Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '07

 
Kategori
Mizah
 

MB'de üç farklı isimle yazıyorum

MB'de üç farklı isimle yazıyorum
 

İtiraf ediyorum.Milliyet Blog'da üç farklı takma isimle yazıyorum. Böylece bu isimlerim farklı kulvarlarda özgürce top koşturuyor hem de okunma oranıma "üç tık"la katkıda bulunmuş oluyor. Aklımla bin yaşayayım. Halkımızın buzdan jetonla telefon etme uyanıklığından sonra sanırım bu, ikinci sırayı kapacak. Bu üç farklı kişilik birbirlerini önerdiği için sayfalarım daha çok "tık"lanıyor, ben daha meşhur bir müellif, daha itibarlı bir edip olma şerefine nail oluyorum.

Bendenizin başlattığı bu kampanyada rekor kimde olacak?

Bu yaptığım centilmenliğe sığar mı?

Milliyet Blog'un kurallarına aykırı mı?

Bu, bir furya haline gelirse Milliyet Blog'da bir yazar ve yazı enflasyonu olur mu?

İşte size deşifre ettiğim suç ortaklarımın emniyette verdiği ifadelerin tutanakları:

Birinci zanlı: Efendim, bu işte benim bir suçum yok. Ben Mustafa Ceydilek denen şahsın kişilik bölünmesine uğramış zavallı kişilerinden biriyim. Ben kendi halinde aşklar yaşayan bir adamdım. Bırakın blog yazmayı, sevgilime mesaj bile çekemem. Biriyle konuşurken yüzüm kızarır. İki kelimeyi yan yana getirip cümle bile kuramam; ama bakın, iyi bir platonik aşk uzmanıyımdır. Bütün aşklarımı içimde yaşardım. Az önce adını zikrettiğim şahıs beni 5-0 yenildiğim bir platonik aşk maçından sonra kandırdı: "Oğlum , nedir bu senin halin? Sen en güzel aşkları yaşamayı hak eden birisin, gel yaz burada; eski aşklarına mesajlar verirsin, içlerinden biri seni keşfeder. Bu yaşına geldin bir kızın elini tutmadan gideceksin." Gözümü AhŞK bürüdü efendim... Ben de paldır küldür girdim bu işe. Nik midir mik midir onunla yazacakmışım; kimse beni tanımayacakmış

İkinci zanlı: Ben yaptığımın suç olduğunu düşünmüyorum. Avukatımı istiyorum. Ayrıca hırsızlık mı yapmışım, başkasının blogundan cümle mi apar mışım, Allah'ın sözcüklerini kullanrak birkaç blog yazmışım. Memleket meselelerine dilimizin döndüğünce çözüm bulmaya çalışmışım. Hırsızın, soyguncunun, üçkağıtçının yakasına yapışalım, demişim. Evet gazetelerde okuduğum yorumların anadüşüncelerini kullandığım doğrudur; ama düşünceler kimsenin tekelinde değil ki...

Üçüncü zanlı: Ne yapayım, yazdığım yazıları, şiirleri yayınlatacağım bir dergi mi var? Benim de yazdıklarımı insanlara ulaştırma hakkım var. Benim neyim eksik? Hem yazdığım birçok deneme usta işi. Ekranın karşısına geçip yazdıklarıma defalarca bakıyorum; mutlu oluyorum "Blog blog söyle bana, benden güzel yazan var mı, deyip böbürleniyorum. Kendimi iyi hissediyorum. İşin başında okunma oranım çok düşüktü, sayfamı defalarca açıp kapattım; ama baktım sayı artmıyor. En çok buna bozuldum. Ben de arkadaşlarıma mesaj çektim, benim sayfamı okuyun diye.Benim yüzümden birçok arkadaşım buraya üye oldu. Bu sayede küs olduklarımla bile barıştım.

Azmettirici: Yıllar önce Sybıll (böyle mi yazılıyordu hatırlamıyorum) diye bir roman okumuştum. Roman kişilik bölünmesine uğramış bir kızın hayatını anlatan yarı belgesel bir eserdi. Kızın birçok kişiliği vardı. Sybıll bir sabah kalktığında bir başka şehirde mimar olarak buluyordu kendini, başka bir zaman başka bir meslekte başka bir şehirde başka bir kişilik...Bu romanı okuyunca kafam karıştı; acaba ben de böyle biri miyim diye kendimden kuşkulanıp evdekilere sık sık seyahate çıkıp çıkmadığımı sordum. Bi' de yıllar önce Ferit Edgü'nün "Yazmak Eylemi" isimli bir kitabını okumuştum. 12 Eylül öncesi kepenk kapattırma eyleminin yapıldığı bir semtteki olayı 100 farklı üslupla anlatan bir kitaptı. Bunları düşündüm. Bir kişi farklı isimlerle yazsa nasıl olur acaba sorusu aklıma geldi. Sırf bunu denemek için böyle bir şey yaptım. Biliyorum suçum ağır; ama sanal dünya bu ne yapabilirim ki?

Komiser: Zanlılar kendi ayaklarıyla karakola gelip bu saçmalıkları zırvalayarak devlet memurunu meşgul ettikleri için haklarında dava açılması için mahkemeye sevk edilmesine, parçalanmış kişiliklerinin yapıştırılması için Allah rızası için bakkaldan bir uhu alınıp evlerine gönderilmesine....

Editör: "MB' de Üç Farklı İsimle Yazıyorum" isimli blogunuz yayınlanmamıştır.

Red gerekçesi:Milliyet Blog'da özel yaşama ilişkin bilgilere yer verilemez;bize ne sizin kişilik bölünmenizden kardeşim....

 
Toplam blog
: 114
: 1620
Kayıt tarihi
: 01.08.07
 
 

1964'te Ankara'da doğdum. Meslek lisesinin elektrik bölümünü bitirip fabrikada ve şantiyede çalıştım..