- Kategori
- Gelenekler
Mardin Esenli Köyü'nde bayram gelenekleri
Anadolu’muzun hemen hemen her ilinde, ilçe, kasaba ve köylerinde birlikte yaşadığımız ve kuşaktan kuşağa, nesilden nesile bizimle birlikte yaşayan bazı bayram gelenekleri vardır. Ben bu yazımda bizzat içinde yaşadığım, bulunduğum ve gördüğüm Mardin ili, Kızıltepe İlçesinin Esenli eski adıyla namı değer GİRMELHEP köyü ve çevresinde yaşanılan bazı bayram ve bayram geleneklerinden söz etmek istiyorum.
Mardin ve yöresinde ve özellikle içinde yıllar önce yaşadığım Esenli Köyümüzde ve yöresinde bayramlar bir başka kutlanır. Ve bu bağlamda çeşitli hazırlıklar daha önce itinayla yapılır. Bayramdan önce evler baştanbaşa badana edilerek temizlenir. Her taraf pırıl pırıl edilir. Bayramlık masraflar yapılır, çocuklara çeşitli hediyeler alınır. Ayakkabı, ceket, pantolon gömlek v.s gibi hediyeler evin bütçesine göre hazırlanır ve alınır. Özellikle kız olsun, erkek olsun çocuklara çeşitli giysiler alınır. Bayramdan üç gün önce birinci gün çamaşırlar yıkanır, ikinci gün küliçeler ( çörekler, börekler ) hazırlanır ve komşulara tüm köy halkına birer birer dağıtılır. Bu adetler daha çok köylerde yapılır. Kurban bayramında mutlaka kurban kesilir. Kesilen kurbanların etleri konuk, komşuya fakirlere ve yakın aile dostlarına dağıtımı sağlanır. Bayram arifesi sırasında atılan toplarla bayram ilan edilir. Bu top atışları daha çok il ve ilçelerde hazırlanır. Özellikle bayramdan bir iki gün önce şu önemli hazırlıklar yapılır:
Evin ve çevrenin bayram temizliği, boya, badana işleri, çamaşır yıkama ve gusül abdesti, misvak kullanmak, güzel kokular almak, yeni ve temiz giysiler hazırlamak, gerekirse berbere gidip tıraş olmak, sabahlayın erken kalkıp tertemiz giyinmek ve camiye gitmek, giderken sessiz bir şekilde tekbir getirmek, gördüklerine selam vermek, güleç bir yüzle onları karşılamak, hal, hatırlarını sormak, güler yüzlü ve tatlı dilli olmak, bayram namazına hazırlanmak, bayram namazından sonra başta cami imamı olmak üzere herkesle bayramlaşmak, namazdan sonra mezarlığa gitmek, ölmüşlerimize Yasin- i Şerif ve Kur’an-ı Kerim okumak, ölülerimizi ziyaret etmek, ruhlarına Fatihalar okumak, mezarlıkların çevresini temiz tutmak, dikili ağaçlara su vermek, fakirlere yardım etmek, dargınlar varsa onları barıştırmak, köyde ve çevrede bulunan hastaları, yaşlıları şehit,gazi annelerini ve babalarını ziyaret etmek, hal, hatırlarını sormak, gerekirse yardım etmek, kimsesizleri ziyaret etmek, yakında köyümüzde vefat edenlerin ailelerine ziyaret etmek, gönüllerini almak, acılarını paylaşmak, akrabaları ziyaret etmek, ziyarette çocuklara çeşitli hediyeler vermek, bayramdan önce ve bayram günü sadaka-i fıtır ve zekat vermek, köyde ve yakın çevrede küskünler ve dargınlar varsa, gidip onları barıştırmak, askere gidenlere ve askerden yeni dönenlere gidip ziyaret etmek gibi adetlerimiz, geleneklerimiz vardır.
Bu bayramlaşmalar sırasında köy de olsun, camide olsun büyükler ziyaret edilirken büyüklerin ellerinden öpülür, büyükler de küçüklerin gözlerinden öperler. Samimice kucaklaşmalar yapılır. Köy yerinde ve özellikle bayram günü sabahtan her evde özel yemekler yapılır. Bayramlaşmaya gelenlere çay, kahve, şeker ve yemek ikram edilir.
Son zamanlarda özellikle çeşitli şeker ve çukul atalı şekerler ikram edilir… Ellere çeşitli nefis kokular ve kolonya dökülür. Çocuklara hediyeler, harçlık ve çeşitli oyuncaklar verilir. Bayram gününde öğle vaktinde köyün zenginlerinden Bey, ağa, ileri gelenlerinden iki veya üç aile olarak ayrı ayrı evlerde cümle köy halkına ve dışarıdan gelenlere yemekler verilir,köye yakın Jandarma Karakol komutanı ve askerlerle birlikte özel davet edilir ve bir masada yemek verilir çaylar, acı kahve ( mırra ), tatlı v.s. ikram edilir,. Ortama göre çeşitli yemekler yapılır. Ayrıca köyde öğretmen ve imama, varsa sağlık mensuplarına ( ebe v.s. ) daha fazla ilgi gösterilir. Öğlenden sonra bayramlaşma bittikten sonra köyün durumuna göre çeşitli eğlenceler düzenlenir. Davul, zurna çalınır, halay çekilir. Harman yerinde şarkılar; türküler ve maniler söylenir, gençler arasında güreş ve cirit gibi oyunlar tertip edilir. Bayramın ertesi günü köylüler kafiye halinde yakın komşu köylere gidip karşı köyde bayramlarını kutlarlar.
Tüm bunlar dostluk,arkadaşlık, komşuluk ve kardeşlik çerçevesi içinde yapılır.Bu bayramlaşmalar şehirde olduğu gibi köyde de bayram üç gün sürüp gider.Bayram günlerinde tarla, bağ,bahçe ve harman işleri kesinlikle yapılmaz…. Yapılsa da hoş görülmez, hoş karşılanmaz…
BAYRAM ŞERBİKLERİ ( TESTİLERİ )
Bu adını verdiğimiz bayram Şerbikleri, bayram küçük testileri Mardin ve köylerine has kullanılan bir gelenekten ibarettir. Bu TESTİLER, halk arasında ŞERBİK adı da verilir. Bunlar özel bir topraktan özellikle Mardin ‘de yapılan testi ocaklarının yapıldığı yerde ve özel fırınlarda özenle nakış nakış yapılır. Bunların yapılışı sadece kurban bayramı günlerinde elde edilir veya yapılır. Ufak, tefek sürahiler veya topraktan yapılmış biraz uzun boylu bardaklardır. Halk arasında bunlara bayram ŞERBİKLERİ veya bardak testileri adı verilir.
Bunlar özellikle kurban bayramından bir iki gün önce alınır ve çocuklara armağan edilir. Bu bayram Şebikleri daha çok bir ailede ölen çocukların sayısı kadar alınır ve komşuların çocuklarına temiz suyla doldurulup verilir..Bu inanca göre kıyamet gününde ailenin ölen çocukları bu küçük şerbiklerle veya testilerle çocukları tarafından yine soğuk su ile doldurularak kıyamet gününde o sıcak kızgın güneşin altında veya sırat köprüsünden anneler veya babalar geçerken çocukları tarafından onlara armağan edilir. Bu Şerbiklerinin öyküsü ve inancı buradan geliyor. Halk arasında böylesine bir inanç meselesi vardır.
Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen hâlâ Esenli Köyünde de ve çevre köylerinde kurban bayramlarında bu şerbik veya küçük testilerin öyküsü hãlâ yaşanıp gidiyor. Bu da yaşanan gelenek ve adetlerimizdendir.
Mardin ili, Kızıltepe İlçesine bağlı benim köyüm ESENLİ Kızıltepe’nin kuzeyinde bulunan bir köydür. Benim zamanımda 70 haneden ( 1960 ) ibaret bir köydü. Kuzeyi dağlık ve güneyi ovalıktı. Bu ovaya Yeşil Ova denirdi. Esenli / eskiadıyla GİRMELHEP, Kızıltepe arasında aşağı, yukarı 12 km kadar birn mesafe vardır. Ben ilkokul öğırencisi iken her gün bu köyden kış, yaz demeden, soğut, sıcak demeden arkadaşlarımla hep sabahtan Kızıltepe'ye gider, akşamları evlerimize güle, oynaya dönerdik. Bu ayrı bir öyküdür. İçinde uzun yıllar yaşadığım Esenli'den GİRMELHEP köyünden söz ederken beni bugünlerde getiren ve okula gönderip okutan 1955 ler de'ki çalışkan ve aydın muhtarı Abdurrahman TARI beye hatırlamamak olur mu?.
Bir de benim birlikte gittiğim okul arkadaşlarım vardı. Onları daima anmak istiyorum. İsmet Demirat, Cahit Tarı, Seyfettin Tarı ve ben deniz bu satırların yazarı Abdülkadir Güler. Bunları anmamak ve hatırlamamak olur mu ? Köyümüzün çeyrek asırlık saygıdeğer muhtarı Abdurrahnman TARI Bey şu anda yok aramızda, onu da saygıyla ve rametle anıyor ve bu kutsal bayram günlerinde ruhlarına FATİHALAR gönderiyorum...Buradan köyüm olan ESENLİ'ye de selam ve saygılar gönderiyorum.
-------------------------------------------
NOT: Geniş bilgi İçin: MARDİN FOLKLORU / Abdülkadir GÜLER ( Gelenekler ve Görenekler ) Ankara MAREV VAKFI Yayınları ( Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı Ankara - Şubesi - 1998.Bu araştırma ve incelemenin tüm geliri MAREV VAKFI' NA armağan edilmiştir.