- Kategori
- Kent Tarihi
MEMLEKETİMİN MESELESİ (Takip ediyorum)
YA DÜZELECEK YA DA GEREKÇESİ ORTAYA KONACAK...
Ne “Elma” diyen var, ne “Armut” diyen…
Hatırlarsanız sayın okurlarım. Tacettin mahallesindeki tariki yapılar üzerine bir yazı yazmıştım. Rölöve ve Anıtlar Müdürü Sayın Erhan Yurdakul beye de seslenmiştim buradan…
Sözünü ettiğim mahal ile ilgili göreviniz dâhilinde olan konular olan işler, bunlar bunlar… “Bu sakil görüntüleri, görevinizin gereği içinde gerekli müdahaleleri yaparak düzeltmeyi düşünüyor musunuz? Düşünüyorsanız “Elma” deyin, düşünmüyorsanız “Armut” diyebilirsiniz.” Demiştim.
Ne “Elma” diyen var, ne de “Armut” diyen… Çıt yok…
İkinci olarak , “Doğrudan” görev alanınız içinde değil. Ancak, “Anıt” yapıları koruma ve kollama göreviniz içinde bulunduğunuz mahallin düzenlenmesi için her hangi bir çalışma yapıyor veya yapmayı düşünüyor musunuz?
Bu konuda da “Düşünüyoruz” diyorsanız “Üzüm diyebilirsiniz, yok eğer düşünmüyor “Bize ne birader” diyorsanız, o zaman da “Kayısı” deyin, ben bileyim.
Demiştim, ne “Üzüm” diyen var ne de “Kayısı” diyen…
Sayın Valimize de ses vermiştim…
Sanırım kendileri konu üzerinde gerekli incelemeleri yapıyor olmalılar ki “Ya kardeşim… Bu konu şöyle, takma kafayı” ya da “Konu şudur, gereken yapılacaktır, yapılıyor” gibi bir cevap verebileceğini sanıyorum.
Elbette zorunlu değil, haddimizi aşmayalım yani…
Ancak, bu kanoda “SONUÇ” alana kadar, konunun üzerindeyim, biline diye yazdım.
22 ŞUBAT 20213 , İBRAHİM PEKBAY