Memleket severliğin dayanılmaz çelişkisi

Sabahları işe giderken, Antalya’nın asortik semtlerinden geçerim. Antalya’nın asortik semtlerinden geçerken, gözüme, istesemde istemesemde takılan, asortik semtlerin, asortik meskenlerinin cam ve balkonları olur. Al bayraklara bezenmiş, Antalya’nın asortik semtlerine ait meskenlerin, cam ve balkonları.

Antalya’nın asortik semtlerinden geçerken, illaki yatlara ve jeeplere gözüm ilişir veya son model araçlara gözüm takılır. İllaki hepsinde bir albayrak vardır.

Gelincik tarlası gibi.

Aldığım haberlere göre İstanbul; Ankara, İzmir ve yurdun diğer tüm kentlerinde asortik semtlerin, asortik meskenlerinin sakinleri cam ve balkonlarını al bayraklara bezeyerek, gelincik tarlaları oluşturmuş.

Asortik semt sakinleri için en kolay ve en risksiz memleket severlik şeklidir cam ve balkonlarına veya yat ve jeeplerine al bayrak asarak, duygularının dışa vurumunu yapmak.

Asortik semtlerde oturanların memleket severlik şeklidir bu davranış tarzı.

Ve ben oldum olası asortik semtlerdeki sakinlerin, memleket severliklerinden şüphe duymuşumdur. Her zaman tanık olmuşumdur, asortik semtlerin asortik sakinleri, memleket severlik konusunda toplumsal histeri krizleri oluştuğunda, bayraklara sarılarak memleket severlik yarışında en önde koşarlar.

Milyon dolarlık konutlarında, milyon dolarlık yatlarında, beş yıldızlı otel lobilerinde, memleket severliği kimseye bırakmamak için can siperane bir mücadele veriyorlar.

Ve asortik semtlerin asortik sakinleri gelinen noktada, kendilerinin hiç suçu yokmuş gibi gönül rahatlığı ile memleket severlik yapıyorlar.

Hep böyle olmadımı.

Tarihi birazcık karıştırsak, memleket severlerin şehvetli sevgileri ile nasıl memleketi düzdüklerini daha iyi göreceğiz. Ve her şehvetli sevginin yüksek sesle dile getirilmesinin ardından, asortik semtlerdeki, asortik sakinlerin nasıl memleketi düzdüklerinin resmini göreceğiz.

Tarihi kurcalasak, memleket severlerin şehvetli memleket aşklarının, Anadolu topraklarında nasıl derin acılar açtığını göreceğiz.

Asortik semtlerin, asortik sakinlerinin şehvetli memleket severliği sayesinde, değimlidirki bu gün tutulan yaslar, yaşanan dramlar, yürek paralayan acılar.

Ve hiç dikkat ettinizmi, asortik semt sakinlerinde en küçük bir yüz kızarması dahi olmaz ve her zamanki pişkinlikleri ile, al bayrakları milyon dolarlık asortik meskenlerinin, yatlarının, jeeplerinin üzerine asarlar. Ve en küçük bir vijdani rahatsızlık dahi duymazlar.

Her türlü hukuksuzluğu hukuk olarak nitelerken, hukukun labirentlerinde dolaşarak, eğitimli dolandırıcılık kavramını, Türk hukuk sisteminin içine sokarken, borsa, faiz, rant sarmalında toplumun anasını ağlatırken memleket severlik akıllarının ucundan geçmiyordu.

Asortik semtlerin, asortik sakinleri bir kez dahi olsun, borsa, faiz, rant sarmalında, inim inim inleyen toplumun, kendi içerisinden feci bir terör dalgası yaratacağını düşünme zahmetine bile girmediler. Onlar için varsa yoksa albayrağı, rüküş yaşamlarının parçası yapıp, şehvetle memleket severlik taslamaktı. Ama fiili memleket severlik dendiği zaman hiç ortalarda görünmez, asortik semtlerindeki, asortik meskenlerine dahi uğramaz olurlardı.

Asortik semtlerin, asortik sakinleri için memleket severlik, memleketin çarpık ekonomisinden cüzdanlarına akan para ile ölçülüydü.

Asortik semtlerin, asortik sakinlerinin şehvetle sevdiği memleket;

Vergi kaçırdığında hesap soran bir kurumun olmadığı memleketti,

Döviz vurgunları ile bir gecede milyonlarca doları ceplerine indirdiklerinde hesap soran bir kurumun olmadığı memleketti,

Borsada manüplasyon yaptıklarında, haklarında takibat yapacak bir kurumun olmadığı memleketti,

Kamu arazilerini yasa ve kanunların açıklarından faydalanarak, adlarına kaydettirdiklerinde, arkalarına hesap sormak adına takılacak bir kurumun olmadığı memleketti.

Ve memleket sever asortik semtlerin, asortik sakinleri ne zamanki zahmetsiz ve risk taşımayan memleket sevgisi söz konusu olursa, al bayrakları asortik semtlerindeki, asortik meskenlerinin balkon ve pencerelerine asarak, memleket severliklerini tescil ettirip vijdanlarını rahatlatılar.

Ve bu gün gelinen noktada, asortik semtlerin, asortik sakinlerine sormak lazım “Onca yaşanan acı ve dramların, yürek sızlatan trajedilerin baş aktörleri sizler değilmiydiniz” diye.