Meclisteki kardeş partiler...

İlk anda kulağa ne kadar hoş geliyor değil mi? Birkaç tane kardeş parti olsa ve ülkeyi kardeş kardeş yönetseler. Ama kazın ayağı öyle değil. Fazla araştırmaya gerek yok. Etrafınıza bir bakın. Mecburiyetten dolayı bir işletmede kardeşlerin veya eşlerin birlikte çalıştıklarını göreceksiniz. Mecburiyetten diyoruz, örnekler gösteriyor ki, mecburiyet ortadan kalktığı anda birlikte çalışma ve yönetim de ortadan kalkıyor. Hele birde başta çok otoriter bir baba yoksa bu tür birlikteliklerin pamuk ipliğine bağlı olduğunu görüyoruz.

Osmanlının kalkınma döneminde padişah olanın ilk işi kardeşlerini boğdurmaktı. Ancak bu şekilde yönetimi tek elden götürüyorlardı. Bu cümle ile kardeş katlini mazur gördüğüm sanılmasın. Demek ki o padişahlar insani bir yol bulamamışlardı.

Bütün bu örnekler kardeş partilerden oluşan bir meclisin halka faydalı olmasının imkânsıza yakın zorlukta olduğunu gösteriyor. İktidar, adı üzerinde muktedir olduğu için projelerini gerçekleştirmeye çalışacak, muhalefet ise gördüğü yanlışları söyleyerek iktidarı yanlışından döndürmeye çalışacak. Eğer bütün partiler kardeş olsa bu mümkün olur mu? Kayıkçı kavgası yapar gibi birbirlerini eleştirseler de, hayati konularda birbirinden yana çıkmazlar mı? Mesela, aylıklara zam konusunda itiz eden oluyor mu?

İşte bizim mecliste de durum aynı. Partilerin hepsi kardeş. İçlerinde bir tek CHP nin anası ayrı. Diğer üç partinin anaları aynı. Bu muazzam ananın adı emperyalizm. Bu partileri kuran da yöneten de emperyalizmdir. CHP ise Gazi’nin ölümünden sonra emperyalizmin cazibesine dayanamayıp kendini sevgili kol görünümündeki acımasız ahtapot kollarına teslim etmiştir. O günlerden sonra artık halkın öncelikleri değil, sadece emperyalizmin emirleri geçerlidir. Bu acımasız sisteme en ufak bir direniş gösterenler çeşitli yollarla hemen diskalifiye edilirler. Bunlara siyaset çöplüğüne atılmış olan Adnan Menderes, Necmettin Erbakan, Deniz Baykal, Bülent Ecevit örnek gösterilebilir. Emperyalizmin kurduğu partilerde halkın gönlünü fethetmek çok kolaydır. Ancak sakın ola ki kendini bir şey sanmayasın ve emirlere itaat ta kusur etmeyesin.

Şimdi günümüzden bazı örnekler verelim. MHP lideri Devlet Bahçeli, AKP iktidarının her sıkıştığında yanındadır. Hem de öyle gizli saklı değil, açıktan. En son halkın Cumhuriyet bayramı kutlamalarına bile bölücülük diyerek başbakana hayati bir destek vermiştir. Kendilerini 1918 Osmanlısının torunları ilan edenlerin ve Türkiye’yi o tarihe geri götürmek isteyenlerin iktidarında her sıkıştıkları anda Devlet Bahçeli yardımlarına koşmuş, görevini bi-hakkın yapmıştır. Gelen kongrede seçilemezse önümüzdeki seçimlerde pekâlâ AKP milletvekili adayı olarak karşımıza çıkabilir. Neden böyle yapıyor derseniz, size bu partilerin kardeş olduğunu hatırlatacağız. Meraklılar, bu partilerin çekirdekleri olan ülkücüler ve akıncıları tetkik edebilirler. Muhtemelen AKP nin kendisine dikte edilen anayasayı çıkarırken en büyük destekçisi de yine MHP olacaktır.

Görünüşte pek sık kavga ettiklerine şahit olduğumuz BDP de bunların has kardeşidir. Biraz didişirler ve halka cambaza bak oyununu oynarlar, o kadar.

Cumhuriyet bayramını halkın kutlamasına engel olmak için kullanılan valiler kimdir? AKP valileridir. Yani şikâyet ettikleri deyimle AKP il başkanlarıdır. Tabii ki AKP nin istemediği bir yürüyüşü engelleyeceklerdir. Kimse kanun falan diye söylenmesin. O kanunları yıllar evvel efendiler dikte ederek AKP ye çıkarttırmıştı. Yani plan çok evele dayanıyordu. Peki, bu çok kanun sever valiler neden PKK nın siyasi uzantısı olduklarını inkâr bile etmeyen BDP nin her türlü yürüyüşüne izin verir? Neden onlara gaz filan sıkmaz? Taa ki onlar çizmeyi aşıp ortalığı karıştırana kadar neden beklerler?

“Ne mutlu Türküm diyene” veciz cümlesini dağlardan sildirmek isteyen kim? Ne demek tabii, cevabı veren kim?

Eyalet sisteminin yolunu açıp ülkeyi bölünmeye götürecek belediyeler yasasının çıkmasını çok isteyen kim? Derhal bayram ertesi çıkarma kararı alan kim?

Bu soru ve cevapları az bir düşünme ile çok uzatabilirsiniz. Ama şaşırmayın bu birlik ve beraberliği görünce. Onlar kardeştirler. Didişmeleri ise çok sevdikleri cambaza bak oyunudur.

Anası farklı olduğu için birçok konuda CHP bunlarla anlaşamaz ama hayati konularda yine yanındadır. Mesela muhtar bile olması mümkün olmayan Tayyip Erdoğan’ı başbakanlığa taşıyarak hayati bir görevi ifa etmiştir. Kaldı ki yeni parti yapısı ile CHP nin AKP den çok büyük bir farkı yoktur. AKP nin kafasından türbanı çıkarın, şaşırtıcı benzerliği göreceksiniz. Bakmayın siz kayıkçı kavgalarına. CHP gerçek bir muhalefet olsa AKP halka en basitinden bayramlarını kutlamayı, Atasının büstüne çelenk bırakmayı yasaklamayı aklından bile geçiremezdi. Tabii o kuralları dikte edenler de daha dikkatli olurdu.

Sizin anlayacağınız bunların hepsi emperyalizm ekseninde birleşmiş kardeş partilerdir. Sizin seçimlerde “A” partisi yerine “B” partisine oy kullanmanız, Örneğin “Şahin” yerine “Doğan” araba almanız gibi olur ki, bir şey değiştirmez. Her ikisi de Tofaştır.

Size uyan, sizi anlayacak ve size hizmet edecek parti arıyorsanız, daha seçimlere epey var. Yani vaktiniz var. Araştırın. Yoksa oluşturun…

İzmir 2012-10-30