Mehmet Emmi anlar mı?

"Adalet, evrenin ruhudur."
ÖMER HAYYAM

***

22 Aralık 2009 tarihli Salı günkü gazetelerden okudum. Vekillere trafik cezası Anayasa’ya aykırıymış… Bu kararı veren mahkeme de Ankara 8. Sulh Ceza.

Şükrü Kızılot’tan dinlemiştim. Adamın birisi milletvekili olmak için çalıştığı günlerde işyerine ait bir beyannameyi unutur ve ceza yer. Adam vekil olduktan sonra ilgili vergi dairesi müdürüne gelir der ki:
—Sayın müdürüm ben şimdi milletvekiliyim, sen bu cezayı kaldır.
—Aman efendim, der müdür; nasıl kaldırabilirim?
—Bir yolunu bul ve kaldır…

Bir süre düşünen müdür, der ki:
—Sayın vekilim siz meclisten milletvekili seçilebilme hâli mücbir sebeptendir diye karar çıkartın, ben de cezayı kaldırayım.

Vekil gider istenilen kararı çıkartır, vergi dairesi de cezayı ortadan kaldırır.

Zaman zaman mahkemelerde hakim ve savcıların karşısında hazır ol vaziyette esas duruşta bulundum. Bunlardan birisi de arabamla sökülüp yolun ortasına bırakılan elektrik direğine çarpmam sonucundaydı.

Kafam yarılmış, on dikiş atmışlar zor yürüdüğüm günlerde “Kamu malına zarar vermek” ten yargılandım. Savcı anlatıyor, hakimle birlikte ben de dinliyorum. Sonra hakim, “Yaz kızım” diyor, “Yaz kızım” dan ötesini anlayamıyorum.

Hukuk dili halkın anlayabileceği, halkın konuştuğu dilden ve net olmalı. Yasalar zengine ayrı fakire ayrı, amire ayrı memura ayrı, vekile ayrı millete ayrı uygulanmamalı…

Yüksekokul okuyan birisi olarak, bir muhasebeci olarak avukatların, hakim ve savcıların konuştuğu dili ben anlayamıyorsam köyümün Mehmet Emmi’si, o ne yapsın, nasıl anlasın?

*

Resim: http://2.bp.blogspot.com/_m9MlOxUtcgo/Sk4rs8YGRmI/AAAAAAAAAnE/5U1OPLtRUEg/s400/nefsimudafa.jpg