Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Kasım '12

 
Kategori
Eğitim
 

MEB, aile, öğrenci ve çıkmazlar

MEB, aile, öğrenci ve çıkmazlar
 

Merhaba, epey zamandır düşünüyorum acaba ne yazsam ne yasam diye? Baktım ki her gün önüme gelen sorundan başlayayım dedim. Söyleyeceklerim sıkıcı gelebilir ama ne yapayım bu ülkede konuşanlar, laf kalabağı yapanlar, gırtlak ağaları görünce yazasım geliyor. Evet eğitimden, sorunlardan vs,vs... bahsediyorum. Bu nasıl bir kısır döngüdür ki beylik söylemler bitmek bilmiyor. Sonuç hep aynı ola gidiyor... MEB kendini, kurumu yapılandırmak ile uğraşacağına, aileleri kurtarma projeleri geliştirsin!. Gümbür gümbür gelen sorunları ya görmüyor, ya da görmek için cesareti, basireti, iradesi yok, yada buna yetecek derecede gücü yok... Hangisi acaba?

Örneğin kendi mesleğimden bir kesit sunmak istiyorum. Okul rehberlik hizmetlerinde "aile eğitimi-danışmanlığı" husununda bir röntgen çekelim. İyi nitelikli öğrenci ve ailelerin bulunduğu okul türlerini bir kenara bırakırsak, aile eğitimi için okula çağrılan velilerin sadece %7-8 gibi bir oranda katılım gerçekleşirken, beri tarafta ara karne ve not amaçlı toplantılarda bu oranın %50'leri aştığını görmekteyiz.
 
Şimdi soruyorum size; not için düzenlenen toplantıya katılım bu kadar yoğun iken, neden bir aile eğitimine, hele günümüzde her kesimin dile getirdiği bir konuda katılım olmaz? Neden? Aslında nedeni çok basit ve net: Ülke olarak, MEB olarak bizim böyle bir kültürümüz, geleneğimiz yok, bizler sorumluluk almayan, eğitim almaya isteksiz, köşeye sıkışmadan uzmana gitmeyen bir toplumuz. Öyle ki öğrencisi başarısız olmasından ötürü veya ders çalışmıyor diye okulda ilgili dersin öğretmeni ile veya rehberlik servisinden yardım alması gerektiği/gerekebileceğini bile bilmeyen o kadar veli, öğrenci hatta öğretmen var ki saymakla bitmez.

Uzun sözün kısası bizim ülkemizde, MEB bağlamında 3.dünya ülkesi olmaktan kurtulacağımıza pek ihtimal vermiyorum. Piyasa uzmanlarının tabiri ile arz-talep işi bu, ortaya çıkar veya çıkmaz. Tam da bu noktada diyorum ki samimi ve gerçekten bir şeyleri değiştirmeye kendini adamış rehber öğretmenlerin tükenmişliğine, sistemin birer çarkı olmasına, bezginliğe ve en önemlisi önemsememeye başlaması  gibi şidetli mi şidettli bir hastalığa yakalanma ihtimalleri var. Korkarım ben kendimde görmeye başladım...İlacını bilen varsa bana yardımcı olsun veya sonsuza kadar sussun....

Korkmaz İSLAMOĞLU
Psikolojik Danışman
Rehber Öğretmen

 
Toplam blog
: 30
: 9916
Kayıt tarihi
: 12.05.08
 
 

KOÇLUK DANIŞMANLIK ..