Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '19

 
Kategori
Halkla İlişkiler
 

Marka Ruhuna Hâkimiyet

Marka ruhuna hâkimiyet için markanın faaliyet gösterdiği sektörü çok yakından incelemek son derece önemlidir. Faaliyet alanlarının belirlenmesi, detaylı analizleri, sorunların tespit edilmesi, stratejik bir gözle bakmak, tam hâkimiyet için önem teşkil etmektedir. 
 
Sektör faaliyetlerinin her birinin detaylı gözlemi, markanın müşterilerine bakış açısı kazandıracaktır. Müşterisinin değeri marka için ne kadar hassas ise PR ajansları için de bir o kadar hassastır. Bu noktada her açıdan hedef kitleye hâkim olması gerektiğini vurguladığımız PR ajanslarının, aynı hâkimiyeti sektörün üretim ağından, dağıtım kanallarına kadar olan her bir alanı titizlikle mercek altına alması gerektiği konusunu önemsemeliyiz.
 
Sektörü Yapı Taşlarına Ayırmalıyız
Dünyanın küçüldüğü, mesafelerin yanı başımızda durduğu bir zamandayız. Herkesle istediğimiz her an bağlantı kurabiliriz ve iletişime geçebiliriz. Bu süreç bize markaların müşteriyi değil, müşterilerin markaları seçtiği ve yönlendirdiği bir zamanın kapılarını da aralamış oldu. Her an değişen tüketici davranışlarını anlamlandırmak ve istenilen markaya yönlendirmek de zorlaştı diyebiliriz. Marka penceresinden bakıldığında kontrolün müşteriye geçtiğini görebiliyoruz.
 
Marka ve müşteri arasındaki ilişki ve iletişimin sağlanması noktasında PR ajanslarının dokunuşları hayati önem arz ediyor. Müşteriye arkasını dönen ve sadece kendi satış politikasını ön plana çıkaran bir iletişim ve ilişki yönetimi başarısızlığa mahkûmdur. İletişim Yönetimi bağlamında, marka ve müşterileri arasındaki ilişki ve iletişim yönetiminin sağlıklı devam edebilmesi için duygusal bir bağ kurulması noktası üzerinde durulmalıdır. 
 
Markanın hitap ettiği, duygusal bağ kurmaya çalıştığı hedef kitlesinin ‘değerleri’ analiz edilmeli ve marka müşterisinin bakışını bütünleşik pazarlama iletişimi çerçevesinde stratejik bir tedavi sürecine almalıyız. Markanın müşterisi kadar önemli, bir diğer konu ise markanın faaliyet gösterdiği sektör ve sosyal paydaşlarıdır. 
 
Markanın kendi bünyesindeki ve markanın sosyal paydaşlarıyla gerçekleştirdiği iletişim ve ilişki tam anlamıyla sağlıklı ve sorunsuz olmadığı takdirde markanın müşterileriyle de ilişkisinin sağlanamayacağı konusuna dikkat çekmekte fayda görüyorum. Dikkatli ve yerinde analizler, bize markanın müşterilerine olan hâkimiyetini sağlayabilmektedir.
 
Markaların Yeni Dünyası: Sosyal Medya 
Müşterilerini her alanda gözlemleme ve tüketici davranışlarını etkileme gayreti içerisinde olan markaların yeni gözdesi sosyal medya oldu.  Sosyal Medya, web 2.0 teknolojisiyle birlikte hayatımıza hız kazandıran bir mecra şeklini aldı ve adeta geleneksel medyaya meydan okur hale geldi.
 
Geleneksel medyanın tek yönlü enformasyonlarına çift yönlü enformasyonlarla karşılık verildi. Etkileşim özelliğinin ivme kazandığı sosyal medya, kullanıcıların kendi içeriklerini özgürce üretebildikleri interaktif bir ortam haline geldi. Bu durumu fark eden markalar, bir adım öne geçebilmek için tüm içeriklerini mobile uyumlu bir şekilde sosyal medya mecralarında sürekli paylaşır oldular. 
 
Gelişen ve değişen iletişim teknolojileri, sosyal ve kültürel ortamlarımızın da değişmesine neden olmuştur. Teknolojik gelişmeler, iletişim ortamlarımızı gerçek dünyadan alıp sanal dünyaya kanalize etmiştir. Teknoloji sadece ortamları değil insanları da dönüştürmüştür. Sosyal medya mecralarıyla hayatımızın süreçlerini, belirli kesitlerle sanal dünyaya aktarıyoruz. Adeta kendimize yeni bir sekme açmaktayız. Kimsenin gerçeklerimizden haberdar olmadığı sadece bizim sunduğumuz içeriklerle bir ekran gösteriyoruz. Bu ekranların tüm kontrolü, biz kullanıcıların elinde diyebiliriz. 
 
Özgürleşen sanal medyamızın patronları olarak markalarımızı aynı özgürlükle mi seçiyoruz? Bu duruma değerler örtüşmesi diyebiliriz. Bizim değerlerimize uygun markalar, özgürlük sınırlarımız içine dahil oluyorlar. Değerlerimizi iyi öğrenen ve bu doğrultuda içerikler üreten markalar, yeni sekmemizde yer alabiliyorlar. Peki, markalar sosyal medya mecralarını ne kadar aktif kullanıyorlar? Bu sorunun cevabını bir sonraki yazımda aramaya çalışacağım. 
 
Sevgilerle, 
 
Onur KAPLAN
 
 
Toplam blog
: 7
: 128
Kayıt tarihi
: 02.03.19
 
 

Marmara Üniversite İletişim Fakültesi Gazetecilik Mezunu. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Fa..