Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Aralık '13

 
Kategori
Güncel
 

Megre!

MEGRE !

Dr.İsmet Turanlı

Şııvan ile İbo birlikte MEGRE!!!!, MEGRE!!!!, MEGRE!!!! Türküsü çağırılırken kalplerinde, beyinlerinde duygu sahibi olanların ağlamaması mümkün değildir. Şükür bu günleri de gördüğümüze.

27 yaşında bir genç ( Şııvan) hamile eşi ve iki kaseti ile bana müracaat ettiğinde, 38 sene sonra onun AMED’de İbo ile MEGRİ türküsünü çağıracağını düşünmem mümkün değildi.

On sene evvel, eski dış işleri bakanı Vahit Halefoğlu Kürt sorunu hakkında ne düşündüğümü sorduğunda verdiğim cevabı burada tekrar ediyorum. PROGNOZ diye bir tabir vardır tıpta. Yani bir hastalığın, tedavilerinin sonu nereye varır sorusudur. Cevabı aşağıda:

Kürdistan ve Kürt halkı Lozan da bilhassa İngilizlerin baskısı ile suni olarak dörde bölünmüştü. Petrol çıkarları onlarca ön planda idi. Bu bölünmenin sonunda Kürtlerin dört devletin zulmuna maruz kalacağı umurunda değildi. Bu günahlarını dile getiren bir mektubu, tesadüfen USA da ayni otelde kalan İngiltere başkanına vermiştim. Yanlış hesap elbet bir gün Bağdattan dönecekti. Kürt halkı bu haksız muameleden çok çekti ve halende çekmektedir. Osmanlı meclisi mebusanında alınan bir misaki milli’kararı vardır ki Ankarada kurulan BMM’ since de bu karar teyit edilmişti. Irakta Kürtlerin Lozan da alınan karara karşı çıkmalarına, isyanlarına, İngiltere uçaklarını göndererek bonbalar yağdırmıştı, Atatürk’te , BMM side bu karara karşı çıkmasına rağmen Kürtlerin akıbetinde bir değişiklik olmamıştı. Şimdi Kuzey Irakta yarı otonom bir Kürdistan devleti oluştu. Bunu yakında Suriyedeki Kürtlerde gerçekleştirecekler. Öcalan’ın demokratik özerklik planı Türk devleti tarafından kabul görürse, geriye İrandaki Kürtlerin özerklik mücadelesi kalıyor. Yani dört devlettede özerklik gerçekleştikten sonra, aslına rücu büyük Kürdistan devleti kurulmuş olacak. Şu anda konjonktür henüz Kürtlerin lehinde olmamasına rağmen, artık bu yoldaki gidişatı, akan nehiri tersine akıtmak mümkün olmayacaktır. AMED’te dünkü tarihi oluşum bu yönde varılmış isabetli bir evre sayılır. Türkiye dahil, diğer üç devlette bu gelişimi önlemek istemektedirler. 40-50 milyonluk bir milletin bu müşterek arzusu gerçekleşecektir. Aksi bir durum, işin tabiatına aykırı olur.

Her ne kadar Erdoğan bazı atılımları yapmakta isede henüz Kürtlerin demokratik haklarının gerçekleşmesi için çok yol kat edilmesi gerekir. Şıvan Kürtlerin diline, Kültürüne zulmedilmiştir diyor. Türkiye de halen müfredatta Kürt kelimesi dahi geçmediği gibi, kültürel bazdada hükümet hiçbir katkı sağlamamışdır.

Erdoğan bir taşla üç kuş vurmak peşindedir.

Seçimlerde BDP den daha çok oy almak,

60 milyarlık cari açığa sebep olan enerji için gerekli harcamaları Barzani Kürdistanından temin edeceği petrol ve doğalgazdan karşılamak.

Türkiye hudutlarını Misaki Milli hudutlarına çekmektir.

Kürtlerinde bu gidişata karşı çıkacaklarını zannetmiyorum. AB de olduğu gibi hudutların saydamlaştığı bir konuma girmek istediklerini Kandildekileride dile getirmektedirler. Bu suretle otomatikman anadilde eğitimde, Öcalanın siyasi liderliğide Arafat gibi, Mandela gibi mümkün olacaktır.

Bu gelişmeyi Öcalanın Erdoğana yazdığı mektup , Nevruzda yaptığı konuşma inisiyatifi sağlamıştır. Erdoğanda güneydeki komşularla dostluk ilişkilerini kaybedince, cari acığı başka türlü kapatmak imkanı olmayınca, şimdiye kadar ciddi bir şekilde değer vermediği Barzaniye muhtaç kalmıştır.

12 Eylül darbesinden sonra Kürdistandaki isyanları, katliamları önlemek için İbrahinm Tatlıses gibi sanatkarları doğuya göndermek, sanat yoluyle barışın sağlanmasını tavsiye eden mektupları Evrene göndermiştim. Şimdi bu yönde adımlar atılması benim 30 sene önceki düşüncelerimin gerçekleştiğine alamettir. İkinci bir tavsiyemde okulların ve o okullarda yüzme havuzlarının yapılması için sermayedarların teşvik edilmesi, onların yapacakları yatırımların vergiden mahsup edilmesi idi.

Ben hayatım boyunca üç alanda çalıştım. İlim, Sanat ve spor. Bu alanlarda savaş olmaz. Barışı gerçekleştirmek mümkün olur. Türkiyede bu yönde gelişimin sağlanması beni mutlu kılmaktadır.

Kürtleri assimilasyona tabi tutma, onların varlığını inkar etme politikası Lozandan sonra Atatürk ve İnönü şürekası tarafından uygulanmıştır. Üstelik 100 binlerce Kürt katledilmiştir. Onlar Türklere bir çok güzel icraatları mümkün kılmışlarsada Kürtlere yaptıkları zulüm yadsılanamaz.

Şimdi Amed de gerçekleşen düğün, bayram havasına kem sözlerle karşı çıkan MHP lilerin mazisini unutmayalım. Turancı, ırkçı olduğu için o partinin kurucusu , Başbuğları 40 lı senelerde tabutluklarda işkenceye maruz kalmış, tırnakları sökülmüştür. 27 mayıs darbesinde ikinci adam rolünde olan Türkeş’di ve dolayısıylede Menderes ve arkadaşlarının idamına sebep olmuştu. 12 Eylül darbesinden evvelde binlerce solcu gencin katliamını Başbuğlarının ülkücü gençleri sağlamıştır. Şimdi asırlık Türk-Kürt beraberliğine karşı nefret suçu işlercesine safralarını kusmaktadırlar. Aslında bu gibi faşistik partilerin çoktan kapatılması gerekirdi.

Dr.İsmet Turanlı. Antalya,18.11.13  

 
Toplam blog
: 41
: 91
Kayıt tarihi
: 31.05.13
 
 

Emekli Tıp Doktoru ..