Manşet oldunuz nihayet çocuklar

13 Aslan, 13 yiğidimin kapanan gözlerinizden öperim!

Gittiğiniz yerde aynı hain saldırılarda ölen, ama sayıları az olduğu için gazetelerin en alt köşelerinde ana haber bültenlerinin sonlarında 3-5 saniye yer alan asker arkadaşlarınıza söyleyin…

Biz bu işin sırrını bulduk; bir tim ölürse manşet garanti deyin…

Ama biz buna da alışırız ne yazık ki.

Sonrasında manşet için, artık bir bölük bir tabur gitmeli.

Yoksa manşetleri yine gündem değiştirmeye yönelik başbakanın yakışıklılığı, türbanın zaferi, gibi sizlerden daha önemli şeyler alır ardından bir de bakarsınız ki iki şehit haberinin üstünde sırıtan bir Hande Yener!
Acemi ve okyanus ötesine bağlı politikalar, bir ülkenin ağırlığını koyamaması; sınırdan bir adım öteye çıkamaması, yakalattı sizi. Bu sefer ki ölümün adı Silvan kırsalı…

Bizim için 13 aslan, ama anaları için 13 kınalı kuzu…

İnanmazdın ama artık söylemeden duramayacağım; 13 gerçekten de sayıların en uğursuzu be tertip…
Şimdi ben size olacakları söyleyeyim; merak etmeyin çocuklar, nutuklar atılacak, kanınız yerde kalmayacak!. Törenlerde binler, yüz binler haykıracak… Şehitler ölmez vatan bölünmez diye. Ne hikmetse de bu ülkede hiç eksik olmaz şehitler. Ama siz o haykırışın içinde yalnızca tek bir sesi duyacaksınız…
Gerçek acının sesini…

Kınalı kuzusuna ağlayan 13 yaslı ananın ağıdıyla çınlayacak yer gök dağ taş…

Ama dedim ya bunu siz duyacaksınız sadece. Tıpkı çocukluğunuzdaki gibi unutulmaz bir ninni sıcaklığı taşıyan bu sesle birlikte çökecek üstünüze sonsuz bir gece karanlığı…

Bugün manşet oldunuz çocuklar!

Maalesef Yarın biz unuturuz sizi… Analarınız da unutsa keşke.

Bu acı dayanılır olmanın çok ötesinde; hep onlarda yaşayacak, acılarla yürek dağlayacak bir ölüm izi.

Hadi tertip; yan gelip yatmaya bak artık ! Düşünme kaç ay kaldığını, günü, saati !

Bizim ihmalkarlığımız, ilgisizliğimiz, yanlış
seçimlerimiz verdi size toprağın altına giden
teskereyi!

Hem manşet oldunuz az şey mi? Anlamadım anlamıyorum anlamayacağım 30 yıldır bu kardeş kavgası niye?

Cesaretin bittiği yerde, Esaret başlar.