Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Aralık '20

 
Kategori
Deneme
 

MANA MEAL VE DİN ÜZERİNE

ŞEKİL Mİ YOKSA MANA MI?

İbadet özünde insanın Allah ile arasındadır. Bunu hemen herkes kabul ediyor, özellikle İslam bu konuda diğer dinlere göre herhalde birkaç adım önde, belki de gelinen noktada öndeydi demek daha doğru olur? Çünkü İslam’da ruhban sınıfı yoktur denirken öte yandan mürşitler, şeyhler, imamlar derken gelinen yüzyılda neredeyse söz konusu İslam dereceler İslam’ın özünden pek bir şey söküp alamadıysa bile akan kardeş kanları, Peygamberimizin ölümünden sonra damadı, sonrasında torunlarının ve karşıtların karşıtlarının içinde olduğu olaylar en sonunda diğer milletleri 2. sınıf olarak hor görmeye kadar işi vardırmıştır ki çeşitli kaynaklar ve doktora tezleri ve araştırmalara göre özellikle Türklerin İslam’a girmesi ile vergilendirme sistemleri açısından bu durum zamanın hükümdarları tarafından kullanılan bir durum olurken her zamanki gibi muhalif olanlar bunda İmam Azam Ebu Hanife ve öğrencisinin öğrencisi olan İmam Maturudi buna karşı çıktığı için ciddi baskılar ve engellemelerle karşılaşmıştır.

Mananın önemli olduğu yerler vardır. Manadan ziyade tınının önemli olduğu yerler ve sanatlar vardır. Görselliğin önemli olduğu sanatlar vardır. Mevzu anlatılan bir mesaj ise bunun ne dediğini öğrenme demek ne demektir? Bir insanın Allah’a yakarışlarını Allah’ın anlamaması olamayacağı gibi, bir insanın ne söylediğini bilmeden bir şeyler söylemesi onu zor durumda bırakabilir. İnsanlarımız İslam’a saygıları o derece yüksektir ki dinimizin en üst mesajlarını taşıyan Kur’an-ı Kerim neredeyse her evde vardır ve çoğu insan olur da bir hata yaparım, yanlış tutarım abdestim bozulursa çarpılırım gibi daha onlarca nedenden ötürü bırakın ellerine almayı genellikle yüksek bir yerde muhafaza ederler. Çoğu insan okumayı bilmese de evinde mutlaka bulundurur. Bir mesaj kitabı ise bu kitap okunmalı anlaşılmalı ve kuralları herkes tarafından benimsenmelidir. Benimsemeyenler de başkalarının hak ve hukukunu ihlal etmeden benimsedikleri yola gidebilirler; dinde zorlama yoktur ne de olsa! Mesaj içeren bir kitap okunmayacaksa anlaşılmayacaksa ne yapılacaktır? Süs olarak yüksek bir yerde muhafaza etmenin gelinen süreçte insanlara bir etkisinin olmadığı görülmediyse, tüm İslam devlet liderlerini bir kürenin etrafında toplayan Trump’ın İslam Âlemine talimatlar yağdırırken çekilen ve dünya kamuoyunun beğenisine sunulan görseli hatırlatmak isterim…Biz nasıl buraya geldik diye sormayan bir düşünür acaba hala ne düşünür? Kural belli aslında çalışan kazanır, bilimde teknolojide üstün olan diğerlerini her daim diz çöktürür. Dinin gereklerini yerine getirmeyen toplumlar örneği tersinden bakıldığında Ortaçağ’daki İslam’ın Hristiyanlıkla rövanşı 21. Yüzyılda yapılmaktadır ve kabul edelim ki biz kaybetmişiz onlar kazanmışlardır. Kazanırken ne yapılmıştır, nasıl hareket edilmiştir? Bilimle din, felsefe, doğa arasındaki ilişkileri kabaca gözümün önüne getirmek ve İslam Rönesans’ı denilebilecek çağda nasıl bir düşünce dünyası olduğunu şimdi ise neden geride olduğumuzu anlamak açısından birden çok değişkeni dikkatlice takip etmek zorundayız. Anlamadan yapın diyorlar, anlamadan yapılan iş dua bile olsa bir medeniyete ne katar onu demiyorlar. Allah kullarına ayetleri aracılığıyla mesaj veriyor, bu mesajı anlamadan mesajın gereğini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmek üstelik diğer dinlerde olan ruhban sınıfı yoktur uyar kaidesine rağmen bu nasıl mümkün olabilir?

Avrupa’da ateistler, Protestanlar, Katolikler ve en son Ortodokslar olmak üzere dört değişik zümre vardır. Bir başka farklılık da tüm kiliseler milli hüviyete bürünmüşlerdir. İngiltere Kilisesi her şeyden önce İngiltere için vardır, aynı şekilde Bulgar Kilisesinin önceliği de öncelikle Bulgaristan’dır. Bizde önce İslam, sonra Arap, sonra şarap en son da Türk diyen ciddi bir zümre vardır. Elbette insanların neye inandıkları ile ilgilenmek, onların Allah’a ulaşmak için kullanmak istedikleri yol ve yöntem bizi ilgilendirmemledir ancak o yol veya yollar bizi bölmemelidir, geri düşürmemelidir, Türk Milletini hiçbir milletin kölesi haline de getirmemelidir. Başka milletleri köleleştirmek gibi bir arzu taşımayan bu milletin bir ferdi olarak başka milletlerin de kölesi olmaya her ne suretle olursa olsun karşı çıkmak zorundayız. Malum Kölemenler Devleti olarak isim yapan başka bir ismi de Memluküler olarak anılan devletin nasıl kurulduğunu bilenler bilirler. Esir Türk erkekler asker yapıldı. Onlar da zaman içinde ordu yönetimini sonrasında devleti ele geçirdi. Türk erkekleri esir edilip asker olurken Türk Asenalarına ne oldu veya ne olmuştu? Erkek olan Türk dişi olan da Türk’ün kızı, annesi kız kardeşi değil miydi

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..