrail gibi dış güçlerin “yeniden kurgulanan bir Türkiye mi var” sorusu akıllara takılmaktadır.

Yaşanan bütün bu olayların arkasında ise; ılımlı islama yöneltilmek istenen, Türkiye’yi çağdışı ve karanlıklara sürükleyecek olan “irtica odaklı F tipi örgütlenmelerin” parmağı ve çabası mı vardır.

Tüm bu soruların ve şüphelerin ortadan kalkması için şimdilik “bekleyip göreceğiz”.

Temennimiz ise Malta sürgünleri gibi sürgünlerin günümüz Türkiye’sinde yaşanmaması, iki yıldır tutuklu “elleri kolları bağlı” insanların bir an önce Yüce Türk adaletine hesap vererek, tekrar topluma kazandırılmaları, tekrar onur ve şereflerinin iade edilmesidir.

Sonsuzluk (Osman Özeker.)

 
Toplam blog
: 287
: 3107
Kayıt tarihi
: 11.07.08
 
 

1949 Konya Ereğli doğumlu olup, halen İzmir'de oturmaktayım. A.Ü. Eğitim Fakûltesi mezunuyum  Ata..