Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '19

 
Kategori
Eğitim
 

Matematiğini Öğret, Çık!!!

Milli Eğitim Bakanı; devlet okullarından birini teftişi sırasında bir öğretmen-veli tartışmasına bizzat şahit olmuş. Videosunu izlemiş olmalısınız.

"Matematiğini öğret çık, benim çocuğumun terbiyesi seni ilgilendirmez"...

Bu söz;  öğretmenin veliye, çocuğunun kullandığı sözcüklere dikkat etmesi gerektiğini söylemesi üzerine,  velinin öğretmene verdiği cevap.

Aslında bunda şaşılacak bir şey yok. 25-30 yıl önce rayından, tam anlamıyla çıkmaya başlayan eğitim sisteminin doğal sonucudur bu...

İnsanımızın, "Etin senin kemiği benim" diyerek büyük bir güven ve saygı duygusunun hakim olduğu  bir anlayışla  can paresini  teslim ettiği "öğretmen" tarihin tozlu raflarında kalmıştır artık.

Sokakta gördüğümüzde utancımızdan yolu değiştirdiğimiz, karşısında önümüzü iliklemeden durmadığımız, ders  anlatırken en haylazımızın bile çocuksu masum yaramazlıkları dışında hayranlıkla ve merakla dinlenilen öğretmen... Yok artık.

Şu parti geldi yönetmelikler değişti, öbürü geldi yine değişti. O onunkini beğenmedi, bu diğerininkini... Aynı partiden bakan bile kendinden önceki icraatleri kötüledi. "YAZ-BOZ tahtası değil karalama defteri oldu sistem.

Köy Enstitüsü gibi bir fırsat Amerika ve işbirlikçilerinin "kominist yuvası" karalamaları ile kaçırıldı.

Sadece  öğretmen değil; marangoz, ziraatçi, kaynakçı, inşaatçi hatta müzisyen, ressam  yetişiyordu bu okullarda. İnanılacak gibi değil, kavaldan başka bir şey çalamayan köy çocukları; piyano, keman gibi müzik aletlerini, şehirde el bebek gül bebek yetişen çocuklardan ileri düzeyde çalmayı öğreniyorlardı.

Tam; ülkemiz için "can suyu" gibiydiler.

Olmadı ... Çünkü bölgede güçlü bir TÜRKİYE işlerine gelmezdi. 

Ben emekli olmadan birkaç yıl önce yani 20 küsur yıl önce disiplin yönetmeliğinde öğrenci lehine gibi gözüken aslında ileriye dönük düşünüldüğünde çocuklarımızın aleyhine olan değişiklikler yapıldı. 

Artık öğretmen hakimiyeti yerine öğrenci-veli hakimiyeti söz konusuydu.

Ders dinlemediği gibi arkadaşlarını dinlemesine engel olan bir öğrenciyi ikaz etmek baya bir cesaret işi oldu, hele günümüzde...Aman Allah'ım , duyduklarım okuduklarım karşısında oturup ağlayasım geliyor...

Sayın bakan, başlıktaki sözü sarf eden veliyi duyduktan sonra bu röportajı vermiş. "Veliler, bırakın öğretmenler görevini yapsın" diyor.

Öğretmenlik , eğitimci olmayı gerektirir. Bu yüzden öğretmenden çok eğitimci olarak anılırlar çoğu kez.

Eğitimci demek; 

Bir çocuğu hayata hazırlayacak doğruları,insani değerleri,ülke sevgisini ve elbette Atatürk sevgisini, ailenin önemini,başkalarının hakkına saygıyı,empati kurmayı o körpe beyinlere yerleştirmektir. Birçoğu ailede bunları öğrenemez ya da eksik kalır öğrendikleri. Öğrenenlerinki de daha bir pekişir ...

İşte bu yüzden eski Anadolu insanı, bunu bildiği içindir ki o ünlü sözle öğretmene olan güvenini, saygısını, sevgisini anlatır : Eti senin , kemiği benim...

Çocuğumun terbiyesi "adam yani insan" olması için gerekirse canını da yakabilirsin anlamında... Elbette dayak hiçbir zaman tasvip edilecek bir yöntem değildir. Ama insan bugünkü durumu görünce "acaba" demeden edemiyor...

Sayın veli...  "Sen Matematiğini öğret çık, çocuğumun terbiyesi seni ilgilendirmez" dediğine göre ...

SEN  evet sen ve senin gibi zamanında; bilgi kadar o bilgiyi verenin de saygıyı hak ettiğini öğrenememiş olanlar yüzünden, ülke bugün içinde bulunduğumuz sorunlarla boğuşuyor...

YAZIK.... 

Musluk olmadan sudan yararlanmak ne kadar zordur...  Su elbette en değerli nimettir.  Ondan  yararlanmak için musluğu kırarsak zararlı çıkan biz olmaz mıyız ...

 

 
Toplam blog
: 307
: 1382
Kayıt tarihi
: 08.08.07
 
 

Emekli Türkçe öğretmeniyim.Şimdi Marmara Üniversitesi bünyesinde bulunan, Atatürk Eğitim Enstitüsü ..