Merhaba demokrasi

Demokrasi kavramının iyice laçkalaşıp, bayağılaştığı bir dönemi yaşıyoruz.

Herkesin kendince bir tanımı olduğundan işler karışıyor.

Ancak şimdi daha da farklılaştı.

Özellikle AKP'yle alakası olmayan bireylerin AKP'yi savunması demokrasi oldu.

Sözde AKP en demokratik parti olmuş.

Hatta en laik diyecek kadar şaşırmışlar bile var.

AKP'yi savunmak demokrasinin gereği gibi sunuluyor artık.

Anlayamadığım bu demokrasiyi biz niye göremiyoruz?

Biz kör müyüz?

Muhalif sesleri susturmaya çalışan, toplantılarına kendi yayın organlarından başkasını almayan, uçaklarına kendi adamlarından başkasını bindirmeyen AKP yönetimi bir anda demokratik olmuş.

Parti içinde Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığına karşı çıkan bir bayan vekile edilen küfürler, hakaretler, tehditler de gösteriyor ne kadar demokratik olduğunu.

Parti içinde eşinden dayak yiyen kadının nasıl susturulduğu da gösteriyor.

Beğenilmeyen karar da yargıya ''efendiii'' diye seslenilmesi de gösteriyor.

Kimse savunmak için zahmet etmesin.

Ben bu açıklamaların ''samimi'' olduğuna inanmıyorum.

Fazıl Say'da CHP'den para aldı belki.

Kim bilir?

*

Kendine liberal diyen bir kesim de AKP avukatlığına soyunmuş durumda.

Adına özgür düşünce diyorlar.

Özgür düşünce AKP'ye ne zaman gelmiş?

5. sene bitti biz hala göremiyoruz.

AKP'yi mi eleştiriyorsun, vay senin haline.

Partiyi översen senden iyisi yok ama eleştirdin mi yandın.

Zira Başbakan'ın ne kadar özgür düşünce yanlısı olduğunu görüyoruz.

Hakkındaki en küçük eleştiride öfkelebiliyor.

O girmek için can attıkları Avrupa'da bakanlar için neler yazıldığını bile bilmeden.

Malum ingilizce bilmediği için okuyamıyor, yazık.

İşte böyle garip bir halet-i ruhiye içindeyiz.

Nerden çıktığı belli olmayan adamlar bir anda has AKP'li kesildiler.

Darısı diğerlerinin başına.

Demokrasiden şaşmayın, aman haa..

Özgün Kaplama