Mazgirt ilçesine giderken Bulgurcular Yibo’ yu kapatmayı düşünüyordum

Mazgirt merkeze yakın ilçelerimizden biriydi. O nedenle yakın ilçeleri her zaman gidebilme olanağı bulabilirim diye sonlara bırakmıştım. Mazgirt tarıma nispeten elverişli toprakları olan ilçelerimizden biriydi. Hemen arkasında kayalıklar yükseliyordu. Sanki kayalıkların kuytusuna sığınmışlar, hem soğuktan korunmuşlar, hem saklanmışlardı. Mazgirt Kalesi şehrin girişinde yüksekçe bir yere kurulmuştu. Şehrin girişindeki kontrol noktasının üstündeydi. Kim olduğumuzu söyleyerek şehir merkezine yöneldik. Yolun kenarında askeri binalar vardı. Bu binaların duvarları kurşun izleriyle doluydu. Trafo binaları da merkez ilçe dahil en çok kurşunlanan yerlerdi gördüğüm kadarıyla.

Şehir merkezinde polisler ve askerler dikkat çekecek kadar fazlaydılar. Belli noktalara yerleştirilmiş kum torbaları, kum torbalarının arkasında nöbet tutan askerler göze çarpıyordu. İlçe milli eğitim müdürlüğü o yıllarda kaymakamlık binasında hizmet yürütüyordu. İlçe milli eğitim müdürlüğüne uğradık. Kaymakam beyi ziyaret etmek istedik. İlçe milli eğitim müdür vekili:

“Bir baktırayım. Acaba makamına gelmiş mi? ” dedi.

Özel kaleme sordu. Kaymakam bey yerindeydi.

Saat on biri geçmişti. Kaymakam beye çıktık. Bilgisayarın başındaydı.

O yıllarda kaymakamlar köylere çıkamıyorlardı. Bilgisayar kullanmada ustalaşmışlardı. Çoğu zamanlarını bilgisayar başında oyun oynayarak, borsadan hisse senedi alıp satarak geçiriyorlardı. Hakimler ve savcıların da hareketleri bir o kadar kısıtlıydı. Kim bilir borsadan önemli miktarda para kazananlar bile olmuştur aralarında.

Kaymakamların bizden genel talebi insan kaynağı ile ilgiliydi. Oysa bizde para vardı ama yetişmiş insan kaynağı bakımından sıkıntıdaydık.

İlçe okullarına ziyaretlerde bulunduk. Zaten ilçede bir ilköğretim okulu, bir de lise vardı. Lise binasına heyelan nedeniyle kullanılamaz raporu verilmişti. İlköğretim binası büyüktü. İlçeye yeni bir lise binası yapımı için bakanlığa pek çok teklif gönderdik. Ama sonuç alınamadı. İlköğretim okulunun üst katını lise öğrencilerine tahsis ederek, lise binasını boşaltma kararı aldık.

Bulgurcular yibo yirmi kilometre şehir dışındaydı. Henüz güvenlikle ilgili yoğun endişeler yaşanıyordu. O nedenle güvenlik verdiler. Bulgurcular yibo’ya gittik. Bulgurcular Yibonun çevresinde askeri birlikler konuşlanmıştı. Okul binası son derece yetersizdi. Yibo standartlarına uymuyordu. Yönetim zafiyeti vardı. Öğretmenler eksikti ve barınma ile ilgili sorunlar yaşıyorlardı. Bayan ve bay öğretmenlere birer koğuş ayrılmıştı. Kötü koşullar yibolara öğretmen atamayı, öğretmenleri orada tutmayı zorlaştırıyordu. Öğretmenler yiboda görev almak istemiyorlar, araya güçlü referanslar koyuyorlar, bir takım gerekçeler oluşturarak bir şekilde yibolardan ayrılıyorlardı. O nedenle hiçbir zaman yiboların öğretmenleri tam olmamıştı. Boşluklar ya ücretli öğretmenlerle ya da asker öğretmenlerle doldurulmaya çalışılmıştı.

Bulgurcular Yibo hep sorun olmuştu yöneticilere. Sürekli yakınmalar gelmiş, şikayetler olmuş, bir türlü istikrar sağlanamamıştı. O yüzden Akpazar Hasan Ali Yücel Yibonun kapasitesini de dikkate alarak Bulgurcular Yiboyu kapatmak vardı aklımda. Bu okulun hiç de gereği yok diye düşünüyordum. Ama gördüm ki minik minik öğrenciler vardı okulda. Yaya da olsa her hafta sonu aşırı kar yağışı olmadıkça annelerinin-babalarının yanlarına gidip aileleriyle birlikte vakit geçirebiliyorlarmış. Aileleri hafta içlerinde çocuklarını ziyaret edebiliyorlarmış. Onları ailelerinden kilometrelerce uzaklaştırmak doğru bir karar olmayacaktı. Bu okulun yerinde kalması ve standartlarının yükseltilmesi, eksikliklerinin giderilmesi daha insancıl bir yaklaşım olacaktı.

İşe on daire lojman yapımı ile başlamayı, okulun bahçesine çok amaçlı kullanılabilecek bir yemekhane yaptırmayı daha o gün kafama koydum. Vali beyin desteğiyle lojman inşaatını programa aldık. Okula mümkün olduğunca bayan öğretmen, bulabilirsek karı koca öğretmen göndermeyi prensip haline getirdik ve orada görev yaptığım süre içinde bu prensibi kararlılıkla uyguladık. İlköğretim müfettişleriyle öncelikle yibolarda denetim ve rehberlik çalışması yapılması kararını aldık. Bu anlayışımız sayesinde hem Bulgurcular Yibo hem de diğer Yibolar çok daha iyi konumlara geldiler. Yibolarla ilgili karşılaştığımız sorunlar ve neler yapılması gerektiği hususunda düşüncelerimi ayrı bir yazı konusu yaparak okuyucularla paylaşmaya çalışacağım. Umarım yetkili olup durumdan vazife çıkarma erdemi gösterebilecek yöneticilerin nesli bütünüyle kurumamıştır.