Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

AYFER AYTAÇ GAZETECİ YAZAR

http://blog.milliyet.com.tr/ayferaytac

13 Mayıs '15

 
Kategori
Güncel
 

Medyadan kısa kısa

Medyadan kısa kısa
 

Ağlanacak hallere güleriz


***Kenan Evren Paşa musalla taşında yalnız kalmış, “onca insanı gözler görmemiş.” Siyasilerden kimse cenazeye katılmamış, cenazeyi yalnız askerler kaldırmış. “Oh ne şeref, paşa Mehmetçik eliyle toprağa girmiş.” Cenaze arkasından yuhalanmış. “Ne büyük ayıp; bir dönem ikinci Atatürk diyerek, gördüğünüz yerde eline ayağına sarıldığınız, yapılan her yere adını verdiğiniz, bu ülkeye yıllarca hizmeti olmuş paşayı yuhalamakla kendiniz cezalandırmaya kalkmışsınız. Haşa Allah kulunu, Allah’tan önce haddini bildirmek istemişsiniz. Kişi günahkârsa günahlarının bedelini hesap günü kendi verecek, son anını biz bilemediğimizden cenazesi kılınan birine bize rahmet dilemek yakışır. Ölenin arkasından yorum yapmak biz aciz kulların haddi değildir. Bugün “iyi kötü, kalbini bilemediğimiz” bu memleketin bir evladının cenazesini yuhalamakla soğuyanlar, biliyor musunuz? Sevgili Peygamberimiz Sallalahu Aleyhi ve Sellem Yahudi cenazesi geçerken bile ayağa kalkarmış. Şefkatli Peygamberin nasıl ümmetiyiz, bir düşünmez miyiz? Ölünce cenazeye kimin geldiği kimin gelmediği ölen için değil, dünyalıklar için önemlidir. “Kim gelmiş kim gelmemiş,” gündemi belirlensin, bu vesileyle görünülsün, dedi kodu konuları medyada da günlerce sürsün diye…

Mevtanın nasıl uğurlandığı değil, gittiği yerde nasıl karşılandığı önemlidir. Müslümansan cenazende saf tutacak dört Müslüman bulunması yeterlidir. Zira gidildiği yerde “Ay şu mevtada cumhurbaşkanıymış, törenle uğurlanmış, törenle karşılansın” denilmez. “Kul hakkı yemiş mi, görevini hakkaniyetli davranmış mı,” onlara ve yüreğindeki iman oranına bakılır. İnsanoğlunun dünyada geldiği, gittiği, dediği, duyduğu pek önemli değildir. Çünkü insanoğluna hiç güvenilmez, bugün işine gelip övdüğünü, yarın işine gelmez yerer, hatta söver, elinden gelse döver. Bu bakımdan bu âleme pek takılmayın… Herkes yorumcu başı olmuş, başına göre basından duyduğunu yorumlayıp ortalığı kızıştırıp tıklanma rekorları ummuş.  Ha, bu konuyla ilintili dahası da var…

Allah’ın verdiği uzvunu kestirerek şuh şarkıcı olan biri de Kenan Evren’e hakkını helal etmemiş, “ne hakkın var ki,” diyen yok.  O günleri yaşamayan bilmez, kuyruk acısı olan fırsatını buldu mu feveran eder, olmayan dua ve tefekkür eder. Kenan Paşa, gençlere kötü örnek teşkil ediyor diye,  onu olumsuz bulmuştu. O da içeriye girmemek için dışarılara kaçmıştı. Almanyalarda işçilerin gölgesinde barınıp sonra başka bir cumhurbaşkanının affıyla dönen şarkıcı, “güçlendim” mücadelemden vazgeçmedim” diyor. Makamlara sığınarak güçlenmek ve o güçle gençlere kötü örnek olmaya devam etmek, ne derece inandırıcı? Ahiretini düşün sen birazda erbezini aldırmış bacı…

***Kömür diyarında Soma da hayatını kaybeden maden işçilerine devlet en pahalı mermerden mezarlar yaptırmış, sıra sıra… Bir de “unutmama günü, acıyı yaşama günü” tertiplemişler. Makamların bu göstermelik işini Medyada drama yapıp yapıp reytinglerini artırmış. “Hüzünlü bekleyiş gözyaşlarına boğuldu, “gibi klasik cümlelerle en çok yorumladıkları haberlerini, araya aldıkları reklamlarla kahkahalı, şen şakrak gösterimlerle renklendirmişler. Gerekli gereksiz ne çelişkiler sergileniyor. Devlet madende hayatlarını kaybeden işçilere hayatlarında güzel bir imkân sunmuş olsaydı, maaşlarına zam yapmış olsaydı. Belki onca pahalı mermerlerin sergilendiği bir alan, orada bulunmayacaktı… Ama o zaman medyaya dramatik malzeme nereden bulunacaktı, derseniz onlar her konudan bir reyting çıkarırlar merak etmeyin, günümüz şartlarına göre işlerini yapıyorlar…

***Ünleri ülke dışına taşmış sporcu kızlarımız totemleriyle şampiyon olmuşlarda medyaya bu halleriyle de konu (malzeme)olmuşlar. “Dualı çıktık” deseler, şaşırırdım; “yalana, azdırmaya dua mı olur,” diye… Niye mi Şeytanın askerliğine totemle nöbet tutulur zira…

***Bir de abuk bir şey, dünyalık ünlü İspanyol ressammış da yaptığı tablolar dünyanın en pahalı satışına erişmiş de, medyada bunu önümüze sürer dururmuş. Ölmüş gitmiş adam siddin sene önce yaptığı çizikleriyle medyaya pahalı tablosuyla malzeme olmuş. Dünyada onca aç varken adamlar paralarını nerelere veriyorlar. Gözümüz yok da, harcamasını bilmeyene “Haay’dan gelen Huu’ya gider” diyerek adalet yerini mi buluyor, bunu farkındalığında olmalı.  “Hey akıl gel de bunların beyinlerine takıl!” Sözüm ona ressam Allah’ın yarattıklarını ve parasız sunduğu güzellikleri, kendi beyninin algılaması ölçüsünde yorumlamış; boyaya bulamış, resim yaptım diye insanlara sunmuş… Yaşadığı devirde açlıkla mücadele eden insanlar bu yapılanlara yüz vermemiş, savaşlar sonrası ganimet ve sömürülerle para kazananlar, şeytanın askerlerinden birilerinin “sen zenginsen şunu da bunu da yapmalısın” demesiyle, bu insan elinden çıkma resimler tablo diye satılır olmuş… Bu şekil daha gereksiz neler değer bulmuş. Parayı bol bulan oraya buraya bulamış; akıllar paraya mağlup olmuş ne yaparsınız? Züğürdün çenesi yorulmasın boşuna, hadi bırakalım dünyayı akışına…

***Medyadan bugünlük son bir konu: Kısaca geçildi, bende ciddi olduğundan dikkate alınmaz diye, konuyu sona ve kısa olarak bıraktım. “Çin de Müslümanlara Zulüm sürüyor, Türkistan’da ki Müslümanlara Çin makamları eza çektiriyor, Namaz kılanı sakal bırakanı sakat bırakıyor (muş)…”  Allah Çinliyi bildiği gibi yapsın,  zalime zulmünün mislini hanesine katsın. Biz de Çinlerin yaptığı uyduruk her şeye para kaptırıyoruz. Çelişkiler ülkesiyiz vesselam. AyferAytac.com

 
Toplam blog
: 622
: 205
Kayıt tarihi
: 08.12.14
 
 

Gazeteci-yazar ..