Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Eylül '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Markette tozlu çikolata paketleri?!

Markette tozlu çikolata paketleri?!
 

Trakya’nın köylerini gezme fırsatını yakaladığım bu dönemde ben de biraz köylüyü analiz etmeye çalışıyorum. Köylü ne düşünüyor? Nasıl davranıyor? Neler yapıyor? Bunları ayırt etmeye kısaca benim yaşadığım toprağın insanını tanımaya çalışıyorum. Bazı olaylar beni müthiş şaşırtıyor. Bazı olaylar da kendimi nasıl dünyadan soyutladığımı kafama balyoz gibi indiriyor.

Geçen hafta pazarlama için Burgaz’a yakın köyleri gezmeye başladık. Köye gidiyor, köydeki kahvedekilerle tanışıyor, onlarla sohbet ediyoruz. Bayan olarak Trakya olması nedeniyle ve yanımda birinin daha olması nedeniyle ve belki de içimdeki Tahtakale pişkinliği ile çok daha rahat tavırlar sergiliyorum. Köylüler oldukça sevecenler, selamınaleyküm der demez çayınız masada oluveriyor. Sizde kendinizi neden geldiğinizi anlatıyorsunuz, sorularını cevaplıyorsunuz, ben bazen heyecan içinde sanki hepsini birer ekonomist yapmak ister gibi konuyu derinleştiriyorum kendimi kaybedip ama boş bakışları algılar algılamaz hemen toparlanıyorum.

Her neyse yine bu tür bir köy de , kahve sohbetini bitirdikten sonra, köy fırını, kahvesi ziyareti sonrası sıra köyün tek marketine gelmişti. Arkadaşı kahvede bırakıp ben markete geçtim. Markette raflarda tek tük makarnalar tozlu, markette kola şişeleri tozlu, markette çikolata paketleri tozlu. Şaşırdım ve yadırgadım. Market sahibinin pis olduğunu düşünürken, orada kaldığım sürede tek satılan şeyi ekmek olduğunu kavradım. Ekmek almaya gelen çocuk çikolataları gözleri ile kesti ancak elindeki ekmek parası ile ekmeğini aldı. Çıkarken küçük dedim çikolata alacak mısın? Alacak param yok dediğinde çikolatayı uzattım, al sen dedim sevindi , ve gelip yanağıma içten bir öpücük kondurdu, öylesine sıcaktı ki o öpücük annem bile beni bu kadar içten öpmedi diye düşündüm. Market sahibi çocuk gittikten sonra bana dönüp bu ay sattığım ilk çikolata dedi. Çikolata da değil aslında satılan çikolatalı gofret. Neden böyle diye sorduğumda , köyün mevcut nüfusunun ellerindeki tarlaları kaybettiğini ve icarlı tarlalardan da pek para kazanamadıklarını dolasıyla da zaruri ihtiyaçlar dışında market alışverişini kestiklerini anlattı. O an benim tüylerim ürperdi , Neden derseniz bir köy düşünün içinde çocuklar yaşayan ve o köydeki tek market ayın 15 i olmasına rağmen hala hiç çikolata satmamış. Bu köyün çocukları çikolata sevmiyor deyip geçemiyorsunuz , bu köyün çocukları çikolatanın tadını bilmiyor diyorsunuz. Gofretleri alıp tüm çocuklara dağıtmak istedim, ama tadını bilmeyenlere bu tadı öğretmek onlara alamadıklarında daha çok acı verir diye ondan vazgeçtim. Ve büyük bir kendime gelme yaşadım, İstanbul da şaşamız içinde hayatın nasıl olduğunu unuttuğumu anladım. Tuhaf bir anı gibi gelmese de sizlere , beni çok etkiledi.

Bir köy düşünün içinde çocuklar yaşayan ve o köyde markette tozlanan çikolata paketleri, oysa hepsi çoktan silinip süpürülmeliydi sanki……..

 
Toplam blog
: 73
: 486
Kayıt tarihi
: 31.03.07
 
 

İktisat fakültesi mezunuyum, bankacıyım, çocukları severim...