Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Aralık '09

 
Kategori
Siyaset
 

Meclis diyalogları

Meclis diyalogları
 

Halkın sesi!...


TRT 3’ün TBMM’den yaptığı yayını zevkle izlerim.

Bazen maçta, bazen tiyatroda, bazen mitingde, bazen “mahalle kavgası”nda olduğumu sanırım. “Milletin vekilleri”ni dinlerken/ izlerken neler düşünürüm neler, bir bilseniz?

Görüntüler, bir film şeridi gibi geçer gözümün önünden:

  • Dolu dolu konuşmalar!
  • Boş konuşmalar!
  • Seçmene selam!
  • Boş sırala seslenme!
  • “Sayın Başkan sataşma var, söz istiyorum!” demeler!
  • Salona, eli havada girenler!
  • Oylama öncesi boş sıraların, bazen oylama sırası yine dolmaması, “kendi ayakta, eli havada” olan vekillerle oylamanın sonuçlanması...


*****

Pazartesi günü TBMM Genel Kurulu'nda 2010 yılı Bütçe Kanun Tasarısı görüşülmeye başlandı.

Parti grupları adına liderler konuştu.

Meclis yine “ilginç” görüntü ve konuşmalara sahne oldu.

Dilerseniz, o günkü görüşmede, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal, Kemal Anadol ve Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin’den bir derleme yapalım:

1. Bölüm:

ERDOĞAN - Sayın Anadol, biz senin geçmişini biliriz.

ANADOL – Ne var geçmişimde?

ERDOĞAN - Senin oradakilerden pek farkın yok, iyi biliriz seni, iyi. İyi biliriz seni, iyi.

ANADOL– Bir şey bilip de söylemiyorsan müfterisin. BAŞKAN – Sayın Başbakan, lütfen siz Genel Kurula hitap edin.

ANADOL - Söyle!

ERDOĞAN– Heyecanlanma! Sakin ol!

2. Bölüm:

BAYKAL: İstiyorsun ama başka kapıya!

ERDOĞAN: İşine geldiğinde “evet”, işine gelmediğinde “Bizde bu yok.” Siz busunuz!

BAYKAL: Bizim böyle bir kararımız yok. O senin kafanda!

ERDOĞAN: Sayın Baykal’ı artık iyi tanıdım, akşam başka, sabah başka!

BAYKAL: Hadi canım sen de! Sabahleyin “Ofer’i tanımıyorum” diyorsun, öğlen “İki defa buluştum” diye sen itiraf ediyorsun.

3. Bölüm:

ERDOĞAN– Sayın Başkan, siz mi susturacaksınız, ben mi susturayım?

ANADOL– Gel sustur bakalım!

BAŞKAN – Sayın Erdoğan, siz Genel Kurula hitap etmeye devam edin. Lütfen Genel Kurula hitap edin.

ANADOL – Gel sustur!

BAYKAL– Gel sen sustur! Hadi gel!

BAŞKAN – Lütfen oturur musunuz… Lütfen…

ERDOĞAN – “Efendiler, burada maksut olan ve Meclisi alinizi teşkil eden zevat…”

ANADOL– Beni nasıl susturacaksın? Nasıl susturacaksın?

BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen oturur musunuz… Sayın Anadol, lütfen oturun.

ERDOĞAN – Otur yerine, otur! Otur yerine! Sayın Başkan grubuna hâkim ol. Hâkim olamıyorsan biz hâkim olalım.

BAŞKAN – Sayın Erdoğan… Sayın Erdoğan…

DENİZ BAYKAL– Sen kimi susturacaksın! Neyle susturacaksın! Sen kimsin de susturacaksın! Kimi susturacaksın sen!

4. Bölüm:

ERDOĞAN - Grubuna hâkim ol. Grubuna hâkim ol. Acziyet içerisinde olma.

BAŞKAN – Sayın Erdoğan…

BAŞKAN – Sayın Erdoğan, siz konuşmanıza devam edin, Genel Kurula hitap edin lütfen.

ERDOĞAN– Değerli arkadaşlarım… “Burada maksut olan…”

ANADOL – Senin haddine mi beni susturmak!

BAYKAL – Haddini bil, haddini! Ülkeyi böldüğünüz yetmedi... Ali kıran baş kesen misin sen?

5. Bölüm/ Son:

ERDOĞAN– Ancak, ezkaza televizyonlarda bu konuşmaları gören, dinleyen çocuklarımızın ruh sağlığı noktasında endişe taşıyorum. Aziz milletimizden, anne ve babalardan, çocuklarını, Sayın Bahçeli konuşurken televizyondan uzak tutmalarını hassasiyetle rica ediyorum.

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..