Maziyi arıyorum ben

Maziyi arıyorum ben;
Sevgilimize şiirler yazdığımız maziyi arıyorum...
Şimdi ki gibi yavan mailler değil
Yüreklerin aktığı şiirleri yazdığımız maziyi...
Gözlerimizden hasret damlaları dökülmezse kağıda
Tenimizin kokusu sinmez ise harflere
Nefesimiz ısıtmazsa kelimeleri
Nasıl söyleyebiliriz ki?
Sevgi dolu, aşk dolu cümleleri...
Sen hiç gördün mü bugün?
Gözlerden akan hasret damlaları ile ıslanan
Mail leri...
Sen hiç gördün mü bilmem?
Ten kokusunun sindiği harflerle dolu e-postaları...
Ya da hiç şahit oldun mu sanki?
Nefesinin ısıttığı mail sayfalarına...
Ben maziyi arıyorum işte...
Sevgilimin.. eline alıp;
Okurken beni yaşadığı şiirlerimi yazdığım maziyi arıyorum...
Öpüp yüreğine bastırdığı zaman
Yüreğinin atışını hissettiğim maziyi arıyorum...
O zamanlar;
Kışlar bile sıcaktı...
Sevdiğimden mektup gelince...
O zamanlar;
Yağmurlar bile ıslatmazdı bizleri...
Ruhumuzdan fışkıran sevginin sıcaklığı yakardı..
Buhar olurdular damlalar...
Şimdilerde hangi mailler ısıtıyor kışlarımızı?
Hangi kokusuz monitörlerde hissediyoruz?
Sevdiğimizin kokularını...
Sakladığımız mektupların sıcaklığını hissetmeyi
Çıkarıp da kokularını içime çekmeyi arıyorum..
Her kelimesinde sevdiğimi hayal ettiğim
Her satır sonunda bir ömür tükettiğim
Mektuplarımın olduğu maziyi arıyorum...
Sen mailleri koyabilirmisin sandıkların içine?
Sen koklayabilirmisin sevdiğinin kokusunu
Buz gibi camın ötesinden?
Ben maziyi arıyorum...
Hastanın ilacını araması gibi...
Cenneti arayan bir günahkâr gibiyim sanki...
Elinden kaçırdığını umutsuzca yakalamaya çalışan
Kendisini bile kaybetmiş yalnız bir mecnun gibi...
Ben...
Ben maziyi arıyorum