Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Mernis ve Kadın Olmak

Toplumsal yaşam alanında yüzyıllardır süre gelen,

Yazılı herhangi bir yasa ya da yönetmeliğe tabi olmayan ‘yerleşik kabuller’i eleştirebilen bir kesimin varlığı,

Bir parça da olsa umut verici.

Zira bu insanların,

‘Yerleşik kabuller’i sorgulamadan hayatının bir parçası haline getirmişlerden farkı;

Varolan ‘zeka-mantık-muhakeme yetisi’ gibi son derece kıymetli varlıklarını kullanmayı reddetmiyor olmalarıdır.

Ne var ki,

Medeni bir ülkede yaşadığına inançla,

Toplumdaki -özellikle-cinsiyet ayrımcılığına işaret eden pekçok kemikleşmiş ‘kabul’ü eleştirmek,

Bunların büyük bir bölümünü uygulamayı reddetmek,

‘Anarşist’ damgası yemenize yetiyor da artıyor bile...

Yani kimse size ‘zeka-mantık-muhakeme’ servetinizi toplum yararına kullandığınız,

Çıkarımlarınızı toplumla paylaştığınız için ‘Aferin!’ demiyor.

Acı içinde gözlemlediğim odur ki;

Söz konusu toplumun çok büyük bir kesimi,

Daha ziyade ‘alışılmış’ın yarattığı bir tembellik ve uyuşukluk içinde,

Minnet ve şükür dinginliğinde,

Yaşam periyodunu tamamlamayı yeterli görmekte.

En masum yaklaşımla;

Bir çeşit tembellik esasen...

‘İnsan’ gibi yaşamaya üşenmek!

....

Ne acıdır ki;

Bu ‘mantık ve muhakeme yetisi’ni kullanmayı reddeden kesim,

Sadece ‘sade vatandaş’ değil!

Çağdaşlığın aracı olan bilimle yola çıkılmış,

Yaşamı kolaylaştırması beklenen,

Ve hatta bu amaç ve iddia ile gerçekleştirilen yasal düzenlemelerle bir gün bir yerlerde yolunuz kesiştiğinde,

Umduğunuzu bulamamak şaşırtmasın sizi.

Zira ‘aklın yolu’ her zaman ‘bir’ olmuyor, olamıyor!

En azından benim ülkemde olamadığını kanıtlayacak yeni bir tecrübe ediniyorum şahsen her yeni gün....

....

Birkaç ay önce, 10 yılı aşkındır hesabımın bulunduğu bankanın müşteri ilişkileri yetkilisi ile görüştüm.

Kredi kartımın limit artırımı talebi ile...

“Kimliğinizle birlikte şubemize gelerek bilgilerinizi yenilemeniz gerekiyor.” yanıtını aldım.

“Sebep?”

Sistemin, kayıtlı bilgileri nüfus müdürlüklerinden alınan verilerle güncelemesi

Ve benim soyadımın ardına ikinci bir soyadı eklenmiş olması!

“Vatandaşlık numarası ne işe yarıyor peki?” soruma yanıtı müşteri ilişkileri yetkilisinden almayı beklemiyordum,

Ama bankanın ‘Halkla İlişkiler’ birimine yazdığım ve durumun mantıksızlığını açıklayan iletime de ‘Bankacılık yönetmelikleri böyle, üzgünüz.’ün dışında bir yanıt alamadım.

Anlamakta zorlanıyordum.

Vatandaşlık numaram değişmemişti.

Soyadım bütünüyle değişmemiş, ardına bir tane daha eklenmişti.

Banka ödemelerimle ilgili hiçbir sorun yaşamamıştım.

Üstelik her ay başka bir bankaya yatan maaşımı 10 yıldır bu hesaba aktarmış, tüm ödeme işlemlerimi de bu hesap aracılığı ile gerçekleştirmiştim.

Kısacası güvenilir bir müşteri idim.

Dahası elimde hâlâ söz konusu bankaya ait kredi kartı vardı ve istediğimde pekâlâ kullanabiliyordum.

....

Sonuç olarak,

Bu saçma uygulamanın olmadığı bir banka bulunmadığından,

Elimdeki kartların aynı gerekçe ile iptal edilmediğine <ı>(ki bu da bir çelişkidir esasen) de şükrederek,

Çok da aciliyeti olmayan limit artırım işleminden o an için vazgeçmekle yetindim.

....

Ne var ki, banka kartımın süresi dolup

Yeni banka kartımı teslim alabilmem için de ‘nüfus cüzdanı’mı değiştirme zorunluluğu burnuma dayanınca,

Dahası bankacılık dışında da her türlü resmî işlemde de aynı ‘mantığın’ önüme çıkacağını düşününce...

Çaresiz daha fazla ayak direyemeden, dün Üsküdar Nüfus Müdürlüğü’nde aldım soluğu...

Kaçınılmazsa yapacağız, el mahkûm...

....

Bereket kısa sürdü işlem,

10 dakika içinde elimdeydi yeni kimliğim.

Ne var ki yeni kimliğime şöyle alıcı gözle baktığımda ekşidi yüzüm.

35 yıldır nüfusa kayıtlı olduğum yer değişmiş, hayatımda görmediğim bir yer adı yerleşivermişti kimliğimin üzerine!

“Sen kim olduğunu biliyorsun ya, ne önemi var kağıt üzerindekinin...” diye teskin etmeye çalışsa da sevdiceğim <ı>(kanunî ifade ile ‘eşim’),

Dünyaya gözümü açtığımdan beri severek sahiplendiklerimin,

‘Erkeğe tabi olmak’ gerekliliği yüzünden elimden alınmış olması hissi idi beni rahatsız eden...

“Öncesi farklı mıydı? O zaman da bir başka erkeğin, babanın kütüğünde kayıtlıydın.” diyebilirsiniz, haklısınız da bir yerde...

Ama teknoloji bu kadar gelişmiş,

Artık her türlü resmî işlemde pekâlâ kullanılabilecek bir vatandaşlık numarası oluşturulmuş,

Bu proje için onca kaynak kullanılmışken...

İnsan bu gelişimin biraz olsun‘medenî’ bir amaca hizmet ettiğini görmeyi bekliyor.

Böyle bir işlevi olmasını geçiniz bir yana, hayatı kolaylaştırmak adına da hiçbir faydası olmamış görünen o ki...

....

Online sistemler üzerinden nüfus sayımının doğru bir şekilde yapılabilmesi,

Yine online işlemlerle oy kullanılabilmesinin hâlâ gerçekleştirilememiş proje amaçlarından olmasını ‘teknik’ yönüyle ayırıp,

Medeniyete ‘sağlayamadığı’ katkının altını çizmek istiyorum.

Benim bir kadın olarak hâlâ, evlendiğimde,

Kimliğimi,

Ehliyetimi,

Banka kartlarımı değiştirmem gerekiyor.

Hiçbir resmî işlemde evlenmeden 1 gün önceki ben değilim,

Kabul edilmiyor, birey olarak hak arayamıyorum.

10 küsur yıldır işlemlerimi üzerinden yürüttüğüm bankam,

Mernis tarafından belirlenmiş kimlik numaram değişmemiş olmasına,

İlk soyadımı hâlâ yenisinin önünde taşıyor olmama rağmen

İlle de şubesine kadar gidip “Ben artık başka biriyim, eşimin tabiyetindeyim.” dememi istiyor.

Eminim tapu dairesinde bir işim olsa,

Ya da bir ruhsat almam gerekse,

Evlât edinmek istesem...

Aynı ‘ataerkil zihniyet’ dayanacak burnuma.

....

Bilimi emri altına alıp bir proje üreten beyinler,

Zekası kullanmaya yetmeyenlere, ya da işine gelmeyenlere teslim ediyor projelerini...

‘Zeka-mantık-muhakeme’ yanında ‘bilim ve bilgi donanımı’ da mağlup oluyor bir kez daha,

‘Zeka-mantık-muhakeme’ yoksunu kanun ve kural koyucu ve uygulayıcılara...

Ve bana ‘anarşist’ damgasını vurup,

Yaşamına ‘şükür’ dinginliğiyle geri dönenler

‘Gerçek ben’i baskı altına alıp değiştirememesinin acısını,

Kayıtlı olan ve hak ararken geçerli olacak olan kimliğime damgalar vuranlara yetki vererek çıkarıyor.

Fikirsel oluşum süreciyle birlikte neresinden baksanız 7 yıldan fazladır üzerinde çalışılan Mernis projesinin gel(eme)diği nokta budur işte sevgili okur...

Şaka gibi değil mi?

Ben hiç eğlenmedim oysa...

Kasım 2008

 
Toplam blog
: 14
: 600
Kayıt tarihi
: 16.06.06
 
 

.... ..