Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Haziran '15

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Man adasında unutulmuş Şehitler

Man adasında unutulmuş Şehitler
 

Man Adası Şehitliği


Limandaki deniz fenerinden tüm adaya yayılan siren sesi ile uyanıyoruz. Gece yarısı geldiğimiz Isle Of Man (Ellan Vannin) adasını kalın bir sis tabakasının kapladığını görüyoruz. Cennetten koparılmış bir parça gibi güzel Man adasında sirenler çalıyorsa adada ulaşımı sağlayan vapurlar/uçaklar çalışmıyor demekmiş. Yedi Osmanlı şehidinin sırlarını arıyoruz bu sisler adasında.

İngiltere’ye bağlı Isle Of Man ada ülkesinde bizi karşılayan bu siren ve sisin oluşturduğu atmosfer ruhumuza kelepçe vuruyor. Kendimizi esir kampında tutulmuş gibi hissediyoruz.

Sis dağıldığında doğanın tüm renkleri yerli yerine oturuyor. Okyanusun içinde güzel bir ada bizi karşılıyor.

Bu küçük ada ülkesinde nereleri gezebileceğimizi sorduğumuz rehberimiz adanın tarihi ve güzel mekanları olduğundan bahsediyor. Türkiye’den binlerce km uzaktaki bu ada ülkesinde bizim kültürden bir şeyler olup olmadığını soruyoruz.

80 bin nüfuslu Man adasında 20 civarında Türk yaşadığını ve burada Türk Şehitliği olduğunu söylüyor.

İşte bu ifade bizi şaşkına çeviriyor. Dünyanın bir başka ucunda bir şehitliğin olduğunu bilmek bizi heyecanlandırıyor.

Bu ada ülkesine şehitlerimizin ne işi olabilir sorusu aklımıza takılıyor. Mutlaka o şehitliğe gitmeliyiz diyoruz. İşte şehitlerin hikayesi burada başlıyor.

Bize eşlik eden arkadaşımız yedi sekiz yıldır bu ülkede çalışıyor. Futbol oynayan arkadaşımız orada maç yaparken topları bir kilise bahçesine kaçıyor. Topunu almak için girdiği kilise bahçesinde bulunan mezarlıklar içerisinde Türk bayraklı mezarları görünce şok oluyor.

Bu hikaye içimizdeki görme duygusunu daha da kamçılıyor. Ve düşüyoruz şehitlik yoluna.

Yemyeşil ada ülkesinin Peel yakınlarında bulunan Patrick Kilisesi’nin bahçesine varıyoruz. Kilise bahçesi mezarlık mezarlar bakımsız ama tam orta yerde dokuz mezar pırıl pırıl bizi karşılıyor. Yedi Müslüman Türk mezarı ve hemen yanı başlarında iki Yahudi mezarı duruyor.

Ramazan Mehmet (17 Kasım 1916), Hüseyin Halit İbrahim (16 Şubat 1917), Hüseyin Ali (20 Nisan 1917), Hasan Derviş (18 Mayıs 1917), Mehmet Ali (17 Eylül 1917), Kalan Yeğen (09 Nisan 1918), Ahmet Hazan (15 Temmuz 1918) yedi yiğit insan hepsi burada yan yana dizilmişler. Ebedi hayatın kapısı onlara buradan açılmış.

Bu yedi Osmanlı yetiminin hikayesine gelince;

Dünya savaşı başlaması ile birlikte İngilizler ülkelerinde bulunan düşman ülke vatandaşlarını “Sivil Esir” olarak görmüşler. Savaş başladığında İngiltere’de 830 sivil Osmanlı vatandaşı bulunuyormuş. Bunlar içerisinde Türk ve Müslüman kimliğe sahip olanlar azınlıktaymış. Şubat 1915’te başlayan tutuklamalar Mart ayına kadar sürmüş. Tutuklananlar önce Londra,Yorkshire ve Lancaster’deki fabrika ya da hipodrom gibi yerlerde kurulan kamplara nakledilmişler. Tutuklu sayısının artması üzerine İrlanda Denizi’ndeki Man Adası (Isle Of Man)’n da Douglas ve Knockaloe adlı sivil esir kamplarına getirilmişler.
20150407_132451Yine Alman, Avusturyalı ve 115’i Osmanlılardan oluşan 200 kişilik bir gurubu tutuklayarak Man adasındaki Knockalce esir kampı getirmişler. Bu tutuklulardan bir tanesi bahriyeli diğerleri ise sivil Türklerden oluşuyormuş.

Ada vapurla en yakın kara parçasına vapurla iki saat uzaklıkta bulunuyor. Doğal bir hapis hane gibi buradan kaçmak mümkün değil.

Resmi kayıtlarda bu esir kampında bulunan yedi Türk 1916-1918 yılları arasında burada ecelleri ile vefat etmişler. Ve burada Patrick Kilisesi’nin bahçesine defnedilmişler.

1922 yılında yapılan anlaşmalar ile birlikte sağ kalan tutuklular serbest bırakılmış.

1972 yılında Londra büyük elçiliğimiz ile İngiliz Savaş Mezarlıkları Komisyonu (Commonwealth War Graves Commission arasında yapılan koordine sonucunda şehitliğimiz yeniden düzenleniyor. 264 sterlin ödenerek mezarlık şehitlik statüsüne alınmış.

Bugün bakımı İngiliz Savaş Mezarlıkları Komisyonu tarafından yapılan şehitliğimizin giderleri Milli Savunma Bakanlığı İnşaat emlak daire başkanlığınca karşılanıyor.

Bu yedi Osmanlı yetiminin sonsuzluğa uzanan hikayesini dinlediğimizde gözlerimiz doluyor. Hudutları denizle çizilmiş bu adada gözleri hep ufukta kendilerini almaya gelecek gemileri beklemiş bu şehitlerimizi orada yaşayan Türkiyeli kardeşlerimize emanet ediyoruz. Dilerim her bayram onlar ile şehitlikte bayramlaşırlar.

.Ellerimizi açıp bir Fatiha gönderiyoruz Man adasın ebedi misafirlerine. Kilise bahçesinde ki gururla yatan bu yiğitlere bir asker selamı çakıyoruz. Vatan sağ olusun.

HASAN MAHİR
www.hasanmahir.com

 
Toplam blog
: 65
: 3295
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

Çeşitli dergi ve gazetelerde, gezi, deneme, öykü, şiir yazan bir yazar. ..