Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mayıs '08

 
Kategori
Eğitim
 

Mekanik çoban

Mekanik çoban
 

Modern zamanın köleliği de elbette modern görünümlü olacak. Günümüzde bunun en güzel (!) örneklerini mağazalarda görmek mümkün. Mağaza sorumlusundan kasiyerine, satış elemanına kadar tüm mağaza çalışanları üniversite mezunu genç insanlar. Öyle sıradan (!), öylesine alınmış üniversite mezunları da değiller üstelik. Çoğu ya okulunu bir bursla okumuş olmalarına ya da fiziksel görünümlerine göre iş yerleri tarafından seçilmişler. Yani geçmişinizde yine paraya bağlı bir başarı ölçeğiniz ya da mağazaya yakışır (!) şekilde vücut ölçüleriniz yoksa yalnızca müşteriye bir etek bir pantolon satmak için bile yeterli bir eleman değilsiniz demektir.

Bugün yemek siparişi verdiğiniz garson, alışveriş merkezinde yürürken gözünüze çarpan haşlanmış mısır tezgâhının ardındaki genç kadın, kapınızı çalıp dünyanın son harikası bir diş macunu satmaya çalışan ısrarcı, kibar kadınlar, büyük marketlerdeki ürün tanıtımıyla görevlendirilmiş güler yüzlü olma gayretindeki çalışanlar, hepsi üniversite yolundan geçmiş ya da geçmekte olan nüfusun birer parçası. Ama ne yazık ki hemen hemen hiçbirinin amacı, hayali; okulu bitirince bu koşullarda, böyle işlerde çalışmak olmadığı için; üzerine alanında uzmanlaştıkları mesleklerini yapamamaları da eklenince, onlar yalnızca zorunlulukların getirdiği şartlar altında ezilen insanlar oluyorlar. İşte bu yüzden etrafımız, mağaza ışıkları altına girince yüzüne zorunlu bir gülümseme yapıştıran, hatta bazen bunu bile yapmayıp, sürekli somurtan, istenilen her ek iş için canı daha da sıkılan, müşterilere her ne şekilde hizmet ederse etsin mutsuz olduğunu anlamak zor olmayan binlerce insanla dolu. Modern ya da teknolojik, sıfatına ne derseniz deyin, isim değişmiyor, “kölelik” bu zamanda da devam ediyor. En düşük maaşlarla, bazen on iki saatten de fazla süren, sürekli ayakta ve uyanık olunması gereken yorucu çalışma koşulları, mağaza kimlik kartıyla beraber genç insanların yakalarına iliştiriliyor.

Fakat şu da bir gerçek ki, mesleğe uygun çalışma sahalarının azlığı ya da başka bir deyişle çalışma sahalarına uygun meslek edinmeme sorunu nedeniyle birçok üniversite mezunu insan zaten eğitimini aldığı dalı, mesleği olarak devam ettiremiyor. Durum böyleyken de eleman ihtiyacı olan, fakat özel bir beceri gerektirmeyen işlerde çalışacak insan olarak da karşılıklı bir muhtaç olma haliyle üniversite öğrencileri çalışmaya başlıyor. İşsiz dolanmaktansa iyi kötü para kazanan ve en az miktarda para harcayıp en çok miktarda para kazanmayı amaçlayan sermaye sahibi insanlar bir araya gelince de ortaya alışveriş merkezinde boğa üstünden düşmemece, yani “Rodeo” oyununu oynattıran, kendi deyimiyle “mekanik çoban” olan üniversite mezunu çalışanlar çıkıyor.

Aslında sorunun çözümü bazı psikolojik vakalarda olduğu gibi çocukluğa inmekte gizlidir. Bu sorun, eğitimin ilk dönemlerine inilerek, ilkokul çocuklarını yetenek ve isteklerine göre yetiştirmeye ve küçük yaşta dallara ayırmaya yönelik çalışma yöntemiyle kökten bir çözüme ulaşabilir. İlkokulla başlayan bu ayrım, ortaöğrenime gelindiğindeyse, seçimlerin kesinleşmesi ve seçime uygun lise veya yükseköğrenim dalının tercih edilmesine imkân verebilir. O zaman emin olabilirsiniz ki, gönüllü olarak eğitimini almış ve gönüllü olarak gülümseyen meslek lisesi veya meslek yüksekokulu mezunu satış elemanları bulmak mümkün olacaktır.

 
Toplam blog
: 17
: 499
Kayıt tarihi
: 31.03.07
 
 

Çocukluğumdan bu yana hayal kurmak en büyük zevkim, vazgeçilmez uğraşım oldu. Onlarla büyüdüm, ke..