Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '15

 
Kategori
Deneme
 

Manzume-i cinnet

Manzume-i cinnet
 

M.C: Escher


Cinnet-i Meşahir

Dünyanın karışık halleri gibi, bir türlü de düzelmedi bozuk düzen, çoktan seçmeli psikolojim. Kimbilir doktorlara ne paralar dökerlerdi, düzelseydi bizimkilerin maaş denklemi.

Paralarına uymayan bilinç düzeyindeydi annem

Bilinci bol tutmuş tanrı, ama keseyi kısmış

Babamsa bir o kadar hümanist

Ay ortasını buldu mu  bozulurdu denklem

Ay sonuna varamamanın acı tecrübesi

Bir de sürülmek gibi, ayak basmadığımız bir semte

Aklımız geldiği yerde, ikamet mecburiyeti

Semt deyip geçme şu İstanbul kaç il doğurur

Kilometre başı “bey”ken herif olunur.

Kaplumbağalar gibi gömüldük de içimize

Üvey sokaklarında hayaletler gibi süzülüp

Yaşadık bin bir sene

Babam hümanist emekçi

Annem bu semti hiç sevemedi

Bense sedef döktüm geldiğimizin ertesi

Kendi şehrimizde yaban yaşamak

Bir de üstüne mahalle baskısı

Ne çok sınandı annemin bitmez sabrı

İşte o günlerden kalma dengesizliğim

Ne aklım yerine sığar, ne dünya değişir

Bazen  görmek istemem kimseleri

Derdim depreşir.

Annem dört mevsim dinler,  Vivaldi’ye söver sokaklar

Sergiler kaçar, oyunlar biter, hiç gelmez filmler

Yakılır kitapları annemin, köşe bucak sayfalar

Uçuşur da annemin dilinde “uçurtmayı vurmasınlar”

Hapisliktir, kendi ülkesinde o bambaşka hayali

İşte öyle bir arafta emzirir beni, sütüm kaçar

Pirinç ununa yarım kalmış besiliğim

O yüzden cılız kalmış, ne varsa  boya vermişim

Ah! İşte belki de sırf bu yüzden sivriliğim

Akraba desen iki elin parmak hesabı

İstanbul’da birkaç göbek,

Ağaç mı kalmış budanmaktan

Soy mübadil eseri.

Yine ben sona kalan sipsivri.

Ayıptı, paylaşmadan bir şey yenilmez

Açgözlü olunmaz, görgüsüzlük edilmez

Cici çocuklar “aptal” demez, her lafa girmez

“Pis”i küfür sanır melek prenses

“Piç”i okulda öğreninceye dek

Çulsuz aristokrasi, semt değiştirdi

Paçamızdan aktı gitti asalet.

Bu yüzden acı çeker ruhumun ince yeri               

Aslına yabandır o perdesiz davudi ses

Çemberi daraltır arsız burjuvazisi

Bel altı soytarılığı, kepaze komedisi

Bir de köşeden çıkagelir bağnaz yallellisi

Ne içindeyimdir çemberin ne de dışında

Orta yerde kalmış memleketimden

Arafta insanlık halleri kuşatmasında

Hunisiz cinnet saatleri, geri akan tarihin orta yerinde yakalar kara kara çarşaflar gölgesinde biz koşarken  ileriye, takipte ecinlileri geçmişin. Geçmişini ne etmişim 

 

 
Toplam blog
: 28
: 194
Kayıt tarihi
: 23.06.11
 
 

Çocukken en çok gökyüzünü merak ederdim. Sürekli sorular sorardım, o kadar bıktırırdım ki, "çok faz..