Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Haziran '10

 
Kategori
Dostluk
 

MB Büyükada toplantısından izlenimler

MB Büyükada toplantısından izlenimler
 

Resim sn.soyekten...ama orda duran benim emeklilik hayalim :)


Pazar günü çok mutluydum :)

Çünkü Büyük Ada’da Milliyet Blog yazarların toplandığı bir organizasyonun içerisindeydim.

Baştan söyleyeyim ben kendi adıma çok ama çok eğlendim güzel samimi ve inanılmaz hoş insanlarla tanıştım. Gelmeyen arkadaşlar kıskandırmak değil :) amacım ama bileni ki MB yapılan organizasyonlara katılmak çokta ürkütücü değil…Geçmişte yaşanılmışlar var mı var ama hepsinin böyle olacağı gibi bir ön yargı içerisinde olunmamalı.

Ben ilk kez MB Esma hanım düzenlediği Bomonti Cafe’de ki toplantıya katıldım ve oraya katılan arkadaşlar sonrasında öyle güzel yazılar yazdılar ki ben tekrar tekrar aynı konuda yazı yazmanın insanları sıkacağı tedirginliği ile bir şeyler yazamamıştım. Ama dünden sonra düşündüm ki aslında bu tür organizasyonları; ne kadar farklı göz ile anlatırsak ve yaşanılan duygular paylaştıksak MB de ki insan kalitesinin farkına varılır diye düşünüyorum.

Ben Büyük Ada’ya ancak Pazar günü katılabildim günü birlik gitmek bile yetmedi inanın bir ara keşke Cmt.den gelseydim dedim kendi kendime.. Çünkü İstanbul Avcılar’dan taaa Büyük Ada toplamda sadece gidiş 2, 5 saat demek :) inanın bir günde olsa bu yolu çekmeye değdi.

Sabah erken saatte yola çıktım ve tahmin edin :) evet evet yağmur vardı hem de gerçekten yağmur öyle cisileme şeklinde değildi. İnanın hiç şikayetim yoktu araçta yağmuru seyrede seyrede yol aldım. Kabataş iskelesinde MB şairlerinden (kendisine öyle dememe kızıyor ama olsun ben onun şiirleri okuyup seviyorum) Muharrem Soyek’le buluştuk ve birbuçuk saatten fazla birlikte yolculuk ettik. Kendisini tanımaktan büyük keyif aldığım birisi. İki saat nasıl geçti :) derseniz Gelincik sürekli konuştu durdu ve dinlemek zorunda kalanda sevgili Muharrem bey oldu. Bir ara Vapurun içerisine baktım inanılmaz kalabalık ve çok farklı manzaralar vardı :) Gençlik bir yerde toplanmış kakara kikiri sohbet muhabbete dalmışlar ellerinde darbuka çalan mı dersin :) kocaman çiceği ile gelen mi dersin, bir başka köşede de bir anne sürekli yanında oğluna bir şeyler yedirme açıkcası ağzına tıkama ile meşğuldü (arada kendide yiyordu) Birde vapuru takip eden martılar vardı ki :)tamamen obez olmuşlar Muharrem bey martılar için arsız kuşlardır onlar demişti ona hak verdim :)

Büyük Ada'ya vardığımızda kısa bir gezintiden sonra Yörük Ali tesisine varmak için faytonu tercih ettik :) yoldan hatta misafir bile aldık :).

Tesise geldiğimizde bizleri sıcacık karşılayan Sevgili Esen ve Neşe hanım oldu. Kocaman gülüşleri ve hoşlukla oturulan yere gittik Sema Hanım geldi ve bizleri o an orda olan bütün arkadaşlarla tek tek tanıştırdı. Derin Mavilim Ufuk hn. Tanımayı sabırsızlıkla bekliyordum ve tahmin ettiğim gibi oda aynı sıcaklık ve içtenlikle karşıladı. O an Dile Ç. vardı; Esen’in annesi gelmişti Ahmet Balcı masanın krallara layık bölümünde en önde oturuyordu :) beenmaya vardı :) kızıl saçları ile onu tanımamak imkansız farklılığı fark ediliyordu. Zeynep Hn. Ordaydı onunla selamlaşıp masaya dahil olduk. Kısa kısa sohbetler ederken Cansın hanım geldi meğerse oda önceki gün gelen gruptaymış :) onu görmek beni inanılmaz mutlu etti çünkü kendisi inanılmaz zarif; tavır ve davranışlarıylada, nezaketini elinde bırakmayan bir kişiliği var onu tanımak güzeldi inanın.

Daha sonra güzel sohbetler kahkahalar ve de Ahmet Balcı’nın ısrarı ile günlük gazetede yazılan bir fıkra ve üzerine yapılan yorumla sohbet daha da koyulaştı. Günü güzelleştiren ve devamında katılan Meral Yağcıoğlu vede yeğeni katıldı. Ruksan İldan ve de şair Erol bey ve de arkadaşları geldi ..Epeyice bir kalabalıklaştık :) masalar birleştirildi yerler dar geldi. Aaa unutmadan Leblebi tozu ve de Hülya hanım Arife hn ve arkadaşım sizleri unuttum sanmayın :) ..sevgili öğretmenim Zirve nikiyle yazan sizde ordaydınız maalesef sizle çok kısa bir beraberliğimiz oldu ama tanımak aklımda ki öğretmenimle çok bütünleşti... ve asıl güzelliklerden biride MB yazan arkadaşlarımızdan en genci sevgili Ayşegül’de ordaydı… Ayşegül’ü gören :) benim gibi 18-19 yaşlar dersininiz öyle narin öyle naif bir duruşu vardı ki hep masada bir izlenim halindeydi (bu arada kendisi 25 yaşındaymış çok şanslı olduğunu da söyledim ona)..

Yemekler hazırlandı ; sohbet ve canlı müzik eşliğinde devam etti günümüz. Canlı müzik konusunda şanslıydık çünkü söyleyen müzisyen arkadaşın sesi ve yorumuda çok güzeldi. Hep birlikte ‘’Ah İstanbul İstanbul olalı hiç görmedi böyle keder ..Geberiyorum aşkında kalmadı bende gururdan eser’’ diyerek güne devam ettik. Neşe Hanım inanın neşenize , pozitif enerjinizi ve danslarınıza hayran kaldım :)

Ben ve sevgili şairimiz Muharrem Bey de izin isteyip erken ayrılmak gerektiğimizi bildidikten sonra, herkesle vedalaşıp ; motorla iskeleye geçtik.

Dönerken bende biliyorum ki Muharrem Bey’de iyiki geldik dedik.

Diyorum ve diyeceğim MB ‘de ki bu tarz toplantılara katılan arkadaşların iyi niyet ve de beklentisiz bir şekilde katıldığında o ortamdan mutlu ayrılmaması olası değil. her şeyin başı sevgi ve sevgiyle yapılan her eylem mutlak mutlak geri dönüşümü oluyor.

Güzel insan Sema Hanım yaptığınız organizasyon için emeğinize, yüreğinize ve sabrınıza tekrar teşekkür ederim.

Başka zamanlarda güzel paylaşımlarda bulunmak üzere deyip, işime dönüyorum.

Sevgilerimle

Gelincik.

Resimler mi yakında :) yayınlayacağım.
 
Toplam blog
: 110
: 2117
Kayıt tarihi
: 18.10.08
 
 

Kendimle ilgili ne yazabilirim diye düşündüm uzunca... Aslen Malatyalıyım.. İstanbulda yaşıyorum ..