Meğerse İstanbul'da büyük deprem olmayacakmış !

Senelerden beri olası İstanbul depremi ve yapacağı tahribat hakkında konuşup duruyoruz. İçimizden korku hiç eksilmedi ve gittikçe büyüyor. Yetkililerin somut birşey yapmamasına hayretle ve de ibretle bakmakta ve tenkit etmekteyiz. Ancak Akşam gazetesi yazarı Halit Kakınç öyle bir yazı yazmış ki hem sevindim hem de böyle güzel bir haberin saklanmasının gayesini çözemedim.
Aynen paylaşmak istiyorum...

Bilimsel çalışmaları hiç umursamadılar

Bu saptama, bana değil Prof. Dr. Şener Üşümezoy'a ait. Önce biraz ağır ve iddialı geldi. Konuyu inceleyince dehşete kapıldım. Ortaya şu çıkıyordu: Bilimsel çalışmalar, bilim adamları tarafından göz önüne alınmayacaksa... İnsan hayatını ve toplumsal yaşamı yönlendiremeyecekse, 17 Ağustos'tan bu yana gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar, laf olsun diye mi yapılmıştı?

Sırasıyla gidelim:

Korku senaryosu şuydu: İzmit Körfezinden çıkan fay, Gaziköy'e kadar 180 km. uzanıyordu. Bir seferde kırılacak, 7.7-7.8 lik deprem olacaktı. Bu söylem, ayet gibi tekrar edilegeldi.

180 kmlik fay söylemi, Sismik 1 in verilerine göre 1999 sonunda ortaya atıldı. Daha sonra Fransız Gemisi Le Suroit bunu ispata geldi. Fayın 110 km. olarak Yeşilköy'den Gaziköy'e kadar gittiği anlaşıldı. Deprem büyüklüğü 7.5 olacaktı. 2002 de L Atalante adlı gemi ile deniz tabanı araştırıldı. Prof. Dr. Armijo ve diğer uzmanlar kırığı görüntüleyerek 110 kmnin 60 km sinin de 1912 de kırıldığını belgelediler.

Fayın, sadece 50 km. olduğu TÜBİTAK tarafından açıklandı. Deprem büyüklüğü en fazla 7 olur denildi. Kumburgaz Çukurunda risk oluşturan fay, 50 km diye resmen bildirilmiş oldu. Saptama, TÜBİTAK dosyalarına girdi.

Çürütülmüş görüşleri senaryoya esas aldılar

Bunu izleyen dönemde bu fay üzerinde kitlenme olmadığı, sürtünerek ve akarak enerjisini boşalttığı da ortaya çıktı. Kuzey Marmara'daki risk, belki de deprem olmayacak söylemi ile resmî açıklamaya dönüştü.

Derken olaya yine balık hafızası ile yaklaşıldı. Marmara'nın dibi kaynıyor, boydan boya fay kırılırsa 7.7 lik deprem olur söylemine geri dönüldü. 180 km lik fay kırılacak, 7.7 lik deprem olacak çürütülmüş söylemi, gazetelerde manşet olan JİCA'nın deprem senaryosuna esas alındı.

50 yerine 180 km lik fay ve deprem büyüklüğü 7 yerine 8 olarak alınırsa, aradaki fark 33 kat şiddetinde bir modellemeye dönüşür. Ne etiktir ne bilimsel.

İşin ilginci, L Atalante Gemisi ile Prof Dr. Armijo ve diğer uzmanlarının sonuçları, medyada bir türlü yer alamazken, Prof. Dr. Üşümezsoy ısrarla bunu duyurmak istedi.

Ne deniyordu bu raporda: Le Pichon (1999) ve Şengör'ün (2004) 175 km lik fay üzerinde 7.6 ve 7.7 lik deprem oluşturması beklenen hipotezi ile ilgili olarak somut bir veri bulunmadığı gibi, Ambraseys ve Finkel'in araştırmalarına göre geçmişte de böyle bir deprem yaşandığına ilişkin sismik bir bulguya rastlanmamıştır. Ne geçmişte yaşandı ne gelecekte olacak!

Bu rapordan çıkan ana konu şuydu: Le Pichon ve Şengör'ün 1999 dan bu yana ısrarla vurguladıkları 175 km fay kırılacak, 7.7 büyüklüğünde deprem olacak söylemini destekleyen hiçbir veri bulunmadığı gibi, jeoloji tarihine göre Marmara'da böyle bir deprem hiçbir zaman yaşanmamıştı.

Stres modeli hesaplamalarına göre, gelecekte de böyle bir deprem olmayacaktı.

15 enstitüden 23 bilim adamının imzaladığı bu rapor, 2005 te yayınlandığı halde, Türkiye Toplumunun bundan haberi yoktu.
Halit Kakınç




...